TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplandı
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, İsrail Dışişleri Bakanı Katz'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik ifadelerini kabul etmediklerini, devletin yanında durmayı görev bildiklerini ifade etti.
TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Celal Adan başkanlığında toplandı.
Adan, gündeme geçmeden önce üç milletvekiline gündem dışı söz verdi.
CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifine "hayır" oyu vereceklerini bildirdi.
Roman vatandaşların yaşadığı sorunlar bulunduğunu ifade eden Kılıç, bu sorunları dile getirmeye devam edeceklerini belirtti.
Saadet Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun, Antalya'nın Alanya ilçesinde öğrencilerden yurt dışı gezisi dolayısıyla para alındığını, gezinin iptal edilmesine rağmen ücretlerin iade edilmediğini söyledi. Özbudun, soruşturma kapsamında bir kişinin tutuklandığını aktararak, Milli Eğitim Bakanlığınca müfettiş görevlendirilmesini ve inceleme yapılmasını istedi.
TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, CHP İstanbul Milletvekili Namık Tan'ın "Mavi Vatan" için kullandığı "masal" ifadesine tepki gösterdi.
"Ana Vatan", "Gök Vatan", "Mavi Vatan" ile "Yavru Vatan"ın ayrılmaz bir bütün olduğunu vurgulayan Akar, "Parçalamak isteyenlerin akıbeti malum. Kimi denizlerde boğuldu, kimi dağlarda, çukurlarda gömüldü. Mavi Vatan, Karadeniz'de, Ege'de ve Akdeniz'de kara suları, kıta sahanlığı, münhasır ekonomik bölge deniz yetki alanları dahil denizlerimizin altındaki ve üstündeki her türlü hak, alaka ve menfaatlerimiz yani denizlerdeki Misakımilli'mizdir, milli meselemizdir." diye konuştu.
- "Türk savunma sanayisi ürünlerimiz bir masal değil hayatımızın gerçekleridir"
Mavi Vatan'ın açık bir gerçek olduğunu, masal olmadığını ifade eden Akar, çok sayıda devletin çevre denizlerdeki imkan ve fırsatlardan yararlanmak için her türlü gayreti gösterdiği bir ortamda görev yapıldığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Görevler sırasında kullandığımız İHA'lar, SİHA'lar, MİLGEM, TCG Anadolu, Türk savunma sanayi ürünlerimiz bir masal değil hayatımızın gerçekleridir. Bir gemimizin karaya dayanmadan 182 gün denizde kalması, deniz kuvvetlerimizin bir yılda 200 bin saat seyir yapması bir masal değil, bir rekordur. Devletimizin askeriyle, siviliyle her türlü kahramanlık ve fedakarlığı göstererek hak, alaka ve menfaatlerimizi korumasını masal olarak nitelemek, gerçekten büyük bir gaflet, büyük bir ayıp ve büyük bir talihsizliktir. Hele hele bunun, yıllarca Dışişlerinde görev yapmış olan bir milletvekilimiz tarafından dile getirilmesi ise gerçekten akıllara ziyan ki ben birçok CHP'li milletvekili arkadaşlarımızın da bizlerle aynı, benzer görüşleri paylaştığına inanıyorum."
Akar, Mavi Vatan'a "masal" demenin, Türkiye'nin denizcileşmesini engellemek, Türkiye'yi Antalya Körfezi'ne hapsetmek olduğunu söyledi.
Mavi Vatan'ı "masal" olarak nitelemenin, Türk Silahlı Kuvvetlerinin deniz ve hava unsurlarının harekat kabiliyetini de sınırlamak, doğal gaz ve petrol yatakları başta olmak üzere denizlerdeki zenginliklerden ve haklardan vazgeçmek, 10 kilometrekarelik Meis'e 41 bin kilometrekarelik münhasır ekonomik bölge vermek anlamına geleceğini ifade eden Akar, "Mavi Vatan'a masal demek, EGEAYDAAK dahil adaların silahlanmasına ve gayri meşru kullanılmasına onay vermektir." ifadelerini kullandı.
"Atalarımız, 7 iklim 3 kıtaya barış, huzur, istikrar ve adaleti götürmüştür." diyen Akar, Azerbaycan, Libya, Somali başta olmak üzere dost ve kardeş ülkelerle tarihi ve kültürel bağları korumakta ve geliştirmekte kararlı olduklarını söyledi.
- "Hakları korumakta azimli ve kararlıyız"
Hulusi Akar, "Küstahça, alçakça, ülkemize ve Sayın Cumhurbaşkanı'mıza dil uzatan siyonazi, bebek katili Netanyahu çetesi, bilinen en az 40 bin kişinin hayatına mal olan katliam ve soykırımla tüm bölgeyi, tüm dünyayı ateşe atarken bizler de Türkiye olarak, TSK olarak Ege'de, Doğu Akdeniz'de, Kıbrıs'ta, kendimizin ve Kıbrıslı kardeşlerimizin haklarını korumakta azimli ve kararlıyız." diye konuştu.
Bugüne kadar hiçbir oldubittiye izin vermediklerini ve vermeyeceklerini vurgulayan Akar, şunları kaydetti:
"Bir tarafta, bizlerle aynı, benzer görüşleri açıklayan emekli asker CHP'li bir Genel Başkan Yardımcısı, diğer tarafta yıllarca diplomat kimliğiyle dolaşmış, yerlilik ve millilikle hiçbir izahı olmayan görüşlere sahip bir başka Genel Başkan Yardımcısı. Bildiğimiz kadarıyla bu görüş ve açıklamaların CHP'nin anlayış ve yaklaşımına da aykırı olduğunu değerlendiriyoruz. Önceki açıklamaları da dikkate alındığında Sayın Tan'ın, kime, neye, hangi amaca hizmet ettiğini anlamakta gerçekten güçlük çekiyoruz. Arkadaşlarımız, vatandaşlarımız giderek Sayın Tan'ın pasaportunun rengini soruyor. CHP Grubu'ndan bunun cevabını ve izahını bekliyoruz."
Akar'ın konuşmasının ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, parti olarak Türkiye'nin, Mavi Vatan'ın peşinde ve arkasında olduklarını söyledi.
İktidarın Mısır ve Suriye ile ilgili yürüttüğü politikayı eleştiren Emir, Yunanistan'ın Mısır'la anlaştığını ifade ederek, "Mavi Vatan elden gitti." dedi.
Daha sonra tekrar söz alan Akar, CHP sıralarından laf atılması üzerine, "Dinleyin. Ben konuşmacıyım. Meclisin bir nizamı var." karşılığını verdi. Bu sırada bazı CHP milletvekilleri, sıralara vurdu.
Akar, konuşmasında gerçekleri ifade ettiğini, bu konuda görüşmek isteyenlerle görüşmeye hazır olduklarını söyledi.
AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu, "İsrail'in muhalefet partisinin sözde lideri Lapid, İsrail'in sözde Dışişleri Bakanı Katz ve Hollanda Temsilciler Meclisi Üyesi Wilders, organize şekilde dünya üzerindeki mazlumların sesi ve umudu Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef almışlardır. Sabıkası bozuk bu çapsızların ifadelerini kabul etmemiz asla mümkün değildir." dedi.
TBMM Genel Kurulunda, siyasi partilerin grup başkanvekilleri, yerlerinden söz aldı.
Saadet Partisi Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin, Mavi Vatan'ın milli bir siyaset çizgisi olduğunu belirtti.
İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz'ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan paylaşımını kınayan Şahin, "İsrail, ne yaparsa yapsın, soykırım ve insanlık suçunun üzerini örtemeyecektir. Netanyahu ve diğer yetkililer insanlık vicdanında, uluslararası mahkemelerde hesap verecektir." diye konuştu.
Sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifinin gerekçesinin yetersiz olduğunu ifade eden Şahin, sokakların güvenli hale getirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Şahin, hayvanlara özel yaşam alanının oluşturulmasını isteyerek, "Bu iş, belediyelerin tek başına yapacağı iş değildir. Merkezi yönetimin, elini taşın altına koyması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, sahipsiz hayvanlarla ilgili sorunun zamanında öngörülemediğini kaydetti.
"Öldürme ve ötanazi" fikrini kabul etmeyeceklerini vurgulayan Çömez, kısırlaştırmanın ve alınacak önlemlerin, sorunu çözeceğini söyledi.
Çömez, İsrail'in Gazze'deki saldırılarının devam ettiğini hatırlatarak, "Vahşi Batı'da, bu zulüm açıkça destekleniyor ve ayakta alkışlanıyor." ifadesini kullandı.
Kürecik Radar Üssü'nün kapatılmasını isteyen Çömez, İncirlik'ten kalkan ABD uçaklarının da denetlenmesi gerektiğini vurguladı.
Turhan Çömez, İsrail Dışişleri Bakanı Katz'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan paylaşımını kınadı.
"Mavi Vatan, bir masal, hikaye değildir" diyen Çömez, Mavi Vatan ülküsünden vazgeçmeyeceklerini belirtti.
- "Gazze'yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek ecdadımızın mirasıdır"
MHP Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, İsrail Dışişleri Bakanı Katz'ın açıklamalarını kınadı.
Türkiye'nin Filistin'e desteğinin "siyonist aklı" çılgına çevirdiğini vurgulayan Kılıç, "Soykırımcı Hitler'in sonu nasıl olduysa, soykırımcı Netanyahu'nun da sonu öyle olacaktır. Katil İsrail şunu bilsin ki Türkiye, Filistin'e çok uzak değildir. Gönüllü Kudüs Bozkurtları her daim nöbettedir. Gazze'yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek ecdadımızın mirasıdır." sözlerini sarf etti.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Batman-Siirt Çevre Yolunda kazaların meydana geldiğini aktararak, söz konusu yolda önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
İsrail'in, Gazze'deki saldırılarının arttığına işaret eden Koçyiğit, mazlum Filistin halkının her gün katledildiğini dile getirdi.
- "Emeklilere 12 bin 500 lira vermeyi çözüm mü sayıyorsunuz"
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, İsrail Dışişleri Bakanı Katz'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik ifadelerini kabul etmediklerini, devletin yanında durmayı görev bildiklerini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, İsrail'le ilgili açıklamalarını hatırlatan Emir, "Önce Kürecik gözden geçirilmelidir. Bunlar için ne yaptınız?" diye konuştu. Emir, dış politikanın ulu orta değil, daha ciddi ve daha ağır başlı yapılması gerektiğine dikkati çekti.
İşsizlik rakamının 10 milyonun üzerine çıktığını söyleyen Emir, iktidarın işsizliği hafife aldığını kaydetti. Emir, "İşsizlik sorunu yakıcı bir hal almaktadır." dedi.
Emir, belediyelerin, Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) olan prim borçlarının tahsiline ilişkin de değerlendirmelerde bulunarak, vatandaşların, kimin hizmet etmeye çalıştığını, kimin hizmet edenin elini kolunu bağlamaya çalıştığını gördüğünü aktardı.
Sahipsiz hayvanlara yönelik kanun teklifinin TBMM Genel Kurulunda görüşüleceğini anımsatan Emir, şöyle devam etti:
"Sabahlara kadar çalışıp hayvanları katledecek bir yasayı çıkarıp oradan da tatile gideceksek, bizim buna itirazımız var. AKP Grubu'na sesleniyorum; beyler nereye gidiyorsunuz, hangi sorunu çözdünüz de gidiyorsunuz? Emeklilere 12 bin 500 lira vermeyi çözüm mü sayıyorsunuz? Açlık sınırı 20 bin lira, nereye gidiyorsunuz? Asgari ücrete zam yaptınız mı? Bunu çözmeden nereye gidiyorsunuz? İzmir'de iki vatandaşımız yaşamını yitirdi. 'Gelin araştıralım' dedik bunu bile araştırmadınız. Bunu araştırmadan nereye gidiyorsunuz? 1 milyon atanmayan öğretmen var. Bu sorunu çözmediniz, kılınızı kıpırdatmadınız. Bu sorunu çözmeden nereye gidiyorsunuz? Bu, neyin tatilidir. Bu Meclis'in halkın gerçek gündemiyle uğraşmasının zamanı gelmiştir. Bu mücadelenin verilmesi gerektiğine inanıyoruz."
- "Kendini bilmezlere rahatsızlık vermeye devam edeceğiz"
AK Parti Grup Başkanvekili Yenişehirlioğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan bazı paylaşımlarda bulunulduğunu belirterek, şunları paylaştı:
"İsrail'in muhalefet partisinin sözde lideri Lapid, İsrail'in sözde Dışişleri Bakanı Katz ve Hollanda Temsilciler Meclisi Üyesi Wilders, organize şekilde dünya üzerindeki mazlumların sesi ve umudu Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef almışlardır. Sabıkası bozuk bu çapsızların ifadelerini kabul etmemiz asla mümkün değildir. Türkiye, insan haklarının, demokrasisinin, hakkın ve hukukun sesi oldukça böylesi kendini bilmezlere rahatsızlık vermeye devam edeceğiz. Katliam şebekesi mensuplarının, zulüm ordularının başına geçmek için sıra bekleyen şuursuzların, aklını kiraya vermiş faşist müptezellerin Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef almaları yürüdüğümüz yolun doğruluğunu ispat eder durumdadır. Elinden kan damlayan, vicdan ve merhameti yerden yere vuran kaosun değirmenine su taşıyan böyle alçakların saldırısına uğramak, Cumhurbaşkanımızın yakasındaki onur nişanesi olarak yerini alacaktır."
Son dönemde orman yangınlarının arttığını ifade eden Yenişehirlioğlu, yaşanan yangınların doğal yaşamı tehdit ettiğini vurguladı.
Yenişehirlioğlu, iktidarları döneminde, ormanların korunması, orman varlığının artırılması, yaşanabilecek yangınların önlenmesi için çalışmalar yapıldığını hatırlattı.
Yangınla mücadelede ileri teknoloji ekipmanların kullanılmasının yangına ilk müdahale süresini kısalttığını bildiren Yenişehirlioğlu, "Bugün 184'ü akıllı olmak üzere 776 yangın gözetleme kulesi ve 14 insansız hava aracımızla ormanlarımızı 7 gün 24 saat gözetliyoruz. Bu teknolojik imkanlar sayesinde, yangınlara ilk müdahale süresi 45 dakika iken bugün bu süre 11 dakikaya düşmüştür." bilgisini verdi.
Türkiye'nin bulunduğu her noktada hukukun korunması ve adaletin tecellisi için mücadele ettiğinin altını çizen Yenişehirlioğlu, "Mavi Vatan'ın itibarını birtakım anlamsız çıkışlarla zedelemeye çalışmak bir yana, verilen destansı mücadele için ortak bir irade ortaya koymak hepimizin görev ve sorumluluğu olmalıdır. Türkiye'nin ulusal menfaatlerine zarar veren anlayışı şiddetle kınıyorum." diye konuştu.
- Erkan Akçay'a geçmiş olsun dilekleri
Yenişehirlioğlu'nun, rahatsızlanan MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay'ın ameliyatının tamamlandığını bildirmesi üzerine, siyasi partilerin grup başkanvekilleri yerlerinden söz alarak geçmiş olsun dileklerini iletti.
Genel Kurulda bulunan Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ile birleşimi yöneten Meclis Başkanvekili Celal Adan da geçmiş olsun diledikleri Akçay'ın, kısa sürede Meclis çalışmalarına katılacağını belirtti.
TBMM Genel Kurulunda CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet Partisinin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi.
Genel Kurulda Saadet Partisinin "iktidar tarafından yapılan bazı siyasi açıklamalar", İYİ Partinin "ayçiçeği üretimi", DEM Parti'nin "İşçilerin sorunları" ile CHP'nin ise "fındık üretimi" konularında Meclis araştırması açılmasına ilişkin önerileri ayrı ayrı görüşüldü.
Partisinin önerisi üzerine söz alan Saadet Partisi Grup Başkanı Selçuk Özdağ, hükümetin icraatlarını eleştirerek, "Ülkemiz, bu iktidar döneminde yolsuzluğun, yoksulluğun ve yasakların birbiriyle yarıştığı bir ülke haline gelmiştir. Milyonları bulan işsiz vatandaşlarımızın durumu ise tam bir trajediye dönüşmüştür. İş bulma umuduyla oradan oraya koşturan gençlerimizi haliyle anlatmaya bile gerek yok." diye konuştu.
İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Hamşıoğlu, ayçiçeği üreticilerinin sorunlarını anlattı.
Kovid-19 salgını sürecinde gıda güvenliğinin öneminin daha iyi anlaşıldığına işaret eden Hamşıoğlu, bu konunun bir milli güvenlik meselesi olduğunu kaydetti.
Ayçiçeği üretiminin arttırılmasının Türkiye için bir mecburiyet olduğuna dikkati çeken Hamşıoğlu, "Türkiye, 2023 yılında ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesinin ithalatına milyarlar ödedi. 2015'te yüzde 79 olan kendine yetme oranımız yüzde 50'lere kadar geriledi. Ayçiçeği üretimini arttırmak, çiftçiyi üretime teşvik etmek zorundayız." diye konuştu.
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, partisinin grup önerisi üzerinde yaptığı konuşmada, fındık üreticilerinin sorunlarına değindi.
Fındığın 2 milyon insanı doğrudan etkilendiğini, 8 milyon insanın da ekmek kapısı olduğunu ifade eden Adıgüzel, "En az 160 lira olacak şekilde fındık taban fiyatının açıklanması gerekir. Bunun altında bir fiyat açıklamaya kalkarsanız size fındık coğrafyasının sokaklarını, meydanlarını dar ederiz." dedi.
Adıgüzel, kimsesizlerin kimsesi olarak fındık üreticisinin yanında olmak için bölgede miting düzenleyeceklerini, bu mitinge herkesi beklediklerini söyledi.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları