loading
close
SON DAKİKALAR

TBMM Genel Kurulunda CHP, HDP ve İYİ Parti'nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi

TBMM Genel Kurulunda CHP, HDP ve İYİ Parti'nin gündeme ilişkin grup önerileri kabul edilmedi
Tarih: 14.10.2022 - 09:37
Kategori: Gündem

TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.

TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, 20 yıl önce "Yolsuzlukları bitireceğim" iddiasıyla iktidara gelen AK Parti'nin, halen aynı şeyleri söylediğini savundu.

Milletin, iktidarın samimiyetine inanmadığını ifade eden Usta, "Yolsuzlukla mücadele karneniz ortadayken 'Yolsuzluğu biz hallederiz' diyemezsiniz. Çünkü rüşvet de yolsuzluk da yoksulluk da bizzat sizin eseriniz." dedi.

Usta, gelecek hafta yolsuzluklar konusunda Meclis Araştırması önergesi vereceklerini bildirerek, siyasi partilerin önergeye destek vermelerini istedi.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay da Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde şehit olan İstihkam Uzman Çavuş İbrahim Han'a Allah'tan rahmet, ailesine ve Türk milletine baş sağlığı diledi.

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç ise boşaltılan Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'nin, kültür merkezi yapılacağının dile getirildiğini aktardı.

Dünyanın çeşitli ülkelerinde cezaevleri gibi kötü anıların olduğu yerlerin bulunduğunu ifade eden Oluç, "Diyarbakır Cezaevi'nde büyük acılar çekildi. Böyle bir yeri kültür merkezi yaparak o kötü anıları ortadan kaldırmış olmuyorsunuz, siz onları silmeye çalışıyorsunuz ama insanların hafızasında o anılar kalmaya devam eder. Bu anıların ortadan kaldırılmasının yolu, oraları kültür merkezi değil, müze yapmak." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin, bir karar alarak 12 lira 47 kuruşa satılan suyu 6 liraya indirdiğini hatırlattı.

Suyun metreküp maliyetinin, Ankara Büyükşehir Belediyesine 24 lira 12 kuruş olduğunu belirten Altay, "Su, ASKİ tarafından zaten 12 lira 47 kuruşa vatandaşa sunuluyordu. 24 liraya mal edilen su, 6 liraya indi ise yüce Meclis gel, sen de Ankara Büyükşehir Meclisi kadar ol. Elektrikte, doğal gazda yüzde 50 indirim yapalım, yasamanın gücü ortaya çıksın. Mazotta, benzinde ÖTV'yi kaldıralım ve TBMM'nin, Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinden daha güçlü olduğunu gösterelim. Hodri meydan." ifadesini kullandı.

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ise Türkiye'nin, özellikle bu küresel kaotik ortamda sorunlara karşı durduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, son bir ay içinde yurt dışında katıldığı toplantılara işaret eden Ünal, "Cumhurbaşkanımız, Şanghay İşbirliği Teşkilatı Zirvesi, Birleşmiş Milletler 77. Genel Kurulu ile Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi'ne katıldı. Bugün de Asya'da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı'nda. Bu, küresel çözüm kapasitesi ortaya koyan Türkiye'nin aynı zamanda enerji, tahıl krizinde barış umudu, düzen koruyucu ülke konumuna geldiğinin de göstergesi." görüşünü paylaştı.

Grup başkanvekilleri, "Ankara'nın başkent oluşunun 99. yılı" ile ilgili duygu ve düşüncelerini de dile getirdi.

Genel Kurulda, gündem dışı konuşmalar ve grup başkanvekillerinin değerlendirmelerinin ardından siyasi partilerin gündeme ilişkin önerilerine geçildi.

İYİ Parti'nin, "Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin sorunları", HDP'nin "emeklilikte yaşa takılanlar (EYT)", CHP'nin ise "emeklilerin sorunları" konularında verdiği araştırma önergelerinin ön görüşmelerinin bugün yapılmasına ilişkin önerileri ele alındı.

HDP Grubu'nun önerisi üzerinde söz alan Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının emeklilikte yaşa takılanlara ilişkin çalışmasının yasalaşması halinde prim gün sayısının artırılacağını, bu durumda "emeklilikte prime takılanlar"ın ortaya çıkacağını savundu.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, MHP Grup Başkanvekili olarak görev yaptığı 24 Ekim 2018 tarihli birleşimde İYİ Parti Grubu'nun emeklilikte yaşa takılanlara ilişkin önerisine MHP'nin "kabul" oyu kullandığını, bu nedenle MHP'den ihraç edildiğini anlattı. Usta, o grup önerisinin kabul edilmiş olması halinde sorunun bugüne kadar çözüme kavuşturulmuş olacağını söyledi.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, söz konusu grup önerisine MHP'nin değil sadece Usta'nın olumlu oy kullandığını ifade etti.

Akçay, ayrıca Usta'nın, 24 Ekim 2018'den önce çeşitli platformlarda "EYT'yi bütçe kaldıramaz, ekonomiyi çökertir." diyerek EYT meselesine karşı çıktığını dile getirdi.

İYİ Parti'li Usta ise "Benim arkamda o gün, orada olan bütün arkadaşlar olumlu oy kullandı. Hatta hepsi benden önce zafer tweet'i attı. Ben görevden alındıktan sonra tamamı o tweet'leri sildi, tek tweet'i kalan kişi de benim." ifadelerini kullandı.

Usta, öte yandan EYT'lilerin bütçeye yük getireceği yönünde bir açıklamada bulunmadığını söyledi.

MHP'li Akçay ise Usta'nın, MHP'den ihracına ilişkin, "MHP'nin alacağı tutuma aykırı davranılırsa parti kurulları da gereğini yapar." dedi.

Akçay, emeklilikte yaşa takılanların sorununun çözümüne yönelik düzenlemeyi Cumhur İttifakı'nın hayata geçireceğini de dile getirdi.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise Akçay'ın sözlerine karşılık, "TBMM tarihinde kanunları hiçbir zaman siyasi partiler çıkarmamıştır, millet iradesine dayalı olarak kanun yapar ve TBMM'nin kanunu olur. Ama uygulama şudur ki: Bay Kemal söyler, bu kanunlar da AK Parti ve MHP'nin de imzasıyla çıkar." değerlendirmesinde bulundu.

TBMM Başkanvekili Haydar Akar, EYT'nin kanayan bir yara olduğunu ve Meclis'teki bütün siyasi partilerin katkılarıyla çözüme kavuşacağını kaydetti.

CHP İzmir Milletvekili Kani Beko ise emeklilikte yaşa takılanların yıllarca mağdur edildiğini belirterek, "iktidarın Suriyeli misafirlere 100 milyar dolar harcarken, emeklilikte yaşa takılanlara 5 milyar dolar vermediğini" ileri sürdü.

AK Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin, milletin talebine kulak verip çözüm için büyük bir gayret sarf ettiklerini vurgulayarak, "Cumhur İttifakı'nın bu konuda ciddi bir istişare içerisinde olduğunu biliyoruz ve inşallah yakında çalışma olgunlaştığında Meclis'imize gelecek ve bizler de üzerimize düşeni muhakkak yapacağız." şeklinde konuştu.

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, HDP önerisinin oylaması sırasında "Cumhur İttifakı EYT konusunda Meclis'te bir engelleme içerisindeymiş gibi bir algı oluşturulmak istendiğini" belirtti. Ünal, "Zaten uzunca bir süreden beri Çalışma Bakanlığı nezdinde bu konunun çözümüne ilişkin bir irade işliyordu. Asıl olan iktidar iradesidir. Tabii ki muhalefet bu konuda mülahazalarını ve önerilerini paylaşacaktır, bu konuda önerileri olacaktır. Asıl olan çözüm iradesi ve kapasitesidir. Bu çözüm iradesi ve çözüm kapasitesini ortaya koyan da AK Parti ve MHP'nin ortaya koyduğu iradededir." değerlendirmesinde bulundu.

Görüşmeler sonunda İYİ Parti, HDP ve CHP'nin grup önerileri kabul edilmedi.

AK Parti Grubu'nun gündem ve çalışma saatlerine ilişkin önerisi ise kabul edildi. Buna göre Genel Kurul, "dezenformasyonla mücadele düzenlemesi" olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerinin bugün tamamlanamaması halinde yarın da çalışacak.

Daha sonra, "dezenformasyonla mücadele düzenlemesi" olarak bilinen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine geçildi.

Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine, "halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayanlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilmesini" öngören 29. maddesi üzerinden devam edildi.

CHP, HDP ve İYİ Parti'nin, söz konusu maddenin tekliften çıkarılmasına ilişkin önergeleri birleştirilerek görüşüldü.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Anayasa'ya aykırı olduğunu dile getirdiği düzenlemenin, Türkiye'yi dünya demokrasi liginden düşüreceğini savundu.

Söz konusu maddenin iktidara da hiçbir şey katmayacağını söyleyen Altay, "Türkiye'ye ve demokrasiye kıymayın. Gelin; sağduyunun, demokrasinin, hukukun sesine kulak verin. Bu yanlıştan dönün. Düzenlemenin özellikle bu maddesinin, demokrasi ve Türkiye'nin dünya milletler ailesindeki itibarı için bir dinamit olduğunu görün." dedi.

Altay, ayrıca düzenlemeyi Anayasa Mahkemesine taşıyacaklarını bildirdi.

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç ise düzenlemenin, Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmelere ve Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırı olduğunu ileri sürdü.

Kanun teklifinin, "seçimlerde muhalefetin sesini kesmek" için çıkarıldığını savunan Oluç, "Bu düzenlemenin iyi niyetli olmadığını yalnızca siyasi ve toplumsal muhalefet değil, uluslararası kurumlar da açık ve net görüyor. Bu sansür yasasına 'hayır' diyoruz." ifadelerini kullandı.

CHP Antalya Milletvekili Rafet Zeybek de düzenlemenin, yalan haberlerle mücadele için değil, gerçekleri gizlemek için çıkarıldığını iddia etti.

Gerçeklerin, yasalarla gizlenemeyeceğini belirten Zeybek, "Gerçeklerin kötü bir huyu var, her zaman ortaya çıkar. TÜİK yalan söylüyor, yandaş medya yalan söylüyor. Açık söylüyorum, 7 ay sonra o gerçekler ortaya çıkacak ve yalan söyleyenler yargı önünde hesap verecek." diye konuştu.

İYİ Parti Aksaray Milletvekili Ayhan Erel ise düzenlemenin 29. maddesiyle Türk Ceza Kanunu'na (TCK) yeni bir suç tipinin ekleneceğini belirterek, "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma suçu değil de 'iktidara karşı bilgiyi alenen yayma' terimi koyulmuş olsaydı, cuk otururdu." ifadesini kullandı.

Şeker, tansiyon ve nabız ölçen aletin bulunduğunu söyleyen Erel, "Korkuyu, endişeyi, paniği ölçen bir alet çıktı da biz mi duymadık? Paniği neyle ölçeceksiniz?" diye sordu.

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, dezenformasyonla ilgili düzenlemeyi TCK'nin, "Kişilere Karşı İşlenen Suçlar" başlığı altına koymadıklarını ve hakaret suçu kapsamında değerlendirmediklerini belirtti.

Söz konusu maddeyi, TCK'nin "Kamu Barışına Karşı Suçlar" başlığı altındaki 217/A'ya eklemelerinin gerekçesini defalarca açıkladıklarını vurgulayan Ünal, "İlgili maddede sayılan suçların tamamının ortak işlenmesi halinde suçun teşekkülü şartını getirmişken, bilinçli ve kasıtlı şekilde yalan ve gerçek dışı bilgiye kimin karar vereceğini de yargı erkine bırakmışken buradan bu kadar siyasal argüman üretmeyi başarı olarak görüyorum. Hazırladığımız kanun maddesinin iddialarla uzaktan yakından ilgisi yok." ifadelerini kullandı.

Müzakerelerin ardından yapılan oylamada aynı mahiyetteki önergeler kabul edilmedi.

Daha sonra yapılan oylamada, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunu düzenleyen madde kabul edildi.

Kaynak : wwww.istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları