loading
close
SON DAKİKALAR

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi; Acilen bir Afet Bakanlığı kurularak, yalnızca deprem değil, oluşabilecek her türlü afete karşı planlı, bilimsel ve doğru adımlarla dirençli şehirler kurulmalıdır!

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi; Acilen bir Afet Bakanlığı kurularak, yalnızca deprem değil, oluşabilecek her türlü afete karşı planlı, bilimsel ve doğru adımlarla dirençli şehirler kurulmalıdır!
Tarih: 20.02.2025 - 18:53
Kategori: Sendika

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu; yalnız İstanbul özelinde değil, tüm Türkiye’de dirençli kentler kurmayı ortak hedef olarak belirlemeyi öneriyoruz.

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulunun istanbulgercegi.com aracılığı ile kamuoyuna yapılan açıklamada;
 
SARSILIYORUZ, KAYIYORUZ, YANIYORUZ HATTA ÇIĞ ALTINDA KALIYORUZ, AMA DERS ÇIKARMIYORUZ…

13 Şubat 2025 Perşembe günü, İstanbul’un Üsküdar ilçesinde, iki bina arasındaki bahçelik alanda meydana gelen heyelan, bölgede yaşayan insanları tedirgin etmiş, neyse ki hiçbir vatandaşımız zarar görmeden ucuz atlatılmıştı. Daha bu olayın  üzerinden birkaç  gün geçmişken, simdi de Zonguldak’ ta bir heyelan olduğu haberini basından öğrenmiş bulunuyoruz. Yaşanan olay neticesinde tedbir amaçlı 3 ev tahliye edilerek vatandaşların can güvenliği sağlanmıştır. Unutulmamalıdır ki, herhangi bir kaybın yaşanmaması maalesef tehlikeleri ortadan kaldırmamaktadır.

Yalnız İstanbul’un değil Türkiye‘nin bir çok yerinde benzer heyelanların büyük tehlike arz ettiği defalarca kez, gerek odamız, gerekse de uzamanlar ve akademisyenler tarafından dile getirilmiştir. Her ne kadar bu konuda bir takım girişimlerde bulunup, risk belirleme çalışmaları yapılmış olsa da, anlaşılacağı o ki henüz yeterli seviyelere ulaşılmamıştır. Zira riskleri saptamak yeterli değildir. Bu riskleri ortadan kaldıracak çalışmaların da acilen hayata geçirilmesi şarttır. 

Ülkemiz birçok doğa kaynaklı afete maruz kalabilecek durumdadır. Beklenen büyük İstanbul depremini de göz önünde bulundurduğumuzda, olası bir depremde heyelan riski olan bölgelerde oluşabilecek felaketi tahmin etmek pek de güç olmasa gerek! Geçmişte yaşanmış felaketlerden ders çıkarmak, ileride benzerlerinin yaşanmaması için ivedilikle çalışmalara başlamayı şart kılmaktadır. Zira ülkemiz bir felaketi daha kaldırabilecek durumda değildir. Vicdanlarımız ağır yükler altında ezilmişken, bir tanesini daha yaşamak yurdumuzun bu güzel insanlarının zihinlerinde bir travma daha yaratmaktan öteye gidemeyecektir. Aynı veriler ile aynı deneyi yapıp farklı sonuçlar beklemek nasıl mümkün değilse, afetlere karşı bakış açımızı da benzer politikalar ile düzeltebileceğimizi beklemek pek mümkün olmayacaktır. Benzer acıları bir daha yaşamamak için bizler; insanların güvenle, tedirgin olmadan, doğayla dost, tehlikelerden uzak sağlam yapılarda yaşamasını sağlamakla görevli bir mesleği icra etmekteyiz. Bu bağlamda bilimin ışığında, bu işin paydaşı bütün mesleki disiplinler, kurum ve kuruluşlarla ortak çalışma arzumuzu yinelemeye devam ediyoruz.

Sonuç olarak; yalnızca İstanbul’da değil, tüm Türkiye’de acilen doğa ve insan kaynaklı oluşabilecek afet  riskleri belirlenerek, tedbirlerin alınması şarttır. Bu kapsamda, afete dönüşecek alanların derhal yapılaşmadan çıkartılarak imara kapatılması, hiç değilse buraların ağaçlık alanlara dönüştürülmesi önem arz etmektedir. Fay hatları üzerinde yerleşim alanlarına izin verilmeyerek, büyük deprem üretecek fay zonlarının dışında yapılaşma sağlanması zorunluluktur. Acilen bir Afet Bakanlığı kurularak, yalnızca deprem değil, oluşabilecek her türlü afete karşı planlı, bilimsel ve doğru adımlarla dirençli şehirler kurulmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, afet alanlarında alınabilecek maksimum tedbirlerin maliyeti, bu alanlarda yapılacak yapının maliyetini de aşacak bütçelere ulaşmaktadır. Mühendislik aynı zamanda kaynakların etkin kullanılmasını da gerektirdiğinden, bu kaynakları doğru şekilde kullanmakta biz mühendislerin asli görevlerindendir. Tedbirler  mümkün olmuyorsa riskten kaçınılması gerekliliği bir gerçektir. Bu sebeple çağrımızı yineliyor, bu işin paydaşı olan tüm bileşenlerin belirleyeceği ortak akıl ile hareket ederek, yalnız İstanbul özelinde değil, tüm Türkiye’de dirençli kentler kurmayı ortak hedef olarak belirlemeyi öneriyor, yaşanan afetlere maruz kalan vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.
Kaynak : istanbulgercegi.com

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları