Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubu CHP'nin Eylül 2024'te yapılacak Tüzük Kurultayı için çalışma metni hazırladı; 'Dönüşümcü Örgüt İradesi'
TDE Yönetim Kurulu Başkanı Nebil İlseven, Tüzük metni üzerinden bazı yenilikler, farklı kabuller ve uygulamalara ilişkin kapsamlı bir "Öneri Notu" hazırlanması amacı ile bir çalışma başlattık ve 'Dönüşümcü Örgüt İradesi' başlıklı metni hazırladık.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Yönetim Kurulu Başkanı Nebil İlseven başkanlığında ki heyet CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubu tarafından CHP'nin Eylül 2024'te yapılacak Tüzük Kurultayı için hazırlanan 'Dönüşümcü Örgüt İradesi' başlıklı çalışma metnini sundu.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Yönetim Kurulu Başkanı Nebil İlseven, www,istanbulgercegi.com'a yaptığı açıklamada;
"Cumhuriyet Halk Partisi'nin geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen 38. Olağan Genel Kurultayı önümüzdeki dönemle ilgili olarak güçlü bir "değişim" iradesi ortaya koymuş ve bu doğrultuda Parti Tüzüğünün yenilenmesi de hedeflenmiştir. Yetkili organların aldığı kararla 4-8 Eylül 2024 günlerinde bir Tüzük Kurultayı gerçekleştirilerek Parti'nin 2. yüzyıldakiçalışmalarının örgütsel yapılanması ve işleyişinin yeniden şekillendirilmesine ilişkin bir takvim de belirlenmiş bulunmaktadır.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü bu süreçte mevcut Tüzük metni üzerinden bazı yenilikler, farklı kabuller ve uygulamalara ilişkin kapsamlı bir "Öneri Notu" hazırlanması amacı ile bir çalışma başlatmıştır. Kurum bünyesinde yapılan bu çalışma aynı zamanda CHP kamuoyu, sivil toplum kesimleri ve akademiye de açık olarak kurgulanmıştır. Böylece geniş tabanlı bir platformda gelen katkılarla çalışmanın zenginleşmesi; katılımcıların farklı öneri ve düşüncelerinin de süreç içinde kayda alınması ve ses bulması hedeflenmiştir.
Bu çalışma Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubu bünyesinde Av. Mehmet Durakoğlu koordinasyonunda oluşturulan Proje Hazırlık Komitesi tarafından yürütülmüş olup, farklı tarihlerde yapılan Değerlendirme Toplantıları sonucu oluşturulan ve burada yer alan Sunum Metni ilgili taraflar ve kamuoyu ile paylaşılmak üzere Ortak Politika Grubu tarafından 09/07/2024 tarihi itibarı ile kabul edilmiştir.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü olarak çağrımıza uyarak büyük önem verdiğimiz bu çalışmaya emek veren ve katkıda bulunantüm değerli katılımcılara teşekkürlerimizi sunuyor, özellikle burada yer alan ilkesel tespit ve önerileri ülkemiz için aydınlık ve mutlu yarınlara giden yolda oluşturulmuş küçük ama önemli kilometre taşlarından biri olarak değerlendiriyoruz." dedi.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubunun hazırladığı ve Kamuoyu ile paylaştığı Çalışma Metni, 'Dönüşümcü Örgüt İradesi' başlığı ile 3 bölümden oluşuyor; Genel Çerçeve, İlkesel Notlar, Öneriler.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubunda; Nebil İLSEVEN, Mehmet DURAKOĞLU, İskender ÖZTURANLI, Can SELÇUKİ, Emre ÇAKIR, Fikret ÇAKIR, Attila CANDEMİR, Melih ŞENGÖLGE, Sertaç EKE, Tunç ÖZDEMİR, Cengiz ERDOĞAN, Mustafa AKCAN, Turhan İMAMOĞLU, Cevat TURAN, Güventürk KALASLIOĞLU var.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Proje Hazırlık Komitesi de, Mehmet DURAKOĞLU, Nebil İLSEVEN, İskender ÖZTURANLI, Refik KARAKAŞ, Sertaç EKE'den oluştu.
Toplumcu Düşünce Enstitüsü Ortak Politika Grubu 'Dönüşümcü Örgüt İradesi' Çalışma Metninden
4 Eylül 1919’u ilk Kurultay’ı olarak kabul eden CHP’nin bu onurlu öyküsü “kuruluştan önce örgütlenme” anlatısı taşıyan “dünyadaki tek örnektir.” Parti, 105 yıl sonra bir kez daha bir "işletim modeli" olan tüzüğünü yenileme sürecini başlattığında Toplumcu Düşünce Enstitüsü kendisini görevli saymıştır. Enstitü olarak başlatılan çalışmanın özünde, bu Öykü'nün yurtsever, demokrat, ilerici, devrimci yurttaşlar olarak bizlere yüklediği siyasal sorumluluk ve toplumsal bilinç yatmaktadır.
Bu çalışma ile; önerilen değişikliklerin felsefi temelleri irdelenmiş, özellikle 1980 sonrasındaki “teknolojik devrim” karşısında siyaset yapma biçiminin değişmiş olduğu saptaması yapılmıştır.
Çalışmadaki öneriler, bir yanda mevcut siyasi konjonktürü gözeten, diğer yanda ise sosyal demokrasinin program/tüzük düzeyindeki ideolojik duyarlılıklarına sadık kalan bir anlayışla biçimlendirilmiştir. Bu bağlamda, değişen ölçekte “güçlü genel başkan” olgusunun koşulları öngörülürken, aynı zamanda ve özellikle denetlenebilen, hesap veren/hesap soran "genel başkanlık" olgusuna vurgu yapılmış; parti içi karar mekanizmalarının demokratik işleyişten ödün vermeksizin oluşumuna özenle işaret edilmiştir.
Aynı amaçla, konjonktürel olarak “seçim sandıklarına sahip çıkılması” gibi çok güçlü bir talep özel olarak değerlendirilmiş; konunun genelde seçimden seçime bir olgu olmakla birlikte ama bunun çok ötesinde, parti ilke ve hedeflerinin, siyasetin seçmen tabanında süreklilik ve etkinlikle canlı kalmasının önemi nedeni ile partinin örgütlenme esası, “sandık örgütlenmesine” dayandırılmıştır.
Bu çalışmada geliştirilen öneriler, ülkemizdeki Siyasal Partiler Yasasının demokratik işleyişi sınırlayıcı ve katılımı engelleyen hükümlerinin demokrasi yönünde zorlanması gereğine olan inançla biçimlendirilmiştir.
Bazı gelişmiş demokrasilerde de olduğu gibi, tüzük hükümlerinde vücut bulan parti içi işleyiş, aynı zamanda partinin iktidar aşamasında daülkeyi nasıl yöneteceğinin bir aynasıdır. Bir adım daha gidildiğinde; partinin iç yönetim modeli, partinin iktidarda ülke yönetimi ile ilgili benimseyeceği yönetim modeli ile ilgili olarak topluma karşı bir taahhüttür. Buradan hareketle, çalışmada “ödünsüz önseçim/çarşaf liste” mekanizması tanımlanmakta; Genel Başkanlık seçiminin de tüm üyelerin doğrudan iradelerini yansıtan bir katılım anlayışı ile yapılması koşulu, bu ödünsüz yaklaşımın temelini oluşturmaktadır.
Önerilerimizin yapımızı değiştiren en temel yaklaşımlarından bir başkası da “parti örgütü” kavramına getirilen yeni anlayıştır. Buna göre örgütte “görev yapmak” başlı başına bir saygınlık ölçütü olarak ortaya konulmakta, parti ve parti çalışmalarına katılım konusu “mezuniyet gerektiren okul” konumuna getirilmektedir. Böylece Siyasi Partiler Kanununun zorunlu kıldığı, “delegeliğe özgü saygınlığın” “üyeye delege edildiği,” üyenin karar süreçlerine doğrudan katılımının arttırıldığı yeni bir yapı öngörülmektedir.
Bugünden ayrıksı olarak, başka partilerin tüzüklerinden farklı, onların öykündüğü veya kendininkilerden farklı dünya görüşlerinin ürünü olduğu gerekçesi ile reddettikleri bir demokratik mekanizmayı oluşturmak için ileri adımlar atılması bir görev, bu dönemde tarihin bize yüklediği bir sorumluluktur.
Önümüzde önemli bir fırsat vardır: Bugün bize düşen, bize özgü olanı yapmaktır.
Çalışmada Parti Meclisi’nin yeni yapısı; ona örgütsel bağ ile güçlendirilmiş “dikey örgütlenme modelinin” bir yansıması olarak öngörülmüş, sadece MYK siyasetlerinin onay mekanizması değil, örgütlerin etkileşimine açık bir Genel Merkez siyasetinin ana merkezi olarak düşünülmüştür.
Keza Kurultay; iki gün süren ve “seçime kilitlenen” yapısı ile değişim algısını “kişilerin değişimi” ile ölçümleyen yetmezliğinden kurtarılarak, parti kurultaylarının öncesinde STK, DKÖ ve özellikle de sendikalar ve meslek odaları ile yapılacak sistemli çalışmaları tartışan, değerlendiren bir işleyiş düzeninin işlerlik kazanması hedeflenmiştir.
Çalışmada; parti tarafından ilan edilen “CHP Siyasal Etik İlkeleri,” duyurulmuş olmanın ötesinde, bu ilkelerin Tüzük hükmünde oldukları ve bu ilkelere aykırılığın disiplin soruşturması/kovuşturması gerektireceği vurgulanmıştır. Önerilen Tüzük hükümleri, etik yaklaşımları kapsayan bu ilkeler bütünü içinde, her kademedeki seçimlerde adayların yapacağı harcama tutar ve esaslarını da öngörmektedir.
Çalışma, demokrasinin işleyişindeki temel ilkelerin ancak çoğulcu, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığına dayalı bir parlamenter sistem içinde anlamlı olacağı inancına işaret ederek, 2017 şaibeli Referandumu ile kabul edilen sisteme ilişkin itirazı Tüzük düzeyinde kaydetmektedir.
Bu bağlamda, hedeflenen Anayasal değişiklik gerçekleşene değin partinin Cumhurbaşkanı adayının bütün üyelerin katılacağı eğilim yoklaması ile belirlenmesi öngörülmekte; yukarıdaki gerekçelerle bu seçime ilişkin esaslar Tüzükte “geçici madde” olarak düzenlemektedir.
Yapılan Tüzük çalışmasına yeni bir ruh, yeni bir dinamizm ve heyecan getirecek olan bu anlayıştır ve bu anlayışın adı, bu sürecin tematik ifadesi Dönüşümcü Örgüt İradesi'dir.
Dönüşümcü Örgüt İradesi’nin merkez noktası: etkin, saygın, nitelikli, inançlı bir üye tabanıdır; Üye, Sosyal Demokrat iddiası olan bir siyasal partide partinin "temel yapı taşıdır."
Dönüşümcü Örgüt İradesi’nin bir diğer taşıyıcı unsuru, Parti'nin kurum-içi ve dışında etkin, saygın, nitelikli ve düzenli temsilinin sağlanmasıdır.
Buradan hareketle bu çalışmada ayrıntılı olarak yer alan bazı temel öneriler aşağıda kısaca özetlenmiştir:
* Parti'de örgütlenme, "sandık-merkezli" olarak düzenlenecektir. Sandık Çalışma Grubu, tüm parti yapılanmanın temelidir.
* Yerel seçimler de dahil, her kademedeki tüm seçimlerde adayların ilgili sandık bölgelerindeki bütün üyelerin katılımıyla yapılacak ön seçimle belirlenmeleri esastır.
* Disiplin Kurulları ile Kurultay Delegelerini belirlemek için yapılan seçimler dahil, Parti'nin tüm kademeleri için yapılan seçimlerde Çarşaf Liste uygulaması yapılması esastır.
Parti Meclisi, Genel Kurultayca Kurultay Delegeleri arasından seçilecek olan 70 kişiden oluşacaktır.
* Parti Meclisi'nde atama ile görev yapan Bilim ve Kültür Kurulu lağvedilecektir.
* MYK üye sayısı Genel Başkan ve Genel Sekreter dahil toplam 15 kişidir.MYK, PM üyeleri arasından aday gösterilen veya aday olan üyeler arasından Parti Meclisince 13 üye için yapılacak olan seçimle, oylamada en yüksek oy sıralamasına göre belirlenen üyeler tarafından oluşturulacaktır.
* CHP Genel Sekreteri PM'de aday olan veya aday gösterilen üyeler arasından MYK üyesi olarak görev yapmak üzere PM'nce yapılan seçimle ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile belirlenecektir.
* Genel Sekreter çalışmalarını Genel Başkan'a bağlı olarak yürütecek ve örgütten sorumlu olarak görev yapacaktır.
* CHP Genel Başkanı adaylığı, illerde konulacak sandıklarla aday gösterilmesi düşünülen veya kendileri aday olmayı düşünen Genel Başkan adayları için tüm üyelerin katılımına açık olarak yapılacak olan “eğilim tesbiti” sonucu belirlenecektir.
* CHP Genel Başkanının, "Eğilim Tespiti" sonucu belirlenen Genel Başkan adayının Kurultay iradesine getirilmesi, tüm partili üyelerin SPK hükümlerince Kurultay delegelerinin yüzde 5 imzaları ile aday olma ve seçilme hakkları saklı kalmak üzere,Kurultay tarafından onaylanması/tescili/seçimi ile göreve gelmesi esas olacaktır.
* Siyaset kurumuna karşı toplumun güven ve inancının korunması amacı ile “CHP Siyasal Etik İlkeleri Beyannamesi ve Taahhütü” düzenlenecektir.
* GEÇİCİ MADDE: Cumhuriyet Halk Partisi çoğulcu parlamenter sistemi esas alan bir siyasal yapının demokrasinin güvencesi olarak görür; Türkiye’de hukukun üstünlüğüne dayalı, parlamenter sistemin bütün kural ve kurumsal nitelikleri ile tesisini ve geliştirilmesini hedefler, sistem değişikliğinin anayasa değişiklikleri dahil, tüm anayasal gereklerinin yerine getirilmesi için çalışır.
* GEÇİCİ MADDE: Parlamenter Sisteme geçişle ilgili anayasal çerçevenin oluşturulmasıyla ilgili süreç tamamlanana kadar mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi işleyişiyle ilgili olarak yapılacak seçimlerde, Cumhuriyet Halk Partisi Cumhurbaşkanı adayı, Cumhuriyet Halk Partisi içinden çıkacak olan Cumhurbaşkanı aday adayları arasından, sandık bölgelerindeki seçme hakkına sahip tüm üyelerin oyları ile “önseçim” yöntemi ile belirlenir.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları