Tülin Şahin çocuğunun babası Pedro de Noronha'dan psikolojik şiddet gördüğünü açıkladı
Portekizli iş insanı Pedro de Noronha, Tülin Şahin'in kızları Siena Leyla'yı kendisine göstermediği gerekçesiyle dava açtı.
Manken Tülin Şahin ile Portekizli iş insanı Pedro de Noronha'nın geçtiğimiz yıl evlendikleri basına yansımıştı.
Noronha, kızlarını kendisine göstermediği gerekçesiyle Şahin'e dava açtı. Tülin Şahin çıkan haberler üzerine sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Şahin, psikolojik baskıya maruz kaldığını vurgulayarak Pedro Noronha ile haziran ayında ayrıldıklarını belirtti.
Şahin ve Noronha'nın resmi olarak evlilik yapmadığı ortaya çıkarken Şahin, "Pedro tarafından kaynaklanan vatandaşlık/ikametgah ülkelerinin uyumsuzluğu sebebiyle onaylanmayan nikahımızın bile benim üzerime bırakılmaya çalışılan bir leke olması, kadına yapılan toplumsal şiddetin en acı örneklerinden biridir. Biz kimsenin kendisine yaratmak istediği mükemmel dünyalarının bir parçası değiliz" dedi.
Şahin, "Doğumdan sonraki 2. haftamda “Çocuğa bakmak ve gece uyanmak senin işin değil” diyerek eve zorla 2 tane bakıcı getirip bana “Şimdi spor yapmaya ve zayıflamaya dönme vakti” olduğunu söyledi. Ben bir çocuğun sahibi değil, bir anneyim ve kızımın her şeyi ile ilgilenmek benim en önemli görevim. Baba olmanın sorumluluğunu alıp, hayatı mutlulukla paylaşmak yerine annesi ile birlikte 5 aylık kızımızın bile şişman olduğunu, söyledikleri terbiyesizce tartışmalara maruz bıraktı" ifadelerini kullandı.
Tülin Şahin'in açıklaması şöyle:
"Bugün, güne aile hayatımla ilgili beni konuşmak mecburiyetinde bırakan son derece üzücü haberlerle uyandım. Kadına şiddeti konuştuğumuz bugünlerde bu açıklamayı yapmak zorunda olmak bile inanın beni hem çok üzdü hem de çok mahcup etti. Her kadının yaşayabileceği ama başına gelmemesini umduğu bir hayal kırıklığının sonucunda Pedro ile olan ilişkimi haziran ayında bitirme kararı aldım. Hamileliğim boyunca ve sonrasında farklı farklı şekillerde duygusal olarak yaralayıcı ağır eleştirilerin ve mükemmeliyetçi bir baskının altında kalmak beni bu karara itti.
Gerek doğumdan hemen sonra eski fiziğime dönmem için yaptığı baskılar gerek hamileyken bir tane dondurma yediğim için çıkardığı şiddetli kavgalar benim için son derece yıpratıcı oldu. Benim önceliğimin mükemmel gözükmekten önce bir anne olmak olduğunu kabul etmedi. Doğumdan sonraki 2. haftamda “Çocuğa bakmak ve gece uyanmak senin işin değil” diyerek eve zorla 2 tane bakıcı getirip bana “Şimdi spor yapmaya ve zayıflamaya dönme vakti” olduğunu söyledi. Ben bir çocuğun sahibi değil, bir anneyim ve kızımın her şeyi ile ilgilenmek benim en önemli görevim. Baba olmanın sorumluluğunu alıp, hayatı mutlulukla paylaşmak yerine annesi ile birlikte 5 aylık kızımızın bile şişman olduğunu, söyledikleri terbiyesizce tartışmalara maruz bıraktı.
Kamuoyunca da bilindiği gibi yıllardır en büyük hayalim anne olmaktı. Şimdi buna sahip olduğum hayatımın en mutlu zamanının benden yüzeysel beklentiler için çalınmasına izin vermiyorum. Kendimi ve özgüvenle büyümesini istediğim kızım Siena’yı bu şiddet ve baskının karşısında bırakmayı kabul etmiyorum.
25 yıldır durmadan çalışan ve üreten bir kadın olarak anneliğimi her normal kadın gibi yaşamanın benim hakkım olduğuna inanıyorum. Kadınlar olarak hepimizin farklı şekillerde maruz kaldığı bu şiddet ve baskının artık bir son bulmasını istiyorum. Pedro tarafından kaynaklanan vatandaşlık/ikametgah ülkelerinin uyumsuzluğu sebebiyle onaylanmayan nikahımızın bile benim üzerime bırakılmaya çalışılan bir leke olması, kadına yapılan toplumsal şiddetin en acı örneklerinden biridir. Biz kimsenin kendisine yaratmak istediği mükemmel dünyalarının bir parçası değiliz."
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları