Vizyona bu hafta 10 yeni film girdi
Türkiye'deki sinema salonlarında bu hafta 4’ü yerli 10 yeni film izleyicilerle buluştu.
İşte bu hafta (13 Nisan) vizyona giren filmler:
Rampage: Büyük Yıkım
Primat uzmanı Davis Okoye (Dwayne Johnson), meslek gereği insansı maymunlarla çok iyi anlaşmaktadır, ancak 2 yaşındayken bulup büyüttüğü George adlı gorille fazlasıyla dostça bir ilişkisi vardır. Ancak o sırada yapılmakta olan bir genetik deneyde yaşanan kaza sonucu aralarında George'un da bulunduğu çeşitli hayvanlar, önlerine çıkan her şeyi yıkan korkunç canavarlara dönüşürler. Şehirlerin ve dünyanın enkaza dönmesini önlemek, aynı zamanda eski dostunu kurtarmak isteyen Davis, bir genetik bilimciyle güç birliği yapar.
Sessiz Bir Yer (A Quiet Place)
Dünya üzerinde ses çıkaran herkesi avlayan bilinmeyen bir güç, insan ırkını yeryüzünden silmek üzeredir. 4 kişilik Abbott ailesi, hayatta kalabilmek için büyük bir disiplin duygusuyla ve hiçbir gereksiz ses çıkarmadan hayatlarını sürdürmek zorundadır.
Muhteşem Kadın (Una mujer fantástica)
Genç ve yetenekli trans şarkıcı Marina Vidal (Daniela Vega), aynı zamanda garsonluk yaparak hayatını sürdürmektedir. Kendisinden 20 yaş büyük sevgilisi Orlando (Francisco Reyes) ile mutlu bir birlikteliği vardır. Marina'nın doğum gününü kutladıkları akşam Orlando fenalaşır ve hastanede hayatını kaybeder. Kanun güçlerinin ve Orlando'nun ailesinin şüpheleri Marina'ya çevrilirken, genç kadın sevdiği insanı kaybetmenin ve toplumun her katmanında karşılaştığı 2. sınıf insan muamelesinin yükünü omuzlamak durumunda kalacaktır.
Vahşiler (Hostiles)
1892 yılında Yüzbaşı Joseph Blocker (Christian Bale), bizzat başkandan gelen bir emir alır. Ömrünün son günlerini yaşayan bir Cheyenne reisi Sarı Şahin ve ailesini New Mexico'dan diğer ırkdaşlarının yaşadığı Montana'ya dek götürmesi gerekmektedir. Blocker bu emri pek gönüllü olmasa da kabul etmek zorunda kalır. Bu yolculuk oldukça uzun ve tehlikeli geçecektir.
Arada
Ozan (Burak Deniz), İstanbul'da bir grupta solistlik yapan bir punk'tır. En büyük hayali ise California'ya gidip kendine bir albüm çıkarabilmektir. Doğum gününde eski bir müzisyen olan babasıyla yaşadıkları tartışmanın ardından evini terkeder. Kaset dükkanı olan arkadaşı Deniz, California'ya giden bir gemi bileti konusunda Ozan'ı bilgilendirir. Artık her şeyi göze almış olan Ozan ve sevgilisi Lara (Büşra Develi), bileti bulabilmek için İstanbul'un dört bir yanında birçok farklı ortamına girerek müthiş bir koşuşturmacaya girerler.
Zamanın Sınırında (Rubezh)
Bir taş ocağı işleten Mihail (Pavel Priluçnıy), hayatında istediği birçok şeye sahip olmasına rağmen daha fazlasını kazanmak için risk almaktan çekinmeyen bir iş adamıdır. Sahip olduğu maden ocaklarının birinde arkeologlar, 2. Dünya Savaşı'ndan kalma bir sığınak keşfeder. Maddi kayba uğramak istemeyen Mihail, bu işten sıyrılmanın yollarını ararken yaşanan bir kaza sonrasında kendisini 1942 yılında, cesetlerini buldukları askerlerin yanında bulur. Savaşın dehşetini derinden hisseden adam, kendi geçmişini ve geleceğini anlamlı kılabilmek için zorlu bir görevi başarmak zorunda kalacaktır.
Taş Devri Firarda (Early Man)
Taş Devri'nde yaşayan Dug ve kabilesi, dünyada yaşamaya elverişli nadir yerlerden biri olan yeşil ve bereketli bir vadide hayatlarını sürdürmektedir. Ancak tüm dünyaya Bronz Devri'ni getirmeye kararlı olan güçlü Lord Nooth, alıştıkları düzeni yerle bir etmek üzeredir. Dug, Hognob ve kabilenin diğer üyeleri, yurtlarını koruyabilmek için iş birliği içinde Nooth'a karşı mücadele etmek durumunda kalacaktır.
Oflu Hoca Trakya'da
Doğanspor'un başkanlığını yapan Oflu Hoca (Çetin Altay), genç yetenek Hayati'yi transfer etmek için Türkiye'nin öbür ucuna, Lüleburgaz'a gitmiştir. Ancak buraya ayak basar basmaz hiç beklemediği birşeyle karşılaşır. Her yönüyle bir Trakyalı olan Haspi de o gün hapisten çıkmıştır. Haspi dış görünüş olarak Oflu Hoca'nın tıpatıp kopyası gibidir, ancak karakterleri 180 derece farklıdır. Bu fiziksel benzerlik, Oflu Hoca ve Haspi'nin başına bela olacaktır.
Kardeşim İçin Der'a
Eskiden Suriye rejimine muhalif fikirlere sahip olduğu için ülkesinden ayrılmak durumunda kalan Ali, küçük kardeşi Ömer'e, annesine yardımcı olabilmek, sevdiği kadınla tekrar bir araya gelebilmek için Suriye'ye, Der'a şehrine geri dönmüştür. Ancak kardeşiyle fazla zaman geçirme fırsatı bulamadan Ömer ve bazı arkadaşları, muhaberat karargahının duvarına yazdıkları yazılardan dolayı tutuklanır. Ali, kardeşini ve diğer çocukları bir an önce kurtarmak zorundadır.
Eğreti Gelin Ladik
Eğreti Gelin Ladik filminde, Şükran Kozalı'nın romanından daha önce biraz farklı bir şekilde Atıf Yılmaz tarafından uyarlanan öykü, Ladik adındaki bir 'eğreti gelin' üzerinden anlatılıyor.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları