Yalçın Doğan: Gazetecilikte son baharı yaşıyoruz

Tarih: 03.03.2017 - 12:05

Kategori: Medya

Gazeteci Yalçın Doğan: Bekir Bozdağ'ın Almanya'da konuşulmasına izin verilmedi. Bozdağ, 'ifade özgürlüğünün olmadığı rejime demokrasi denebilir mi' dedi. Gazeteci arkadaşlarımız 4 aydır hapiste ve iddianame yazılmamış şimdi bu demokrasi mi?

Gazeteci-Yazar Yalçın Doğan Can Ataklı'nın Yazıişleri programına katıldı.

Yalçın Doğan, "Bekir Bozdağ'ın Almanya'da konuşulmasına izin verilmedi. Bozdağ, 'ifade özgürlüğünün olmadığı rejime demokrasi denebilir mi' dedi. Gazeteci arkadaşlarımız 4 aydır hapiste ve iddianame yazılmamış şimdi bu demokrasi mi?" diye sordu.

Yazıları T24 internet sitesinde yayınlanan Doğan, "Kimse ne yazdığına karışmıyor. Yazdığım yazı mensubu olduğum grupta birini rahatsız eder mi, birinin ayağına basar mı düşüncesi yok. Ne kadar özgürsen o kadar rahat yazı yazıyorsun" ifadelerini kullandı.

Yalçın Doğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"(Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarlarının tutukluluğu) Üzgünüm hepsi arkadaşım. Gün geçmiyor ki Avrupa'da basın özgürlüğünün tehdit altında olduğunu yazmasınlar.

Bekir Bozdağ dün referanduma evet çağrısı yapmak için Almanya'daydı belediye yasakladı. Deniz Yücel'in tutuklanması büyük tepki çekti. Bozdağ'ın konuşmasına izin verilmedi. Bozdağ, 'ifade özgürlüğünün olmadığı rejime demokrasi denebilir mi' dedi.

Gazeteci arkadaşlarımız 4 aydır hapiste ve iddianame yazılmamış şimdi bu demokrasi mi? Kısa süre önce Meral Akşener'in toplantılarına izin vermediler. Bunun olduğu bir ülke demokrasi olabilir mi? Akademisyenler bir bildiri yayınladı. Ya imzanı çek ya atarız dediler. Türkiye'de 3-4 yılda olanlar ifade ve basın özgürlüğü ihlali değil mi?

Hukuk ayaklar altında. Neden tutuklular?

-İzmir Büyükşehir Belediye Başkan 397 yıl hapis istediler. Ortaya çıktı ki deliller sahte. O delilleri kim hazırladı ve neredeler? Bunun neresi demokrasi? Bekir Bozdağ'a yapılan yanlış ama Adalet Bakanısın bütün bu olup bitenler ne? Türkiye en büyük hapishane.

-Karargah rahatsız demek kendisine yönelik eleştirilerden rahatsız demek. Bunun üzerine atmışlardır başlığı. Tepkinin nedeni tarihi.

'Siyasi hayatı bitti', 'muhtar bile olamaz' manşetlerini Erdoğan unutmuyor.

Muhtarlar buluşmasında 'Muhtar bile olamaz dediler ama bu kardeşinizi Cumhurbaşkanı seçtiler' dedi.

Türban yasağının kaldırılması sırasında Hürriyet '400 el kaosa kalktı' manşeti attı. Bunları Erdoğan unutmadı ve Aydın Doğan'ın başına gelmeyen kalmadı.

Tayyip Erdoğan'ın Hürriyet'e ve Aydın Doğan'a olan nefreti bitmedi. Doğan ne yaptı? Bir kaç yazarını gönderdi, onlara yakın yazarlar aldı. Amerika'daki başarılı temsilcisini, Ankara temsilcisini, İrfan Değirmenci'yi gönderdi. Hande Fırat, darbe girişimi gecesi herkes 'Erdoğan nerede' derken canlı bağlantı kurdu. Erdoğan orada konuşup halkı sokaklara çağırdı. Karargah rahatsız haberi nedeniyle soruşturma açtılar. Bahçeli bile şaşırdı buna.

Hürriyet'e 2002'de girdim. 2005'e kadar Cumhurbaşkanının yurtiçi ve yurtdışı gezilerine kimin gideceğini gazete bildiriyordu. Gazetecilikte son baharı yaşıyoruz.

Tayyip Erdoğan yurtdışı gezilerine gidiyor. Uçaktaki gazetecilere bak. Bir tek muhalif var mı?"

Vişne Haber Ajansı