Tarih:
03.11.2015
Elçiye Zeval Olmaz
Zühal Dönmez; İktidar olmayı kim istemez. Yaşamın her adımı ve alanında bulunmak istediğimiz yerdir iktidar. Çeşitli kademelerde olabilir, yeter ki kendi çapımızda iktidar olalım.
İktidar olmayı kim istemez…Yaşamın her adımı ve alanında bulunmak istediğimiz yerdir iktidar. Çeşitli kademelerde olabilir, yeter ki kendi çapımızda iktidar olalım.
Ülke yönetiminde iktidar olmak kademelerin en yukarısıdır. Güzel ülkemizde dün bu yarıştaydık. Sonunda iktidarın ucundan yakalayamayanlar mutsuz oldu, iktidar ise coştu. Mutsuzların ne yapacağı merak edildi. Özellikle çok oy kaybeden MHP’nin başkanı Devlet beyin istifası beklendi. Kan kaybında vücudumuz yaşamayı bırakır ya, oy kaybında da yöneticilerin partiyi bırakması bekleniyor haliyle. Neyse Sayın Başkan terk etmedi partisini, aynı şevkle yerimizdeyiz dedi –bkz: mhp.org.tr sitesinin yalnızca ana sayfasında görünen 6 fotoğrafın tamamı Sayın Başkana ait- Neyse, bu işin esprisi, kimse istifa etmek zorunda değil elbet.
Konumuz, değişimi arzu eden partililerin yapabilecekleridir. Seçimden hemen önce kongresini yapmış bir partide yönetimin değişmesi nasıl sağlanır? Sağlanamıyorsa bir dahaki seçime aynı kadroyla girilecek demektir.
Her zaman olduğu gibi temel referansımız SPK, yani Siyasi Partiler Kanunudur ve hemen altında parti tüzükleri yer alır. Kanunda diyor ki; Olağanüstü toplantılar, genel başkanın veya merkez karar ve yönetim kurulunun lüzum göstermesi veya büyük kongre üyelerinin en az beşte birinin yazılı istemi üzerine yapılır. Yönetim istemezse kongre delegelerinin istemesi lazım, yani ‘elçiler’in. Bu elçilik sistemi de zincirlemedir. Mahalleden başlar ilçe-il ve sonunda kongredir.
İşte bu nedenle delege seçim yöntemi çook mühimdir. Bir partinin yönetim kadrolarının belirlenmesi aşaması, iktidar partisinin genel seçime girmesine benzer. İktidarın nimetlerinden her hal ve karda yararlanılır. İlçe yönetimi ‘.. delegeyi belirledik biz’ diyebilir.
Elbette bunun kurumsal bir dayanağı vardır. Unutmayalım ki iktidarlar mevzuatı, iktidarlarını koruma üzerine kurgularlar. Bu kurgu bir gün iktidara gelebileceklerin de, kendi içinde iktidar olanların da yararınadır.
Elçiyi üye seçiyor ya işte, denilebilir. Hımm, üyenin gücü aşkına, başlıklı bir yazıda değinelim buna da...
Av. Zühal Dönmez
Ülke yönetiminde iktidar olmak kademelerin en yukarısıdır. Güzel ülkemizde dün bu yarıştaydık. Sonunda iktidarın ucundan yakalayamayanlar mutsuz oldu, iktidar ise coştu. Mutsuzların ne yapacağı merak edildi. Özellikle çok oy kaybeden MHP’nin başkanı Devlet beyin istifası beklendi. Kan kaybında vücudumuz yaşamayı bırakır ya, oy kaybında da yöneticilerin partiyi bırakması bekleniyor haliyle. Neyse Sayın Başkan terk etmedi partisini, aynı şevkle yerimizdeyiz dedi –bkz: mhp.org.tr sitesinin yalnızca ana sayfasında görünen 6 fotoğrafın tamamı Sayın Başkana ait- Neyse, bu işin esprisi, kimse istifa etmek zorunda değil elbet.
Konumuz, değişimi arzu eden partililerin yapabilecekleridir. Seçimden hemen önce kongresini yapmış bir partide yönetimin değişmesi nasıl sağlanır? Sağlanamıyorsa bir dahaki seçime aynı kadroyla girilecek demektir.
Her zaman olduğu gibi temel referansımız SPK, yani Siyasi Partiler Kanunudur ve hemen altında parti tüzükleri yer alır. Kanunda diyor ki; Olağanüstü toplantılar, genel başkanın veya merkez karar ve yönetim kurulunun lüzum göstermesi veya büyük kongre üyelerinin en az beşte birinin yazılı istemi üzerine yapılır. Yönetim istemezse kongre delegelerinin istemesi lazım, yani ‘elçiler’in. Bu elçilik sistemi de zincirlemedir. Mahalleden başlar ilçe-il ve sonunda kongredir.
İşte bu nedenle delege seçim yöntemi çook mühimdir. Bir partinin yönetim kadrolarının belirlenmesi aşaması, iktidar partisinin genel seçime girmesine benzer. İktidarın nimetlerinden her hal ve karda yararlanılır. İlçe yönetimi ‘.. delegeyi belirledik biz’ diyebilir.
Elbette bunun kurumsal bir dayanağı vardır. Unutmayalım ki iktidarlar mevzuatı, iktidarlarını koruma üzerine kurgularlar. Bu kurgu bir gün iktidara gelebileceklerin de, kendi içinde iktidar olanların da yararınadır.
Elçiyi üye seçiyor ya işte, denilebilir. Hımm, üyenin gücü aşkına, başlıklı bir yazıda değinelim buna da...
Av. Zühal Dönmez
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları