S.Ö.
Barış Pehlivan; Resmi raporlara göre S.Ö’nün birçok defa tecavüze uğradığı ortaya çıkmasına rağmen dosyanın üzeri kapatıldı. Ve dosya hakkında “Davaya yer yok” kararı verildi.
“Bir gün bizim köyün de masum olmadığını anlayacaksınız. Hepsi biliyor ama susuyor!”
Bunu diyen Ebuseleme Gülen. Yani Fethullah Gülen’in öz yeğeni. Kuşkusuz, 15 Temmuz darbe girişimini kastediyor. Fethullahçıların o güne dair gerçekleri söylememesini, Narin cinayetinin yaşandığı Tavşantepe köyündeki sessizliğe benzetiyor.
Yeğen Gülen’in o sosyal medya mesajı, benim aklıma S.Ö’yü getirdi.
Bundan tam 17 yıl önce.
S.Ö. isimli 15 yaşındaki kız çocuğu, 29 Ekim 2007’de Erzurum Dadaşkent Polis Merkezi’nden içeri girdi. Birçok erkek tarafından tehdit edilerek tecavüze uğradığını söyledi. Çocuğun verdiği isimler arasında Fethullah Gülen’in kardeşi Seyfullah Gülen ile oğulları da vardı.
Ve işte...
Ne zamanki Fethullah Gülen’in yakınlarının ismi bu utanç dosyasına girdi, olayın seyri değişti.
İddia o ki dönemin Erzurum valisi, sonranın AKP Milletvekili Celalettin Güvenç mağdur S.Ö’nün kaldığı yurdu bastı ve yurt yöneticilerine “Hoca’ya komplo mu kuruyorsunuz” diye çıkıştı. “Hoca” dediği Fethullah Gülen’di.
Devletin o zamanki sahibi Fethullahçılar devredeydi artık. Mağdur S.Ö. apar topar Erzurum’dan uzaklaştırıldı. Hem de AKP’li Güvenç’in başında olduğu valiliğin aracıyla, iki istihbaratçı polis eşliğinde.
Yetmedi.
Seyfullah Gülen Atatürk Üniversitesi’nden “cinsel ilişki yetisi yok raporu” aldı. Gülen ailesi kendileri hakkındaki suçlamayı yalanlayıp çocuğun başkaları ile ilişkiye girdiğini ileri sürdü.
Sonuç ne mi oldu?
Resmi raporlara göre S.Ö’nün birçok defa tecavüze uğradığı ortaya çıkmasına rağmen dosyanın üzeri kapatıldı. Ve dosya hakkında “Davaya yer yok” kararı verildi.
Ne zaman ki iktidar ile Fethullahçılar karşı karşıya geldi, 2017 yılında dosya yeniden açıldı. Seyfullah Gülen öldüğü için hakkında takipsizlik kararı verildi. Oğulları Ammar Gülen ve Selahaddin Gülen’in de aralarında bulunduğu sanıklar hakkında yargılama yapıldı.
Ve sonradan öğrenildi ki...
Mağdur çocuk S.Ö’ye kim yardım eli uzatmışsa, telefonları “terör suçlusu” şüphesiyle dinletilmişti. Peki, emri kim vermişti? Eski Erzurum İstihbarat Şube Müdürü Abdullah Güler ifadesinde, telefonları dönemin Erzurum Valisi Celalettin Güvenç’in talimatları ile dinlemeye aldıklarını söyledi. 198 sayfalık iddianamede 42 ayrı yerde dönemin Erzurum Valisi Celalettin Güvenç’in ismi vardı.
Polislere ceza yağdı ama kimse AKP’li Güvenç’i yargılamaya cesaret edemedi.
Barış Terkoğlu ile birlikte bu konuyu “Mahrem” adlı kitabımızda ve köşelerimizde defalarca kaleme aldık. Sonuç ne mi oldu? O yazılar bugünün adalet bakan yardımcısı olan hâkim tarafından engellendi, Terkoğlu da hapisle cezalandırıldı.
Utanç da suskunluk da tarih de bugün başlamadı.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları