Can Ataklı yazıyor; ''meğer o James Bond aslında bir subaymış''...
Bugüne kadar izlemediğim James Bond filmi yoktur herhâlde. Sadece ben değil, sinemaseverlerin belki tamamına yakını bu gözüpek ve “Kraliçe’den öldürme yetkisi almış olan” İngiliz ajanının maceralarını izlemiştir.
Uzun yıllar önce James Bond filmleri “teknolojik” gelişmelerin de öncüsüydü.
Örneğin ilk “araba telefonunu” James Bond filminde görmüştük.
Uzaydan izlemeleri, araçlara takılan takip cihazlarını, rozet biçimindeki gizli kamerayı bu filmlerde görür de şaşardık. Bugün hepsi hayatımızda.
James Bond İngiliz gizli servisi MI6’in kod adları 00’la başlayan ajanlarının güya en ünlüsü en beceriklisi.
İngiltere’nin çıkarları için hayatını tehlikeye atan, bu uğurda gözünü kırpmadan adam öldüren, her türlü gizli ve kirli ilişkinin içine Kraliçesi adına giren, ayrıca tüm güzel kadınları da yatağa atabilen müthiş bir ajan.
Onca film izlediğim hâlde son James Bond filmi olan Skyfall’a kadar, bu ünlü ajanın aslında İngiliz Kraliyet Ordusu’nda yarbay göreviyle çalışan bir subay olduğunu duymamıştım.
Meğer o James Bond aslında bir subaymış.
İngilizler de, dünyanın başka ülkelerinin halkları da bayıla bayıla James Bond izliyorlar, onunla heyecanlanıp, sonunda onunla mutlu oluyorlar, ama hiçbirinin aklına “Yahu bu adam aslında ordu içindeki bir çetenin adamı” demek gelmemiş.
Bizdeki tatlısu demokratları da aynı heyecanla izliyorlar Bond filmlerini. Hatta bazıları yazılar bile döktürdü.
Bakıyorum da bunların hiçbiri “James Bond ordu içindeki darbecilerin tetikçisidir, yaptıkları yasalara ve hukuka uymuyor, nihai hedefi darbeye zemin hazırlamak” falan dememiş.
Ama o film değil mi? Geçelim o zaman.
Elin tetikçi çetecisine hayranlık duyalım sadece.
*****
Haftanın fıkralarıYıldırım Tuna’nın bu haftaki fıkralarına da çok güleceksiniz. Haydi buyurun;
Tamamen ilişkisiz!Zengin Amerikalı orta yaşlı kadın evlenmeye karar vermiş, ama tek arzusu ‘o güne kadar hiçbir kadınla beraber olmamış’ bir koca bulmakmış, gazetelere ilanlar verilmiş, sonunda tarife uyan bir erkek Avustralyalı yerlilerin arasından bulunmuş, adam uçakla getirtilmiş, düğün töreni yapılmış, balayı odasında kadın heyecanlı ana hazırlanmak için banyoya girmiş, odaya geri döndüğünde adamın bütün eşyaları odanın bir köşesine yığdığını, kendisinin de tam ortada çırılçıplak beklediğini görmüş.“Bu.. Bu nedir?..” demiş şaşırarak. “Daha önce hiçbir kadınla beraber olmadım” demiş adam yutkunarak, “Ama sen de kanguru gibi bir şeysen bize çok boş yer gerek..!”
MadalyaBen Londra Olimpiyatlarını seyrederken eve temizlikçi bir kadın geldi, Bizim sporcular 1 bronz için popolarını yırtarken o şerefsiz birkaç saat içinde 3 gümüşü birden götürmüş.. Şimdi tipini karakola tarif edip duruyoruz...
KlinikAdamın biri rutin kontrol için kliniğe girerken aynı kliniğin kapısından çıkan başka biri 5-6 adım attıktan sonra yüzükoyun yere kapaklanmış ve ölmüş.. Bu korkunç olayı gören adam koşarak girmiş içeri, önüne çıkan ilk doktora “Doktor.. Doktor.. Sizin klinikten çıkan biri kapınızın önünde yere düştü öldü ne yapabilirim?” diye sormuş heyecanla.. Bir an düşünen doktor “Onu yerde 180 derece çevirin başı kliniğe doğru dönük olsun” demiş, “Acele edelim ve hemen buraya doğru geliyormuş havasını verelim..!”
Kırmızı ışıkTrafik polisi spor arabalı delikanlıyı durdurmuş, “İyi günler efendim” diye selamlamış delikanlı.“Arkadaşım, size ‘kırmızı’ yanıyordu geçtiniz... Işığı görmediniz mi?” diye sormuş polis. “Gördüm efendim” diye cevap vermiş delikanlı, “Ama inanın sizi görmedim!..”
Göz damlasıKlinikten bir gün izin alan doktor yanında çalışan sağlık görevlisine kendisinin yokluğunda ne yaptığını sormuş “1. Hasta baş ağrısından şikâyet ediyordu, ona ‘ağrı kesici’ verdim efendim” demiş adam. “Güzel..” diye cevap vermiş doktor. “2. hasta grip olmuştu, bolca C vitamini almasını öğütledim” demiş. “Bu da iyi” diye sevinmiş doktor. “3. Hasta bir kadındı, odanıza girer girmez üzerindeki elbiseleri yırttı attı, çırılçıplak kaldı, Bana yardım edin bir yıldır tek bir erkek görmedim! dedi” Doktor “Eee?.. S..Sen ne yaptın?” diye sorunca sağlık görevlisi cevaplamış; “Gözüne damla damlattım efendim!..”
ŞövalyeYaşlı kadın turist grubu tarihi şatoyu gezerken rehber, “Bu şato 600 yıllık.. Buna sahip olan olan şövalyeler yıllarca en ufak bir yerine ellerini sürmediler, hiçbir yerine dokunmadılar” demiş. “Iıyyy..!” demiş kadınlardan biri, “Bizim evdeki şövalye bozuntusu kesin bunlardan birinin torunu falan olmalı!..”
İki rahibeBiri yaşlı diğeri genç iki rahibe manastırdan çıkıp karanlık ve ağaçlı yoldan şehre giderlerken iki tecavüzcünün saldırısına uğramışlar, biri bir ağacın altında diğeri çalıların arasında. Rahibelerden yaşlı olanı “Tanrım bu günahkârı affet, ne yaptığını bilmiyorrr..!” diye bağırmaya başlamış, rahibelerden genç olanı “Bunu sakın affetme Tanrım!..” demiş kıkırdayarak, “B.. Benimki acayip biliyor!..”
*****
Gani Yıldız’danBu sıralar ileri tarihleri hedef olarak göstermek modayken bir şeyden adımız kadar eminiz; fırsatını bulsalar, Atatürk’ün 100’üncü ölüm yıldönümü olan 2038’i bayrama çevirip büyük coşkuyla kutlama hedefini koyarlar!
***
Gelen not artışıyla “yatırım yapılabilir ülke” olduk. Ancak karşılıksız çeklere, batık kredilere, kapanan şirketlere bakılırsa vatandaş “yatırım yapabilir” duruma henüz gelememiş.
***
Son 10 yılda iş kazalarında ölen işçi sayısı 10 bin 723 imiş. Durumun esas düşündürücü tarafı; sorumluların bu kazalardan genelde “yara almadan” kurtulmaları...
***
Gazeteciler, “Gazetecilik İçin Ayağa Kalk Günü”nde tutuklu meslektaşları için İstanbul’da yürümüş. Eylem ülkemizde olunca isminde değişiklik yaptık: “Gazetecilik İçin (önce gaz maskeni, limonunu, ilk yardım setini al, sonra) Ayağa Kalk Günü”
***
Birçok alandan olduğu gibi yükseköğretimden de Atatürk’ün izleri siliniyormuş. O zaman gündeme bir isim değişikliği de gelebilir. Örneğin “alçak öğretim” nasıl?
***
İnsan belli bir özelliğe sahip olduğunu istediği kadar söylesin, eğer “içinde” yoksa yoktur. Bu tespiti demokrasi için de yapabiliriz. “Ülkede var” denilse bile “parti içinde” yoksa ülkede de yoktur.
***
İktidarın hedeflerini gerçekleştirme tarihi olarak verdiği 2023’ten sonra şimdi de 2071 ortaya atıldı. Yani sloganlaştırırsak “Hedef 2023” ya da “Hedef 2071” gibi. Peki vatandaşın sloganı ne? Yeni yıl bol zamlı ve zor olacağına göre “Hedef 2013” yeter, artar bile!
*****
Depresyonİlerleyen yaşlarda kadınlar ve erkekler depresyona girerler.
Kadınlarda depresyon şöyle ilerler:
Bunalım...
Bunaldım...
Bunualım...
Bunu alayım...
Bunu da alayım...
Bunu al bunu...
Al bunu da...
Bunu da bunu da...
Erkeklerde depresyon şöyle ilerler:
Bunalım...
Bunaldım...
Bunalımdan çıkmalıyım...
Bununla çıkayım...
Bununla da çıkayım...
Onunla da çıkayım...
Hepsiyle çıkayım...
(YT)
Vatan