Tarih:
22.12.2017
Çiğdem Toker: Garantili projelerde esrarengiz değişiklik
Çiğdem Toker: Şimdi yeni yapılan değişikliğin gereçesi, hangi projeyi ilgilendirdiğini, bir fesih varsa hangi projede kimin kusurundan kaynaklandığını ve hepimizin vergilerinden oluşan üstlenilecek tutarların ne olduğunu açıklar mı acaba Hazine?
3. köprü, 3. havalimanı, Osmangazi Köprüsü, Avrasya Tüneli, Çanakkale Köprüsü.Bu kısa ama ölçeği her bakımdan devasa nitelikteki listeye, bir de şehir hastanelerini ekleyin. Dördü bu yıl açılmış, beşi 2018’de açılacak ve toplamda 30’u aşkın olarak planlanmış şehir hastaneleri.
Saydığım projelerin ortak özelliği, Borç Üstlenim Yönetmeliği’ne tabi olması.
Yani Hazine Müsteşarlığı’nın Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) sistemindeki Yap-İşlet-Devret (YİD) ve Yap-Kirala-Devret (YKD) modelli projeler için yurtdışından sağlanan banka kredisini üstlendiği projeler bunlar.
Niye bunlardan söz ettiğime geleceğim.
Önce, Nisan 2014’te yayımlanan bu yönetmelikteki can alıcı bölümü hatırlatalım.
Sonra da bu yönetmelikte dün yapılan esrarengiz bir değişiklikten söz edelim.
***
Yürürlükteki kurallara göre, eğer bir YİD ya da YKD sözleşmesi, şirketin kusuru nedeniyle feshedilirse, Hazine, şirketin bu proje yapılabilsin diye yurtdışından sağladığı krediden, o anda ne kalmışsa yüzde 85’ini ödemekle yükümlü.
Yok eğer, bir YİD veya YKD sözleşmesi; şirketin kusuru dışındaki bir nedenle feshedilirse, o zaman bizim Hazine, yurtdışı kredi tutarının tamamını üstlenmeyi taahhüt ediyor.
Şimdi gelelim Resmi Gazete’de yayımlanan değişikliğe.
Düne kadar, Borç Üstlenim Yönetmeliği’ne göre eğer YİD veya YKD sözleşmesinde bir fesih söz konusuysa; bu bildirimi ilgili kamu kuruluşu Hazine’ye bildiriyordu.
Yani köprüyse Karayolları Genel Müdürlüğü, havaalanıysa DHMİ, şehir hastanesi ise Sağlık Bakanlığı...
Yapılan değişiklik ise şu: Eğer ortada bir fesih varsa, bunu Hazine’ye, müteahhit şirket veya krediyi veren yabancı bankanın da bildirebileceği kuralı getirildi. Daha ilginci; idarenin, yani bir bakanlığın ya da yatırımcı genel müdürlüğün, fesih olursa ilgili belgeyi Hazine’ye zamanında iletmeme hali de düzenlendi.
Eğer böyle bir durum olursa, yani diyelim ki Karayolları, DHMİ, Sağlık Bakanlığı; bir KÖİ projesi feshedilmek isteniyor ve bu bildirimi müteahhit şirket veya yabancı banka yapıyorsa, sanki kamu idaresi yapmış gibi sonuç doğuracağı da yazıldı.
***
Yapılan değişiklik, fazlasıyla esrarengiz.
Adeta bir KÖİ projesinde gerçekleşmiş ya da gerçekleşmek üzere olan bir fesih var da hatta bu feshi yurtdışından kredi veren bir banka yapmış da, ona uygun bir madde yazılmak zorunda kalınmış gibi izlenim bırakıyor.
Eğer böyle bir durum varsa, Hazine’nin üstleneceği tutar milyonlarca dolardır...
Ve bunun hangi proje olduğunu, daha doğrusu hangi projenin ne gibi gerekçelerle feshedildiğini bilmek de bizlerin hakkı.
Gerçi Hazine, borç üstlenim anlaşmalarının teknik ve özel hukuk metinleri olması nedeniyle Resmi Gazete’de yayımlanmasını doğru bulmuyor.
Bunu üç buçuk yıl önce açıkladığında hatta demişti ki, “Bu sözleşmeler eğer açıklanırsa, kamunun müzakere gücü sınırlanır, ticari sırlar açık edilir.”
Peki.
Şimdi yeni yapılan değişikliğin gereçesi, hangi projeyi ilgilendirdiğini, bir fesih varsa hangi projede kimin kusurundan kaynaklandığını ve hepimizin vergilerinden oluşan üstlenilecek tutarların ne olduğunu açıklar mı acaba Hazine?
Ne dersiniz?
Çiğdem Toker: Cumhuriyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları