Hangi saydamlık
Çiğdem Toker: Bütçe haftasında olduğumuz için aklıma geldi. OVP'deki üniversite ödenek teklifleri listesine göre eğer ödenek teklifi kabul edilirse Hitit Üniversitesi'ne 2020 yılı bütçesinden 183 milyon 119 bin TL kaynak aktarılacak.
Bu perşembe, yani 17 Ekim'de 2020 yılı bütçe teklifi TBMM'ye geliyor.
Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nca hazırlanan Orta Vadeli Mali Plan (OVMP) Resmi Gazete'de geçen hafta yayımlandı.
Plana göre kurumların 2020 bütçesi için ödenek tekliflerini bu akşam mesai bitimine kadar iletmiş olması gerekiyor.
OVMP'nin ilkelerini okurken insan tebessüm ediyor. Her yıl aynı alay edilme hissi. Bütçe açığı nasıl finanse edilecekmiş biliyor musunuz?
“Makroekonomik dengeleri gözeterek para ve maliye politikalarıyla uyumlu, sürdürülebilir, saydam ve hesap verebilir ve borçlanma politikası izlenerek.”
Bu ülkenin milletvekilleri, devletin kurumları ile çeşitli müteahhit şirketler ile 25 yıllığına imzalanan otoyol, havalimanı, köprü, şehir hastaneleri yapımına ilişkin ve bütün bir halkı ilgilendiren onlarca sözleşmeyle ilgili bilgi istediğinde ya da sözleşmelerin halka açıklanması gerektiği başka ortamlarda ifade edildiğinde gelen cevabı biliyorsunuz değil mi?
“Ticari sır.”
Memleketi yöneten bakanların şirket çıkarlarının halkın çıkarlarının önüne geçiren bu tür cevapları gayet rahat verdiği hatta bazen hiç cevap vermediği bir düzende yaşıyoruz. Sayıştay'ın denetleyemediği, Ticaret Kanunu'na tabi bir anonim şirket olarak kurgulanan, başkanı Cumhurbaşkanı, Başkanvekili'nin damat bakan olduğu Türkiye Varlık Fonu'nun yurtdışı piyasalardan habersizce 1 milyar Euro borçlandığı bir düzenden.
Ulaştırma Bakanlığı ve bağlı kurumlarının neredeyse haftada bir, milyarlık altyapı ihalelerini ilan etmeden pazarlık usulüyle yaptığı bir sistemden bahsediyoruz.
“Saydamlık” sözü, böyle bir düzende veriliyor. Işık bolluğundan gözlerimiz ağrıyabilir.
Salda ihalesine ne oldu?
31 Temmuz 2019 saat 15'te yapılan bir ihale. Üzerine büyük tartışmalar çıkmış olan doğa harikası Salda Gölü'ne yapılacak Millet Bahçesi'nden söz ediyoruz.
Anımsarsanız, açık ihale usulüyle yapılmasına karşın, teklif veren firmaların ilan edilmediği ihaleye kimlerin katıldığını bu köşeden duyurmuş, yaklaşık maliyeti 24 milyon 233 bin TL olarak belirlenen ihaleye bazıları Melih Gökçek, döneminde öne çıkan
7 şirket/şirket ortaklığının teklif verdiğini yazmıştık. Aradan iki buçuk ay geçmiş. Değerlendirme için uzun bir süre. Acaba neyi düşünüyorlar?
Hitit Üniversitesi'nin bütçesi
Yüksek düzeyli (!) tartışmaya sosyal medyada rastlamış olabilirsiniz. Haberi olmayan okurlar için kısaca değinelim. Çorum Hitit Üniversitesi'ndeki bir toplantıda bir fakülte dekanı ile öğretim üyesi toplantıda tartışıyor. Dekan kadın meslektaşına sinkaflı bir küfürle yanıt veriyor.
Bu tartışmanın gizlice kaydedildiği anlaşılıyor. Bu kısmının onaylanamaz olduğunun altını çizelim. Ama bu durum cinsiyetçi küfrü görmezlikten gelmeyi gerektirmiyor… Söz konusu olan akademi ortamı.
Bütçe haftasında olduğumuz için aklıma geldi. OVP'deki üniversite ödenek teklifleri listesine göre eğer ödenek teklifi kabul edilirse Hitit Üniversitesi'ne 2020 yılı bütçesinden 183 milyon 119 bin TL kaynak aktarılacak.
Duyun da inanmayın
Şimdi ben gazeteci ya da vatandaş olarak desem ki “Önümüzdeki yıl devlet kaynağı ne olursa olsun zorunlu haller dışında taşıt alımı yapılmayacak.”
İnanır mısınız?
Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan imzalı genelge bu sözü veriyor.
10 Ekim 2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2020-2022 Dönemi Yatırım Programı Hazırlıkları konulu genelgeye eklenen rehberde ilgili cümleyi aynen paylaşıyorum:
“2020 yılında zorunlu haller dışında kaynağı ne olursa olsun taşıt alımı yapılmayacaktır. (…) Taşıt alımı talepleri iletilirken taşıt kiralama alternatifi ile maliyet karşılaştırması yapılacak talebe konu taşıtın kiralanıp kiralanamayacağı, kiralanabiliyorsa gösterge mahiyetinde olmak üzere tahmini kira bedeli hesaplanarak teklifle birlikte iletilecektir.”
Bizden paylaşması. İnanması size kalmış.
Gerçek durumun ne olduğunu da bütçe TBMM'ye sunulunca nasılsa yeniden ele alırız. Bu arada dikkat çekiyor. Eskiden bütçenin Bakanlar Kurulu'nca hazırlandığı zamanlarda bütçe yasa tasarısı için “sunma/sunulma” kavramları kullanılırdı.
Şimdi iletme kelimesi yeterli görülüyor.
Öyle ya. Nasılsa bütçeyi hazırlayan bir hükümet, bakanlar kurulu yok. Cumhurbaşkanı ile sunma sözcüğü yan yana gelemez diye düşünülmüş olmalı.
O yalnızca iletir. Partili Cumhurbaşkanlığı biraz da budur.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları