Kamu hastaneleri ödeme krizinde
Çiğdem Toker: Yıkılan AKM'nin korunmasına yönelik, mimarlar odasının mesleki ve hukuksal girişimleri eski AKP'li Kültür Bakanı Attila Koç'un, 2005'de “AKM'nin yıkılıp yeniden yapılmalı” sözüne dek geriye uzanıyor.
Kamunun sağlık sistemi ciddi ödeme krizi içinde.
Bakmayın AKP'nin yerel seçim propagandası uğruna, Bilkent Şehir Hastanesi'nin bitmeden açılmasına onay verişine.
Gerçekler farklı.
13 Şubat 2019 tarihli Trabzon Valiliği üst başlıklı yazı, kamu hastanelerinin içinde bulunduğu derin nakit darboğazını belgeliyor.
Kanuni Eğitim Araştırma Hastanesi alım yapacak. Seyyar röntgen cihazı için 26 adet şarj edilebilir bataryaya ihtiyacı var. “Doğrudan temin yöntemiyle” firmalardan teklif istiyor.
SEKİZ AY SONRA GEL
Sayfanın altında not: Ödeme süresi, hastanenin nakit durumuna göre değişecek:
3 bin TL altı ödemeler 90 gün, 3 bin TL üstü ödemeler için 240 gün.
Yani ihaleyi kazanacak olan firma, döviz üzerinden ithal edilen bataryaları hastaneye teslim edecek.
Ama parasını Ekim 2019'da alacak.
Bu durumun tek bir hastaneyle sınırlı olmadığı ise herkesin bildiği sır.
Peki devlet hastanesi 15-20 bin TL'lik batarya bedelini “Ancak sekiz ay sonra öderim” diye yazı yazarken, Sağlık Bakanlığı Bilkent Şehir Hastanesi'ni işleten CCN Holding'e bu yıl ne kadar “hizmet ve kullanım bedeli” ödeyecek biliyor musunuz?
Tam 419 milyon 219 bin 128 lira 63 kuruş. (*)
Halk sağlığı, medikal sektörü ve bütçe açısından bu tablo nasıl sürdürülecek?
(Kaynak: Sağlık Bakanlığı-Paranın Değeri Analiz Yaklaşımı-2016-TBMM Plan Bütçe Komisyonu üyelerine dağıtıldı.)
Mimarlar Odası'ndan itiraz var
Yıkılan AKM binası.
“AKM'nin faturası” başlıklı önceki yazımda, tescilli kültürel miras ve bellek mekanı AKM'nin yıkılmayıp restorasyonu halinde ayrılacak bütçe kaynağı ile yeni binanın ihale bedelini karşılaştırdım.
Yıkım öncesinde, bakanlığı döneminde iki ayrı restorasyon ihalesi yapılmış eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın görüşlerine yer verdim. Şu cümle TMMOB nezdinde tepkilere yol açtı.
“2009'da atılan her adımı dava konusu yapanların hiçbiri, sendika, mimarlar odası vb. başlamış işi durduran bu karara karşı yargıya gitmedi.”
Günay, kendisinden sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı'na getirilen Ömer Çelik'in 2013'de “bir yıldır sorunsuz sürdürülen işi durdurması”na ilişkin kararı kastediyordu.
TMMOB Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhçu, sosyal medya hesabından, Günay'ın iftira attığını belirtirken, gazetecilik ilkelerini hatırlatan mesajlar paylaştı.
Mimarlar Odası İstanbul Şube Başkanı Esin Köymen ve odanın avukatı Can Atalay ile görüştüm. Paylaştıkları bilgi belge ve dosyalar bir köşenin sınırlarını çok aşar.
Şu kadarını aktaralım:
Yıkılan AKM'nin korunmasına yönelik, mimarlar odasının mesleki ve hukuksal girişimleri eski AKP'li Kültür Bakanı Attila Koç'un, 2005'de “AKM'nin yıkılıp yeniden yapılmalı” sözüne dek geriye uzanıyor.
ÜÇ BELGE
Yazımdaki Günay'ın değerlendirmesinin “neden gerçeği yansıtmadığı” şu üç belgeyle ortaya konuldu:
– Mimarlar Odası'nın, 5 Temmuz 2013'de “İVEDİ VE ÖNEMLİ” üst notuyla Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürlüğü'ne resmi başvuru yapıyor,
Yazıda AKM'nin aslına uygun restorasyon ihalesine karşın, yıpranmaya terk edildiği belirtilerek “AKM'nin yıkılacağından bahsedilmekte ve bu konu sayın başbakan tarafından sıkça dillendirilmektedir” denilmiş.
Mimarlar odası yazısı “Restorasyon konusunda yapılan çalışma ve kararlar hakkında tarafımıza bilgi verilmesi gereğini önemle rica ederiz” diye bitiyor.
– Bakanlık yazıya 16 Temmuz 2013'de cevap vermiş. Restorasyonun 16 Mayıs 2012'de başladığı ancak “Çalışmalar esnasında karşılaşılan ve bina statiğini etkileyecek nitelikte bazı can ve mal güvenliği ile ilgili tespitler nedeniyle çalışmaların gerekli teknik incelemelerin yapılması amacıyla durdurulduğu” belirtilmiş. “Bu aşamada iletilebilecek başka bir bilgi bulunmamaktadır” deniliyor.
SUÇ DUYURUSU
– Mimarlar odası, Nisan 2014'de dönemin Başbakanı Erdoğan, Kültür Bakanı Çelik, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İBB Başkanı Kadir Topbaş hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunuyor. Dilekçede İstanbul'un en önemli kültür ve sanat mekanı niteliğindeki AKM'nin tamirat tadilat projesinin uygulanmayıp çürümeye terk edildiği, 2013 Haziran ayının ikinci yarısından itibaren meşru dayanağı olmaksızın polis karakolu olarak kullanıldığını kayda geçiyor. Ancak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı işlem yapılmasına ve kovuşturmaya yer olmadığı kararını veriyor. Avukat Atalay, AKM'yi yıkıma götüren bütün iklim ve süreci, 2005 yılında AKP'li Bakan Koç'un “AKM'yi yıkacağız” açıklamasının belirlediğini de söyledi.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları