2019 Yerel Seçimlerinde Başarının Mimarı Kimdi?

İmambakır Üküş; Şimdi CHP'nin değişimci yönetimini zor bir süreç bekliyor. Önce Kılıçdaroğlu'nun 2019'da kazandığı belediyeleri yeniden kazanacaklar. Yetmez; üstüne yenilerini eklemek zorundalar. Peki bu mümkün mü?

Önümüzde bir yerel seçimler sınavı var.

2019'da CHP'nin elde ettiği başarı devam edecek mi?

CHP bu başarıya yeni başarılar ekleyebilecek mi?

CHP başta İstanbul ve Ankara olmak üzere elindeki belediyeleri koruyabilecek mi?

***

Önce bir durum tespiti yapmak gerekiyor.

CHP nasıl oldu 25 yıldır kazanamadığı belediyeleri kazanabildi?

Ne oldu da CHP AKP'ye kaybettirdi?

Ne oldu CHP başta İstanbul ve Ankara olmak üzere çok sayıda belediyeyi kazanabildi?

***

Bu başarının sahibi kim?

Bu başarının mimarı kim?

Bu sürecin kahramanı kim?

Gerçekten ne oldu da AKP kaybetti CHP kazandı?

***

Bu başarının sahibi de, mimarı da, kahramanı da Kemal Kılıçdaroğlu'nun kendisiydi.

Kılıçdaroğlu parti içi muhalefete ve itirazlara rağmen bir siyaset stratejisi ortaya koydu.

Daha önemlisi bütün itirazlara rağmen bu siyaseti ve stratejiyi kararlılıkla hayata geçirdi.

Başarı bunun sonucu olarak geldi.

***

Kılıçdaroğlu çok uzun zamandır AKP'nin yenilgiye uğratmaya CHP'nin oyunun tek başına yetmeyeceğini gördü.

Dolayısıyla yalnızca CHP’yi büyütmeye, CHP’yi güçlendirmeye dayalı bir siyasetin AKP'yi yenilgiye uğratmaya yetmediğini gördü.

Bu nedenle de AKP karşıtı olan bütün toplumsal güçleri birleştirmeyi siyasetin merkezine koydu.

Bu amaçla da Türkiye'nin bütün renklerini birleştirmeyi CHP'nin temel görevi haline getirdi.

***

2019'da ki başarıya giden yolu bu “siyaset” açtı.

Türkiye'nin bütün renkleri AKP'nin baskıcı ve otoriter politikalarına karşı yan yana geldi.

Yerelde AKP'nin yağma ve talancı siyasetine karşı olan herkes yan yana geldi.

Kılıçdaroğlu, yerelde birleşebilecek herkesin birleşebileceği bir zemin oluşturdu.

***

2019'da başarıya giden yolu açan bir önemli etkense Kılıçdaroğlu’nun aday tercihleri oldu.

Kılıçdaroğlu Büyükşehir adayları için “şapkadan tavşan çıkarmak” yerine o illerdeki yerel adayları, ilçe belediye başkanlarını adaylaştırdı.

Adana'da Seyhan ilçe Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ı Ankara'da Beypazarı Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı, Antalya'da Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek'i, İzmir'de Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer'i, İstanbul'da Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu aday gösterdi.

Kazanılan belediye başkanlıklarından ilçe belediye başkanı olmayan tek kişi Mersin'de Vahap Seçer’di; o dabir dönem önceki Mersin Milletvekiliydi.

***

O dönem en çok Ankara adayı Mansur Yavaş ve İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu eleştiri aldı.

CHP'nin içinden ve dışından birçok kişi bu adaylara itiraz etti.

Bu itirazlar hem MYK’da hem de Parti Meclisinde devam etti.

Bütün eleştiri ve itirazlara rağmen Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş'ın ve Ekrem İmamoğlu'nun arkasında durdu.

***

2019 yerel seçimlerinde başarıya giden yolu açan ittifaklar politikasının ana gövdesini İYİ Parti ile ittifak oluşturdu.

İYİ Parti ve CHP birçok seçim bölgesinde seçimlere ortak adaylarla girdi.

İYİ Parti-CHP ittifakının mimari yapısı daha iyi kurulabilseydi birçok yerde daha seçimler kazanılabilirdi.

Ama yapılamadı özellikle Niğde Uşak Balıkesir ve Denizli göz göre göre kaybedildi.

***

İYİ Parti ve CHP ittifakı seçimlerde başarıyı getirmeye tek başına yeterli değildi.

O seçimlerde HDP esas olarak CHP'nin İYİ Parti ile ortak aday çıkardığı illerde aday çıkarmayarak destek oldu.

HDP'nin desteği olmasaydı birçok yerde seçimler kazanılamazdı.

Her şeye rağmen seçimlerde başarıya giden yolu açan bir dayanışma süreci yaşandı.

***

CHP, İYİ Parti ve HDP'nin desteği de aslında yeterli değildi.

Seçimlerde bu 3 partiyi aşan bir birliktelikler yerelde yaşandı.

AKP MHP blokunun kaybetmesini isteyen herkes ideolojik-politik farklılıklarını bir yana koydu.

AKP MHP bloğunun kaybetmesi için herkes siyasal fedakârlıklarda bulundu.

***

Bugün başarılı olunduğu için herkesin savurduğu o “seçim stratejisini” o günlerde herkese rağmen Kemal Kılıçdaroğlu ortaya koydu.

Hem de herkese rağmen.

Bugün herkes kendini 2019 seçim zaferini “kahramanı” veya “mimarı” olarak görüyor.

Ancak gerçek hiç de öyle değil.

***

2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde başarı sağlansaydı herkes Kılıçdaroğlu’nu “siyasi deha” ilan etmeye hazırdı.

Zaten seçim öncesi ortalık Kılıçdaroğlu “güzellemelerinden” geçilmiyordu.

Ancak seçimler kaybedilince o “güzellemeler” yapanlar bu kez Kılıçdaroğlu'na karşı linç kampanyaları açtılar.

Siyasetin kurtlar kanunu bu; düşmeyeceksin-kaybetmeyeceksin.

***

Şimdi CHP'nin değişimci yönetimini zor bir süreç bekliyor.

Önce Kılıçdaroğlu'nun 2019'da kazandığı belediyeleri yeniden kazanacaklar.

Yetmez; üstüne yenilerini eklemek zorundalar.

Peki bu mümkün mü?

CHP bu başarıyı sağlayabilecek mi?

***

14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim sonuçlarına göre sandıkta Kılıçdaroğlu'na oy verenler o oy verme eğilimlerini devam ettirirse “muhalefet” 420'nin üzerinde belediyeyi kazanabilir.

Bu kazanılacak yerlerin içinde çok sayıda ilçeyle birlikte Balıkesir, Bursa, Denizli ve Manisa büyükşehir belediyeleri de var.

Peki CHP ve muhalefet 14 Mayıs'ta ve 28 Mayıs'ta Kılıçdaroğlu'na oy verenleri bir arada tutabilecekler mi?

Peki CHP ve muhalefet yerel seçimlerden başarıyla çıkabilecek mi?

***

Görünen o ki bu süreç çok zarar görmüş gözüküyor.

Kılıçdaroğlu'na karşı yürütülen itibarsızlaştırma ve linç kampanyası Kılıçdaroğlu'nun bin bir zorluk ve bin bir emekle ilmek ilmek ördüğü “ittifak” zeminini yerle bir etti.

CHP'nin bırakın ittifak kurmasını selam verecek parti bile bulamaz hale getirdiler.

“Sağcılarla ittifak” aleyhine söylem geliştirenler aynada kendileriyle baş başa kaldılar.

***

CHP'de Kılıçdaroğlu karşıtlığı üzerine kurulan siyasetin herhangi bir başarı getirmesi mümkün değildir.

Daha yol yakınken en azından “zararın neresinden dönülse kardır” diyerek yeni bir süreç başlatılmalıdır.

Yeniden Türkiye'nin bütün renklerini bir araya getirmek için adım atılmalıdır.

O yolun yolcusu da lideri de bellidir.

İmambakır Üküş www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni