İmambakır Üküş; Her seçimden bu güne kadar hep büyük başarıyla çıkan AKP ilk defa yenilgiyle karşı karşıya…
AKP, ilk defa seçimlere sıkıntılı bir şekilde hazırlanıyor…
Her seçimden bu güne kadar hep büyük başarıyla çıkan AKP ilk defa yenilgiyle karşı karşıya…
Bu güne kadar her seçimde yeni ve iddialı isimleri “transfer” ederek başarı sağlayan AKP bu kez tökezlemiş görünüyor…
***
AKP, bir “koalisyon” partisi…
AKP, bir “dönem” partisi…
AKP, bir “proje” partisi…
Ulusal ve uluslararası koşulların ortaya çıkardığı bir anlamda “konjonktürel” bir parti…
***
Kuruluşundan itibaren toplumun her kesiminden ve siyasi yelpazesinin her yerinden “insan”, “”vitrin”ine yerleştirme başarısı göstermiş bir partidir AKP…
Merkez sağdan, ülkücü hareketleri, çeşitli dini cemaat ve tarikatlara liberallerden kimi sosyal-demokratlara kadar herkes AKP’nin vitrininde yer aldı…
Her seçime yeni isimler yeni adaylarla girdi…
Hep toplumda “ileri” çıkmış isimleri öne çıkardı…
***
Ancak, referandumla birlikte AKP’nin durumunda bir “kırılma” yaşamaya başladı…
Referandum, AKP’nin temsil ettiği “koalisyon”un ulaştığı en “son” noktaydı…
Referandum başarısı AKP’de “güç” ve “iktidar” zehirlenmesi yarattı…
Başbakan Tayyip Erdoğan, bu “başarının” büyüsüne kapıldı…
Bu “büyü”ye kapılan yalnızca AKP ve başbakan Tayyip Erdoğan değildi…
Gülen cemaati, Referandum başarısını kendi “kerameti” olarak görmek “yanılgı”sına düştü…
***
AKP ve Başbakan Tayyip Erdoğan “Artık kimseye ihtiyacımız yok” fikrine kapıldı…
Toplumda ideolojik ve politik hegemonya kurmak için ihtiyaç duydukları liberallere ve aydınlara ihtiyaç kalmadığı düşündü…
AKP, ilk liberaller ve aydınlarla yollarını ayırdı…
Cemaat, yargı ve polisteki gücü pekiştirerek kendisine karşı olan sol aydınlara ve liberallerede kendinde “operasyon” yapma gücünü gördü…
Ahmet Şık’tan Nedim Şener’e ODATV’den Hanifi Avcı’ya kadar onlarca operasyon arka arkaya geldi/getirildi…
***
Artık, hiç kimseye ihtiyaç duymayan AKP herkese yönelmeye başladı…
Kimin kaç çocuk doğuracağından, kadınların kürtaj hakkına, alkolden sigaraya her şeye müdahale etmeye başladı…
Çocukların eğitiminden gençlere kadar herkese “hiza” vermeye çalıştı…
Giderek baskıcı ve otoriter hale gelen AKP iktidarı ilk kez Gezi direnişiyle duvara çarptı…
Taksim Gezi’de “birkaç ağaç” protestosu hızla tüm Türkiye’ye demokrasi ve özgürlük isyanı olarak yayıldı…
Milyonlarca insan sokaklarda daha çok demokrasi ve daha çok özgürlük için mücadele etti…
***
Cemaatin “devlet için devlet” gibi örgütlemesi bir süre sonra AKP iktidarıyla çatışma durumunda kaldı…
Liberallerle ve aydınlarla yolunu ayıran AKP ve Başbakan Tayyip Erdoğan, Cemaatle de çatışmayı göze alarak, cemaate karşı “operasyon”lara başladı…
Özellikle “MİT Krizi” olarak adlandırılan Cemaat operasyonundan sonra, çatışma büyüyerek devam etti…
***
AKP, 12 yıla yakın bir süredir “başarılı” gibi görünen bir dönem sonunda hem “içeride” hem de “dışarıda” hızla tökezlemeye başladı…
Suriye’de Beşar Esad’ın uluslararası komploya rağmen ayakta kalmayı başarması AKP ve Tayyip Erdoğan için sonun başlangıcı oldu…
AKP, Suriye’de uluslararası terör örgütlerini destekledi…
İç savaşı körükledi…
Yüzbinlerce Suriyeli mülteci Türkiye’ye sığınmak zorunda kaldı…
AKP, Mısır’da Mursi’den yana tavır aldı…
Ama Mursi kaybetti…
AKP’nin içinde yer aldığı batılı ve Ortadoğulu koalisyon Mısır’da darbeci Sisi’yi destekledi…
AKP, Mısır’da yalnız kaldı…
***
AKP için artık yolun sonu görünüyor…
Bu nedenle artık “çekim merkezi” değil…
Bakın 81 ilde açıkladığı adaylara…
Bir tek toplumda “iz” bırakan “yankı” uyandıran bir isim var mı?
Türkiye büyük bölümünde “eski” belediye başkanlarıyla yola devam etmek zorunda kaldı…
Eskilerle devam imkanı kalmayan yerlerde ise bakanları devreye soktu…
***
Mersin’de Zafer Çağlayan bütün baskılara rağmen aday olmadı…
Adana’da Ömer Çelik aday olmadı…
Çünkü Mersin’de ve Adana’da AKP bu seçimlerde “üçüncü parti olacak…
Hatay’da Adalet Bakanı Sadullah Ergin aday olmak durumunda kaldı…
Beşir Atalay, adaylığını açıklarken Hatay halkını tehditle açıkladı…
Gaziantep’te Belediye başkanı Asım Güzelbey kendi isteğiyle aday olmadı…
Gaziantep’te bakan Fatma Şahin aday oldu…
Ankara’da “olağan” koşullarda Başbakan Tayyip Erdoğan’ın asla aday gösteremeyeceği İ. Melih Gökçek hiç bekletilmeden aday ilan edildi…
Kendisinin aday göstermeme cesareti gösteremediği İ. Melih Gökçek’i halkın sandığa gömmesi için aday yaptı bile denebilir…
AKP ve Başbakan Tayyip Erdoğan çok “zor” durumda olmasaydı asla Kadir Topbaş’ı yeniden aday göstermeyeceğini herkes biliyor…
Özellikle Gezi direnişiyle birlikte AKP ve Başbakan Kadir Topbaş’tan tamamen vazgeçti…
İstanbul Büyükşehir başkanı olarak Kadir Topbaş’ın yapması gereken tüm açıklamaları Vali Hüseyin Mutlu yaptı…
Ama mecburen mecburiyetten aday göstermek zorunda kaldı…
Hiçbir şekilde İzmir’e aday olmak istemediğini herkesin bildiği Binali Yıldırım mecburen mecburiyetten İzmir’e aday oldu…
***
AKP kaybediyor…
AKP kaybedecek…
Önemli olan bu “kayıp” oranını yükseltmek…
Bu konuda CHP’ye, MHP’ye ve BDP’ye çok “iş” düşüyor…
AKP’nin “iş”ini kolaylaştıran tutum ve davranışlardan “uzak” durmak gerekiyor…
Kayıp ve kazanç denklemini iyi kurmak gerekiyor…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni