İmambakır Üküş; AKP ilçe kongrelerinde AKP genel merkezinin ve kongrelerde görevli bakanların baskılarına rağmen kendi ilçe başkanlarını seçen AKP’li delegelerin 'iradesi' irade değil mi?
AKP, daha çok “özgürlük” daha çok “
demokrasi” vaatleriyle iktidara geldi…
“
Darbelere” ve “
Askeri vesayete” karşı mücadele ediyoruz iddiasıyla toplumun karşısına çıktı…
Kendisini “
seçilmiş”lerin temsilcisi olarak ilan ederek karşısında ki tüm güçleri “
milli irade”ye karşı güçler olarak ilan etti…
Dahası AKP “
sandık=Demokrasi” anlayışının temsilcisi oldu…
Sandıkta oy almış olmayı, her şeyi yapmaya veya yapılan her şeyi “mubah” görmeye yeterli gördü…
***
Ancak, AKP uzun bir süredir “
özgürlük” ve “
demokrasi” iddiasından da söylemlerinden de uzak duruyor…
Dün birlikte “
yol” yürüdüğü “liberallerle” de uzun bir zamandır
kopmuş durumda…
Özellikle
gezi direnişi, AKP’nin tüm “
özgürlük” ve “
demokrasi” makyajının dökülmesine neden oldu…
AKP, tüm
baskıcı, otoriter ve
gerici yüzüyle çırılçıplak ortada kaldı…
***
AKP, Türkiye’yi hızla “
polis devleti” haline getirmeye çalışıyor…
Zaten “
fiili” olarak “
polis devleti” haline gelmiş Türkiye’yi “
yasal” olarak “
polis devleti”ne dönüştürme girişimleri hız kesmiyor…
Ardarda çıkarılan “
güvenlik yasaları” tüm hak ve özgürlükleri yok ediyor…
Herkesin “
makul şüpheli” haline getirildiği Türkiye’de şimdi de “
sıkıyönetim” olağan-günlük iş haline getirilmek isteniyor…
***
Toplumdaki
tüm muhalif kesimlerin sesini kısmak/yok etmek için polis ve yargı şiddetini kullanan AKP; kendi içinde de aynı
baskıcı ve
otoriter siyaseti izliyor…
AKP “
sözde” kongreler sürecini başlattı…
Ancak, AKP genel merkezinin istediği kişiler dışında kimsenin aday olması istenmiyor…
Bütün
baskılara ve
engellemelere rağmen aday olanlarsa açıkça “
tehdit” ediliyor…
Daha önce
Rize’nin
Pazar ilçesinde Bakan Hayati Yazıcı AKP genel merkezine rağmen aday olan bir kişiyi “
tehdit” etmişti…
Yine Dış işleri bakanı, Kuşadası’nda aday olan bir kişiyi “
seçimi kazansanız bile kaybedersiniz” diye uyarmış/tehdit etmişti…
Yine İstanbul’da
Pendik ilçesinde genel merkezin istediği adayın kongrede kazanamayacağı görülünce üst-üste
Pendik AKP ilçe başkanlığı kongreleri iptal edilmişti…
***
Bu örneklere şimdi Zonguldak
Çaycuma ve
Kilimli ilçeleri de eklendi…
AKP genel merkezinin dayatmalarına boyun eğmeyerek aday olan ve seçimleri kazanan
Çaycuma AKP ilçe başkanı Adil Düzlü ile
Kilimli ilçe başkanı İsmail Sofuoğlu görevden alındı…
Bütün bu olup-bitenlere “
parti içi çekişme” veya “
rekabet” olarak bakmak mümkün değildir…
AKP’nin nasıl bir “
demokrasi” nasıl bir “
toplum” hayal ettiğinin somut göstergeleridir bütün bu olup bitenler…
AKP, sokakta “
itiraz” edenleri
polis ve
yargı yoluyla susturmayı; kendisine rağmen partisi içinde bile “
aykırı” davrananları görevden alarak susturma yolunu seçiyor…
***
AKP’nin “
milli irade” söylemleri palavradan başka bir şey değildir…
Sokaklarda AKP’yi protesto eden milyonlar “
milli irade” değil mi?
AKP ilçe kongrelerinde AKP genel merkezinin ve kongrelerde görevli bakanların baskılarına rağmen kendi ilçe başkanlarını seçen AKP’li delegelerin “
iradesi” irade değil mi?
AKP’nin hayalindeki rejim padişahlık rejimidir…
Tüm seslerin susturulduğu, tüm renklerin yok edildiği bir toplumdur…
***
Ama daha önemlisi, bütün
baskılara ve
tehditlere rağmen AKP içinde “
itiraz”ların yükselmiş olmasıdır…
AKP, tüm iktidar gücüne ve imkanlarına rağmen kendi içinde ortaya çıkan “
itirazları” ve “
sesleri” yok edemiyor…
AKP “
testi”si uzun zamandır çatlak ve “
su” sızıyor…
Önemli olan bu “
çatlak”ları büyüterek, AKP’yi Haziran’da yenilgiye uğratmaktır…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni