İmambakır Üküş; İzmir’de, İstanbul’da, Trakya ve Çankaya’da ''anket''lerde çıkan hiç kimseyi aday göstermiyor…
Türkiye yerel seçimler hazırlanırken AKP’ye karşı “17 Aralık operasyonu” yapıldı…
17 Aralık’ta Türkiye, büyük bir “rüşvet ve yolsuzluk” operasyonuyla uyandı…
11 yıldır “her istedikleri” yapıldığı bizzat başbakan tarafından “itiraf” edilen “cemaat”le AKP çatışması gündeme damgasını vurdu…
***
AKP ve Cemaat arasındaki çatışma derinleşerek devam ediyor…
Devlet içinde ve dışında her gün AKP ve Cemaat arasında yeni operasyonlar yapılıyor…
Cemaat’in devlet içindeki varlığını ve gücünü kırmak için operasyon yapılıyor…
Özellikle yargı ve polis içindeki çatışma “devlet krizi”ne dönüşmüş durumda…
***
“Birileri” iki “yumurta”yı AKP ve Cemaat’i birbirine “kırdırıyor”…
Amaç, bu süreçten AKP’yi de Cemaat’i de “güçsüz” çıkartmak…
Cemaat ve AKP birbirinin “kirli çamaşırları”nı ortaya döküyor…
“Kaset” savaşları karşılıklı sürüyor…
Bu “çatışma”yla birlikte AKP ve Cemaat çok bilinçli ve programlı bir şekilde “itbarsız”laştırılıyor…
***
AKP ve Cemaat arasındaki “çatışma” normal koşullarda CHP’ye ve MHP’ye yaraması gerekir…
Ancak yapılan bütün “anket”lerde AKP’de ciddi bir “erime” süreci yaşanmasına rağmen CHP ve MHP’de ciddi bir yükseliş yok…
Her ne kadar MHP’de bir puanlık artış olsa da hala olması gereken artış söz konusu değil…
Ana muhalefet partisi CHP’de yapılan “büyük operasyon”un bir parçası durumunda…
“Büyük Operasyon”u “planlayan”lar bu süreçten CHP’yi ele geçirdi” diyor…
Ne yazık ki CHP’den hiçbir üst düzey yönetici bu açıklamalara “tepki” göstermiyor…
Yaşananlar gerçekten de “Cemaat’in CHP’yi parmağında oynattığı algısını güçlendiriyor…
İstanbul ve İzmir adayları Mustafa Sarıgül ve Aziz Kocaoğlu Cemaat’in organizasyonlarının sponsoru olduğunu biliyoruz…
***
Cemaat’in CHP’yi “ele geçirdi”ği veya adaylarını “cemaat belirliyor” algısı yaratılmak isteniyor…
Bir diğer yanda ise CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun “liderliği” veya “otoritesi” yerle bir edilmek isteniyor…
Mustafa Sarıgül CHP’de “eş başkan” gibi davranıyor…
Her yere “TDH” bayraklarıyla gidiyor…
Toplantılara insanları ve kurumları TDH davet ediyor…
İstanbul’da kimin belediye başkanı kimin meclis üyesi olacağına kendisinin karar vereceğini söylüyor…
Ve gerçekten söylediklerini yapıyor…
CHP Genel Başkan yardımcısı Adnan Keskin’e verdiği liste aynen geçiyor…
Sarıgül, Bakırköy, Beşiktaş ve Kadıköy belediye başkanlarını istemiyor…
Yerlerine TDH’lılarıın getirilmesi isteniyor…
Kılıçdaroğlu, Sarıgül’e boyun eğiyor…
***
Aziz Kocaoğlu’da İzmir’de “eş başkan”…
Aslında “eş başkan”dan da öte…
İstediği kişileri istediği yerlere getiriyor…
Aziz Kocaoğlu’nun Genel başkan MYK ve Parti Meclisi’nin bile üstünde bir gücü var…
MYK ve parti meclisinde kararlaştırılmış adayları bile iptal ettirip, yeniden oylama yaptırıyor…
İstediklerini istediği ilçeye başkan adayı yapıyor…
Aziz Kocaoğlu’nun da yanında Adnan Keskin var…
***
CHP en güçlü olduğu İzmir, İstanbul, Çankaya ve Trakya’da çok bilinçli bir şekilde “kriz”e sürükleniyor…
Kemal Kılıçdaroğlu, Aziz Kocaoğlu ve Mustafa Sarıgül’e izmir ve istanbulu Trakya’yıda ise Gürsel Tekin’e “teslim” oluyor…
Kendi koyduğu tüm kuralları çiğniyor…
Adayları belirlemek için CHP “anket” yaptırıyor…
“Anket”lerde “kim bir fazla olursa” o adayımız olacak diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kendi yaptırdığı “anket”leri çöpe atıyor…
İzmir’de, İstanbul’da, Trakya ve Çankaya’da “anket”lerde çıkan hiç kimseyi aday göstermiyor…
İzmir’de Aziz Kocaoğlu ve Gürsel Erol’un hazırladığı Sezgin Tanrıkulu ve Gürsel Tekin’inde desteklediği listeler geçerli oluyor…
Biliyorsunuz Sezgin Tanrıkulu, haftanın 5 günü “her nedense İzmir”de…
***
Trakya CHP’nin “kale”si durumunda…
Bu “kale”nin de düşmesi, en azından güçsüzleşmesi lazım…
Tekirdağ, Kırklareli ve Edirne’de adaylık süreci “kriz”e dönüştürüldü…
Tekirdağ’a “sürpriz”i kardeşini adaylaştırmak isteyen Faik Öztrak yaptırdı…
Kırklareli ve Edirne’ye Gürsel Tekin’in yardımcısı Recep Gürkan eliyle operasyon yaptırıldı…
Mehmet Kesimoğlu Kırklareli’ne Recep Gürkan kendini Edirne’ye adaylaştırdı…
Kırklareli ve Edirne’de CHP tamamen çöktü…
***
Ankara’da CHP Mansur Yavaş’la seçimleri kazanmaya çok yakın…
Bu “süreç”inde bir şekilde “sabote” edilmesi gerekiyordu…
Ortaya CHP’nin İzmir listelerini de yapan Gürsel Erol çıktı…
İsmi Ankara’da Melih Gökçek’e “teslim” eden olarak bilinen Doğan Taşdelen’in oğlu Alper Taşdelenin Çankaya’ya atanması “sağlandı”…
Alper Taşdelen, Çankaya’da hiçbir çalışma yapmayan veya en az yapan bir isim…
Şimdi niye diğer aday adayları gibi sokak sokak dolaşmadığı ortaya çıktı…
İsmi üzerinden en fazla tartışma yaratan “Taşdelen” Çankaya’ya atanarak esas Mansur Yavaş’ın önünü kesiyor…
***
İstanbul’u Mustafa Sarıgül, Aydın Ayaydın ve Adnan keskin sabah buluşmasında “hallediyor”…
Bu sürece sonra Oğuz Kaan Salıcı katılıyor, destekliyor…
İzmir, Çankaya ve Trakya krize sürükleniyor…
Amaç CHP’nin bu seçimlerden “güçsüz” çıkması…
Ama daha önemlisi, seçilebilecek hiçbir yerde “ertesi gün” Kılıçdaroğlu’yla birlikte hareket edecek hiçbir ismin konmaması…
***
Türkiye’nin siyasi yapılanması “yeniden” dizayn edilmek isteniyor…
Yerel seçimlerden AKP ve CHP’nin “güçsüz” çıkması hesaplanıyor…
Bu amaç 28 yılık YSK kararı değiştiriliyor…
Başka partiden aday olanların, başka bir partiden aday olmasının önü açılıyor…
Birçok il ve ilçede DSP ve DP’nin kazanmasının yolu açılıyor…
***
CHP, son karalarını gözden geçirmelidir…
En azından koyduğu kurallar üzerinden hareket etmesi yaptırdığı Anketlere ve belediyelerin performansına sahip çıksa bile bu “oyun”u bozabilir…
Henüz vakit varken, İstanbul, İzmir, Trakya ve Çankaya’da yanlıştan vazgeçilmelidir…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni