AKP’de Çatlak Büyür mü?
Son şike yasasıyla bir kere daha gündeme gelen AKP için de sorunlar veya ayrılıklar anlaşılan epeyce insanı umutlandırmış(!)…
Son şike yasasıyla bir kere daha gündeme gelen AKP için de sorunlar veya ayrılıklar anlaşılan epeyce insanı umutlandırmış(!)…
AKP’ye karşı etkili
ve güçlü bir mücadele yürütemeyenler,
giderek bütün umutlarını AKP’nin
bölünmesine bağlamış durumdalar…
Bütün bu umut ve beklentilerin boş olduğu kısa bir süre
sonra ortaya çıkacak…
***
AKP, hem Türkiye’nin
hem de orta-doğunun içinde bulunduğu
dönemde ABD emperyalizminin ihtiyaçları
üzerinden oluşmuş-oluşturulmuş bir
partidir…
Eğer bu gerçeği göz ardı ederseniz ne dünü ne de bugünü izah
edemezsiniz…
Dün AKP’nin oluşması-oluşturulması
için gerekli olan nedenler bugün
ortadan kalkmamış mıdır?
Hem Türkiye hem de Ortadoğu da yaşanan süreç açısından AKP
bir ihtiyaç olmaktan çıkmış mıdır?
***
Ecevit hükümeti dönemini hatırlarsınız, Bülent Ecevit Irak’ın
işgaline karşı tavır almıştı…
Bülent Ecevit, işgale karşı tavır almakla kalmamış, bizzat
Irak devlet Başkanı Saddam Hüseyin’e destek vermiştir…
İşte bu karar hem Ecevit’in ve hem de hükümetin sonu
olmuştur…
Bülent Ecevit hastanelerden canını “zor” kurtarmış ama ne hükümeti ve DSP’yi kurtaramamıştı…
Devlet Bahçeli kanalıyla erken seçim kararı aldıran güç, Hüsamettin Özkan kanalıyla da DSP’yi
bölmüş, bitirmişti…
Yine aynı dönem de, birileri
Erbakan hocanın öğrencilerine ayar
vermiş, “yeni” bir parti yoluna
sokmuşlardı…
Süreç aynı anda, her yerde aynı amaca hizmet ederek işliyordu…
Sonuç DSP tarihe gömüldü, yeni kurulan AKP iktidar oldu…
ABD’ye Irak yolları göründü…
***
AKP, kuruluşundan itibaren
bir koalisyon partisi olmuştur…
ANAP, MHP, DYP’nin en önemli isimleri AKP’nin kuruluş
sürecinde yer almış, kimi liberal-sosyal demokrat isimlerde bu süreçte yer
almıştır…
Ama bu süreçte yer alan ve hala devam eden bu isimler neredeyse 12 Eylül sonrası hükümetlerde
bakanlık düzeyinde yer alan kişiler
olmuştur…
Bir anlamda merkez-muhafazakâr milliyetçi siyaset, AKP’de
yeniden yazılmıştır…
***
AKP’nin oluşmasında-oluşturulmasında etkin rol alan tarikat-cemaat ilişkileri de tesadüf değildir…
ANAP’tan DYP’ye, DYP’den MHP’ye bütün sağ partiler, zaten
her zaman tarikat ve cemaatlerle iç içe olmuşlardır…
Bütün sağ partiler, kaçak kuran kurslarından imam hatiplere,
Diyanetten tarikat örgütlenmesine; hepsinin içinde yer almış ve destek
vermişlerdir…
***
Yakın zamana kadar
siyasette pek öne çıkmayan daha çok örgütlenme
ve kadrolaşma amaçlayan cemaatler
özellikle 2007 seçim sonuçlarından sonra, açıkça ortaya çıkmaya başlamışlardır…
Özellikle Fethullahcılarla AKP, adeta iç içe geçmiş, bütün süreçlerde ve olaylarda iç içe olmuşlardır…
Polis, Kaymakam, Valilik ve yargıda örgütlenmedir…
Peki, 1983’ten beri kadrolu içişleri ve adalet bakanları
şimdi nerede ve kimdir?
Cemil Çiçek ve Abdülkadir Aksu…
***
Sanılanın aksine Fethullah
Gülen örgütlenmesiyle, eski milli
görüşlerin yolları geçmişte hiç kesişmemiştir…
Onları birleştiren operasyon, AKP’nin oluşum sürecidir…
***
İslami çevrelerdeki en milliyetçi-Türkçü eğilim, Fethullahcılardır…
Türk-İslam sentezine daha yakındırlar…
Son dönemde ki bütün operasyonlarda da bunun izlerini görmek mümkün…
Özellikle KCK operasyonlarında…
***
AKP yönetimiyle son Polis ve Valilik atamalarında ters düşen
cemaat, KCK ve şike operasyonuyla da
sorun yaşıyordu…
Zaman gazetesinin başlattığı Erdoğan ve AKP eleştirilerinin
kaynağında bu sorunlar yatıyor…
Son şike yasasında bunun bir sonucudur…
***
Cemaatin spora “derin”
bir ilgisi vardır…
Bu “ilgi” yeni
değildir…
Sanılanın aksine, uzun bir dönemi kapsıyor…
Sporda üç grubun-gücün çatışması olayları bu noktalara
çekmiştir…
Bu üç güç,
Birincisi;
geleneksel spor kulüp yöneticileri… Rant ve toplumsal yarar sağlayanlar…
İkincisi; sporda
her türlü işin içinde olan spor mafyası…
Üçüncüsü; Cemaat…
***
AKP, içinde ortaya çıkan sorunlar aynı zaman da
cumhurbaşkanlığı öncesi güç denemeleridir…
Yer tutma girişimleridir…
***
AKP, de ortaya çıkan rüzgâr, kısa sürede fırtınaya dönmez,
dönemez…
Hem Türkiye’nin içindeki durum hem de Ortadoğu’daki ihtiyaçlar
açısından güçlü bir AKP’ye ihtiyaç var…
Ayrıca cemaat her ne koşulda olursa olsun bağımsız yaşama gücüne sahip değil…
Hele bugün siyaset
yoluyla elde ettiği güç ve konum düşünülürse vazgeçmeleri mümkün
değil…
***
Ayrıca Patron ne
derse o olur…
Patron, ne Tayyip ne de Fethullah Gülen’dir…
İmambakır Üküş
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları