AKP hemen hergün her konuda “çılgın proje”ler açıklıyor.
AKP hemen hergün her konuda “çılgın proje”ler açıklıyor. Her ilde hatta giderek ilçelere “çılgın proje”ler yapıyor; ilan ediyor. Bu konuda Zihni Sinir’i bile geçmiş durumda…
Bir anlamda AKP, Türkiye’yi çılgın proje “manyağı” yapmış durumda. Ama, bence önemli çılgın projesi siyaset alanında…
***
Bu seçimler Türkiye için aynı zamanda bir yol ayrımı. Başbakan Tayyip Erdoğan zaten bu konudaki tavrını açıkladı. Bu seçimin “son seçim” olacağını ilan etti.
Uzun zamandır, başbakanın gönlünde başkanlık sisteminin yattığını bilmeyen yok. Zaten, Tayyip Erdoğan bunu hiç gizlemiyor.
Her yerde, her ortamda bunu açık açık dile getiriyor. Aslında, bu bir istek ve temenni olmaktan çıkmış; fiilen uygulanan bir sistem haline de gelmiş durumda.
***
Bugün AKP’nin ve hükümetin yönetiliş tarzına baktığımızda, başkanlık sisteminin fiilen yaşama geçirildiğini görebiliriz.
Ancak, fiili durum başbakana yetmiyor; yetmez de… Yasal olarak buna uyan bir anayasa ve seçim rejimine ihtiyaç var…
***
Başkanlık sistemi, hemen her ülkede, özellikle Amerika’da iki partili sisteme dayanır…
Amerika’da, Latin Amerika ve Avrupa’da başkanlık rejimlerinin farklılıkları olsa da, ana yörüngesi iki partili sistemlerdir.
İşte, AKP önümüzdeki dönemde Türkiye’yi Başkanlık Sistemine götürmek için de iki partili sisteme ihtiyacı var.
***
AKP, ikili partili sisteme geçişte önünde en önemli engel olarak MHP’yi görmektedir. AKP’nin MHP’yle derdi bununla bitmiyor. AKP ile MHP arasında, aynı zamanda kim daha milliyetçi kavgası-mücadelesi de var…
***
MHP’yi siyaset sahnesinin dışına itmek, ANAP ve DYP gibi bitirmek için düğmeye basılmış durumda…
***
Yakın zamana kadar, çeşitli merkez sağ partileri hatta Ecevit’in DSP’sini bile destekleyen cemaat ve tarikatlar artık açık ve aleni bir şekilde AKP’yi destekliyor…
ANAP’ın, DYP’nin, Ecevit’in bile koruyup kolladığı cemaatler, bu partilerin ortadan kalkması için en aktif mücadeleyi yaptılar…
Ve şimdi cemaat ve tarikatların MHP karşıtı tavırları ortaya çıktı.
Bugüne kadar her zaman MHP’nin koruyup kolladığı başta Gülen cemaati olmak üzere, cemaat ve tarikatlar MHP’nin altını oyuyorlar…
***
Referandum sürecinde açıkça ortaya çıkan ve Fethullah Gülen’in öncülük ettiği bu kampanya MHP’nin etkin olduğu birçok bölgede evet oylarının yüksek çıkmasına yol açtı.
Şimdi bu süreç tamamlanmak isteniyor. MHP baraj altı bırakılarak, siyaseten yok edilmek isteniyor…
Referandum sürecinde başlayan eski ülkücüleri devşirme, AKP’lileştirme süreci, bu seçimde en üst düzeye çıkarılmış durumda…
Başta Alparslan Türkeş’in bir oğlu olmak üzere çok sayıda eski ülkücü-MHP’li AKP listelerinden aday.
***
Anlaşılan, bu kampanyaların yetmeyeceğini düşünen siyaset mühendisleri, bütün teknik takip ve dinleme olanaklarını kullanarak, MHP’ye karşı kaset komplolarını tezgahladı…
Amaç, Gülen cemaatinin sözcüsü Hüseyin Gülerce’nin dediği gibi “MHP’yi seçimlerden çekilmeye zorlamak.”
***
Ancak, görünen ve son anketlerin söylediği bu oyunun ters teptiği… Kaset komplosunun MHP’nin oylarını artırdığı…
Görünen o ki, şimdi AKP en tehlikeli oyuna başvuracak… Kürtlerle MHP’yi karşı karşıya getirmek.
Bakalım, göreceğiz…