CHP’de aylardır konuşulan ve beklenen değişim yaşandı.
CHP’de aylardır konuşulan ve beklenen değişim yaşandı. Kemal Kılıçdaroğlu yola yeni bir MYK ile yola devam kararı aldı…
Mayıs kurultayından bu yana 4.MYK seçilmiş oldu… Sevineni, üzüleni bol bir karar oldu…
* * *
12 Haziran seçimlerine CHP büyük umutlarla girdi ama beklenen gerçekleşmedi.
AKP’den kurtulma kaygısıyla CHP yönetiminin bütün yanlışlarını sineye çeken partiler ve örgütler, seçim sonuçları üzerine tepkileri açıkça dile getirmeye başladılar.
Seçim sonuçlarının doğrudan sorumlusu olan MYK istifa ederek, partinin yenilenmesinin önünü açmalıydı… Ama tersine, MYK durumun üstünü örterek başarısızlık başarı efsanesi üretmeye kalktı…
Her yanıyla kötü yönetim ve başarısızlık örneği olan MYK’nın imdadına haklı ama zamanlaması yanlış olan kurultay için imza girişimi yetişti…
* * *
Kurultay baskısıyla yenilenmesi beklenen MYK yenilenmedi, partiye zaman kaybettirdi…
Bu süreçte Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı çok önemli saptamalar vardı; örgüt ve yönetimlerle ilgili… En önemlisi, “başarısız olan gidecek”tir.
* * *
Seçimlerde hazırlık ve seçim sürecini yöneten MYK bir bütün olarak başarısızdır…
Hele büyük iddialar ve en önemli yetkilerle donatılmış olan Gürsel Tekin, Erdoğan Toprak, Bihlün Tamaylıgil ve Sezgin Tanrıkulu bu başarısızlığın baş sorumlularıdır…
Eğer başarısız olan gidecekse en önce bu isimler gitmelidir.
Eğer partide değişikliklerin nedeni seçimlerde ve parti yapılanmasındaki başarısızlıksa bu isimler gitmeden yapılacak “değişik”likler günü kurtarmaktan öteye gitmeyecektir…
* * *
Kriz ötelenerek veya üstü örtülerek çözülemez. Kriz, üstüne giderek gereği yapılarak çözülebilir…
MYK’daki değişim olumlu bir adımdır. Önemli olan kararlı bir şekilde devamını getirebilmektir.
* * *
Bir an önce tüzük kurultayı tarihi ilan edilmeli ve tüzük tartışmasına bütün partililerin ve sol kamuoyunun katılımının sağlanması için kanallar yaratılmalıdır.
Hiçbir şekilde tüzük kurultayı oldubittiye getirilmemelidir.
Herkesin katkısına ve katılımına açık bir tartışma süreci sonucu kurultay tüzük konusunda karar vermelidir.
* * *
Yeni MYK’nın önündeki iki temel soruna yaklaşımı, onun niteliğinide belirleyecektir.
Bir tüzük kurultayı… İkincisi, İstanbul, İzmir, Ankara gibi illerdeki atama yönetimlere son vererek tüm iller de en geç 45 gün içinde olağanüstü kongreler düzenleyerek, partinin kendi geleceğine sahip çıkmasına imkan tanıması.
Bu iki konu yani MYK’nın parti içi demokrasi konusunda sınavı olacaktır. Gerisi boş iştir…
Ya partiline güvenecek ya partiline güvenecek… Başka yolu yok…