İmambakır Üküş, ''Onun için bu mahkemelerin bir adı da 'redmatik' mahkemeleridir''…
Silivri’de bir “oyun” oynanıyor…Beş yılı aşkın bir süredir devam eden bu “
oyun”un adı “
Ergenekon davası”dır…
Her şeyin baştan planlandığı bu davalarda “
savunma” bir “
dekor”dan öte bir şey değildir…
Avukatlar bu “
oyun”u meşrulaştıran bir işlev dışında hiçbir şeye yaramıyor…
Hem sanıkların hem de avukatların tüm talepleri otomatiğe bağlanmış bir şekilde “
red” ediliyor…
Onun için bu mahkemelerin bir adı da “
redmatik” mahkemeleridir…
Bugünde avukatların tüm söz alma girişimleri boşa çıktı…
Söz almak ve konuşmakta ısrar eden avukatları mahkeme başkanı “
alenen” tehdit etti…
Yine söz almakta ısrar eden avukat
Celal Ülgen’e “
eğer ısrar ederseniz her zaman yaptığımızı yapacağız” mahkeme başkanı yine de söz almakta ısrar eden avukat
Celal Ülgen ve diğer avukatları önce salondan çıkarma kararı verdi…
Sonra da duruşmaya “
ara” verdi…
***
Artık bu “
komedi”ye mahkeme demekte ısrar etmenin bir anlamı yok…
Ön küçük hukuk ve usul kurallarının bile hiçe sayıldığı bu duruşmalara katılmak bu duruşmaları “
meşru”laştırmaktan başka bir şey değildir…
Siz hangi belgeleri sunarsanız sunun…
Siz hangi delilleri sunarsanız sunun…
Siz hangi delilleri çürütürseniz çürütün…
Hiç fark etmiyor…
“
Mahkeme” bildiğini okuyor…
Ne sanıkların ne de savunmanın söylediğinin bir “
kıymeti” var…
Sanıklar olmasa…
Savunma olmasa da…
Mahkeme yine bildiğini okuyacaktır…
Bu nedenle bu “
duruşma”lara katılmanın hiçbir anlamı kalmamıştır…
Artık hiçbir sanığın katılmasının bir anlamı yoktur…
Artık avukatların savunma yapmasının bir anlamı yoktur…
Bırakın kendi “
oyun”larını kendileri oynasın, kendileri seyretsinler…
Yapılması gereken duruşmaları “
boykot” etmektir…
Artık bu “
oyun”un bir “
dekor”u olmanın bir anlamı yoktur…
Artık bu “
oyun”un seyircisi olmanın bir anlamı yoktur…
Silivri’de bir “
mahkeme” yok…
Silivri’de bir “
duruşma” yok…
Bir “
oyun” oynanıyor…
Bizlere düşen “
rol” ise “
dekor” ve “
figüran” olmaktır…
Bunu reddetmeliyiz…
Duruşmaları “
boykot” etmeliyiz…
İmambakır Üküş