İmambakır Üküş; CHP’nin bütün büyük-küçük fark etmez kentlerde CHP’li belediyelerin olduğu yerlerde mücadele, belediye başkanları arasındaki mücadeledir…
CHP İstanbul’da “rant”a ve “inanç”a teslim edilemez
CHP’de kongrelerin sonuna gelindi…
Hiçbir kongrede CHP’nin temel sorunları konuşulmadı.
Hiçbir kongrede CHP’ye iktidar yolu açacak öneriler ve projeler konuşulmadı…
Kongrelerin hepsinin temel sorunu “kim başkan olacak?” ve “kim yönetecek?”le sınırlı kaldı…
***
Türkiye zor bir süreçten geçiyor…
Türkiye’nin çözüm bekleyen sorunları var…
Türkiye’nin bir bölümü sıkıyönetimden beter günler yaşıyor…
Baskıcı ve otoriter bir rejim Türkiye’yi diktatörlüğe götürüyor.
***
CHP, bu zor ve karanlık süreçten çıkışın tek umudu.
En azından bugün için CHP dışında bir çıkış yolu bulmak mümkün değil…
Ama ne yazık ki CHP de bunun sorumluluğunda ve bilincinde değil…
CHP bu süreçten çıkış yolunu açmak yerine kendi içinde “kısır iktidar” mücadelelerine gömülmüş durumda…
***
CHP’de siyaset konuşulmuyor…
CHP’de ideoloji konuşulmuyor…
CHP’de ilkeler konuşulmuyor…
CHP’de örgüt ve örgütlenme anlayışı konuşulmuyor.
***
Siyasetin ve ideolojilerin konuşulmadığı yere ne olur?
Alt kimlikler konuşulur…
Bölgecilik, hemşericilik ilişkileri konuşulur…
İnanç ve kimlikler üzerinden politika yapma konuşulur.
***
Siyasetin ve ideolojinin konuşulmadı yerde ne olur?
Çıkar ilişkileri konuşulur…
Kişisel beklentiler ve kişisel çıkarlar konuşulur…
Kişisel iktidar yarışları yaşanır ve kişisel tercihler konuşulur…
***
Siyasetin ve ideolojinin konuşulmadığı yerde ne olur?
Rant ilişkileri, siyaseti belirlemeye başlar…
İdeolojinin rengi solar; rant ilişkileri ideolojinin yerini alır…
Böylece kent rantının yaratılması ve paylaştırılmasının merkezinde olan belediye başkanları etrafında siyaset şekillenmeye başlar...
***
CHP’nin bütün büyük-küçük fark etmez kentlerde CHP’li belediyelerin olduğu yerlerde mücadele, belediye başkanları arasındaki mücadeledir…
İzmir’de büyükşehir belediye başkanı siyaseti ve örgütü belirlemek istiyor…
Ankara’da belediye başkanları siyaseti ve örgütü belirlemek istiyor…
İstanbul’da il başkanlığında yaşanan “yarış”(!) aslında belediye başkanları arasındaki bir yarıştır…
Diğer iller de bundan farklı değildir…
***
CHP’nin iktidar seçeneği olmasını engelleyen nedenlerden birisi de bu anlayıştır…
Belediye başkanları arasındaki kısır iktidar yarışı ve çekişmeleri CHP’ye büyük zarar veriyor…
Belediye başkanlarının ilçe başkanı ve il başkanını belirlemek için örgüte baskısı ve mücadelesi CHP’ye büyük zarar veriyor.
CHP’li örgütlerin CHP’li belediye başkanlarını sanki rakip partinin belediye başkanlarıymış gibi rakip görmesi CHP’ye büyük zarar veriyor…
***
CHP’de işleyen sağlıklı bir parti içi demokrasi yok…
CHP’de eleştiri ve özeleştiri anlayışı yok…
CHP’de kısır parti içi iktidar olma anlayışı her yere hakim…
Dolayısıyla kişiselleşmiş bir iktidar mücadelesi CHP’yi köreltiyor ve geriletiyor…
***
CHP’de köklü bir değişim ve yenilenme zorunlu…
Ama bu üye yapısı ve örgüt yapısıyla bu imkansıza yakındır.
CHP’de üyelikten başlayarak; örgüt ve örgütlenme anlayışında köklü bir değişime ihtiyaç var…
Parti içi iktidar için değil, partiyi iktidara taşıyacak bir üyelik ve örgütlenmeye ihtiyaç var…
***
CHP’yi ranta, inanca, alt kimlikler üzerinden siyaset yapmaya mahkum eden anlayışlar yenilmelidir…
CHP’yi SHP’yi çürüten tehlikeler bekliyor…
Buna CHP’nin ilerici-demokratik birikimi izin vermemelidir.
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni