Kemal Kılıçdaroğlu’nun 'çevresi' denenlerin, 'fare'lerden oluştuğunu ilk 'yenilgi' de görecektir...
Yerel seçimler yaklaştıkça, rekabet sertleşiyor ve giderek daha da sertleşecek…
Çok sayıda aday adayı ortaya çıktı…
Daha da çıkacağa benziyor…
CHP’de adaylık için son başvuru tarihi 2 Eylül'ü bekleyen çok kişi var…
Ayrıca, yoğun bir süre uzatılabileceği beklentisi var…
***
Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığında CHP’nin gireceği ilk “yerel seçim” olacak…
Şu anda görevde olan bütün belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve il genel meclis üyeleri geçmiş Deniz Baykal ve Önder Sav döneminin “atanan” isimleridir…
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP genel başkanlını olduğu günden bu yana CHP’nin “eski” il ve ilçe örgütlerinin yapısıyla epey “oynadı''...
Bir çoğu görevden alındı, yerine yenileri atandı…
Ardından yapılan “Kurultay” da “eski” yapıyı temsil edenlerin hepsi neredeyse “tasfiye” edildi…
Ve yapılan ilk genel seçimlerde yeni bir milletvekilleri listesi yapıldı…
Parlamento yapısı da büyük ölçüde “değişime” uğradı…
***
Şimdi sıra “yerel yönetim”lerde değişim ve yenilenme…
Hiç bir belediye başkanı ve meclis üyesini Kemal Kılıçdaroğlu “atama”dı…
Hepsini Deniz Baykal ve Önder Sav “atadı”…
Kemal Kılıçdaroğlu 2009 yerel seçimlerinde İstanbul büyükşehir belediye başkanı olarak “atandı”…
Ancak, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne İstanbul’un ilçelerinde belediye başkanlarının “atanma”sında bir etkisi oldu…
Ne de belediye meclis üyelerinin “atanma”sında bir rolü oldu…
İlçe belediye başkanlarını Deniz Baykal ve Önder Sav atadı…
Büyükşehir meclis üyelerinin büyük bir bölümünü ise Gürsel Tekin “uygun” koşullarla “ayarladı”…
İstanbul Büyükşehir meclis üyelerinin büyük bir bölümünü Gürsel Tekin’in “eseri”dir…
Ne kadar övünse azdır…
***
CHP’de sancılı bir “değişim” ve “yenilenme” süreci yaşanıyor…
Bu “değişim”in ve “yenilenme”nin halkçı ve devrimci bir “rota” izlemesi CHP’nin ve Türkiye’nin kurtuluşunun yolunu açacaktır…
Ancak, ne yazık ki şu ana kadar yaşanan “değişim” ve yenilenme” bu yönde olmamıştır…
İşte yapılan milletvekili listesi…
Ve seçilen milletvekillerinin durumu…
CHP’nin ve Sol’un hiçbir mücadelesinde yer almayan, CHP ve Sol’la hiçbir ilişkisi olmayan insanlar ne yazık ki şimdi CHP milletvekilleri…
***
Kemal Kılıçdaroğlu ilk genel başkan seçildiği Kurultay’da örgüte ve halka “önseçim” sözü verdi…
“Artık kimin milletvekili veya belediye başkanı olacağına önseçimle karar vereceğiz” açıklaması yaptı…
“Korku imparatorluğunu yıkıyoruz” diyen Kemal Kılıçdaroğlu, tüm örgütte her alanda “demokrasi” sözü verdi…
Ne yazık ki bu güne kadar gelen süreçte tam tersi oldu…
Yine “atama” tek geçerli yol oldu…
Yine “yukarıda” işini “bağlayan” istediği yere “atandı”…
***
Bu “yerel seçimler” hem Türkiye için, hem CHP için hem de Kemal Kılıçdaroğlu için hayati önemde…
Eğer AKP bu seçimlerden “güç”ünü korur veya “az” bir “hasarla” çıkarsa, Türkiye kaybeder…
AKP daha baskıcı ve otoriter bir rejime yönelir…
Aldığı oyları buna “gerekçe” yapar…
Türkiye hızla “tek” kişinin diktatoryasına dönüşür…
***
CHP için bir dönüm noktası…
Eğer CHP bu seçimlerden başarılı olarak çıkamazsa, CHP bütün iddiasını kaybeder…
Hiçbir şekilde “genel seçimleri” ve “Cumhurbaşkanlığı seçimleri”nde varlık gösteremez…
CHP, “yerel seçimler”den başarılı çıkarak “genel seçimler”de başarısının yolunu açmak zorundadır…
***
Kemal Kılıçdaroğlu için bir dönüm noktasıdır…
Çünkü, Kemal Kılıçdaroğlu bu seçimlerden başarılı olarak çıkamazsa, hiçbir şekilde CHP genel başkanı olarak yola devam edemez…
Bugün CHP’nin parti meclisinde, MYK’sında ve parlamentosunda çok sayıda kişi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “başarısızlığı” için “dua” ediyor…
Kemal Kılıçdaroğlu’nun “çevresi” denenlerin, “fare”lerden oluştuğunu ilk “yenilgi” de görecektir…
Başta “danışmanlar” olmak üzere “piyasada” Kemal Kılıçdaroğlu adına “racon” kesenlerin hangisi acaba Kemal Kılıçdaroğlu ile “aynı hayalleri” görüyor…
Hemen hepsi “Sol” ve “Alevi” düşmanları olan bu “kişi”lerin Kemal Kılıçdaroğlu’nun “çevresi” olması ise ayrı bir pradoks ve ironi…
Kemal Kılıçdaroğlu, hem kendisi, hem CHP, hem de Türkiye için başarılı olmak zorundadır…
***
Bugün kaç belediye başkanına yürekten bir şekilde CHP’li ve halkçı diyebiliriz…
Kaç belediye başkanı gerçekten CHP’yi sokakta temsi edebiliyor…
Kaç belediye başkanı, toplumsal muhalefetle iç içe…
Kaç belediye başkanı AKP’ye karşı etkin bir mücadele yürütüyor…
Kaç belediye başkanı CHP’nin başarısı diye bir derdi var…
Bugün var olan belediye başkanlarının büyük bir çoğunluğu ne yazık ki ne CHP’yle bir “gönül” bağı var…
Ne de Sol ve halkçı politikalarla bir ilgisi var…
Daha da kötüsü, “mevcut”ların büyük bir bölümünün “bilinç altı”nda çok çeşitli nedenlerle “Kemal Kılçdaroğlu düşmanlığı” var…
***
CHP “değişim” ve “yenilenme” iradesini bu yerel seçimlerde ortaya koymalıdır…
Kemal Kılıçdaroğlu’nu “mevcut” belediye başkanlarına ve meclis üyelerine karşı her hangi bir “borcu” yoktur…
Hiçbirini kendisi bulmadı…
Hiçbirini kendisi “atama”dı…
Eğer “değişim” ve “yenilenme” iradesi ortaya koyarsa hiçbir kimsenin buna “itirazı” olamaz…
Yeter ki, “değişim” ve “yenilenmeyi” örgüte ve halka dayanarak gerçekleştirilsin…
Yeter ki, eski “yol” ve “yöntem”ler geçerli olmasın…
***
Eğer tam bir “değişim” ve “yenilenme” olursa…
Hiç merak etmeyin, arkalarından “iş arkadaş”ları dışında hiç kimse üzülmez…
Tam tersine, daha seçimler sonuçlanmadan yalnızca bu “değişim” ve yenilenme” dolayısıyla her il ve ilçe de halk bayram yapacaktır…
Ağlayanları olmaz…
Ama “teneke” çalan çok olur…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni