İmambakır Üküş; Belediye başkanları, milletvekilleri, MYK üyeleri–genel başkan yardımcıları kongrelere müdahale ettiler. Yetmedi. Genel başkan kongrelere müdahale etti. Sonra da hep beraber CHP’de diğer partilerde olmayan parti içi demokrasi var söylemini herkes yüksek sesle haykırdı…
CHP’de ilçe kongre süreci tamamlandı…
İl kongreleri başladı…
Gözler il kongrelerinde…
Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir’de…
***
CHP’de kongre süreci başladığında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu özellikle belediye başkanlarına bir çağrı yaptı…
Belediye başkanlarının örgüte müdahale etmemesini, örgüte karışmaması çağrısı yaptı…
Yaptı da ne oldu?
Yine belediye başkanları bildiğini okudu…
***
Bırakın karışmayı belediye başkanları birçok yerde “kirli” işlere imza attı…
Kamu gücünü kullandı…
Delege avcılığı için işe insan aldı, ihale verdi…
Veya tam tersi, biat etmeyen delegelere sopa salladı…
***
Hatta daha beteri oldu…
Ankara’da bir belediye başkanı ilçe başkanlarını toplantıya çağırdı…
Yetmedi, milletvekillerini ve Parti Meclisi üyelerini toplantıya çağırdı…
Konu, Ankara’da kim CHP il başkanı olsundu…
***
CHP tüzüğüne göre ve siyasi kültürüne göre ilçe başkanı belediye başkanının da başkanıdır…
CHP tüzüğüne ve siyasi kültürüne göre milletvekili belediye başkanından bir adım öndedir…
CHP tüzüğüne ve siyasi kültürüne göre Parti Meclisi üyesi partinin kurultaydan sonraki en üst organıdır…
Yazık ki o ilçe başkanları, milletvekilleri ve Parti Meclisi üyeleri bir ilçe belediye başkanının çağrısına uyup tıpış tıpış toplantıya gittiler…
***
Belediye başkanları kongrelere müdahale ettiler…
Milletvekilleri kongrelere müdahale ettiler…
MYK üyeleri–genel başkan yardımcıları kongrelere müdahale ettiler…
Sonra hep birlikte “Hak-Hukuk-Adalet” diye slogan attılar…
***
Yetmedi…
Genel başkan kongrelere müdahale etti…
Önce “genel başkan bu adayı istiyor” diye açıklamalar yapıldı…
Sonra bunlar yetmedi, bizzat genel başkan bir adayı işaret etmek zorunda kaldı…
Sonra da hep beraber CHP’de diğer partilerde olmayan parti içi demokrasi var söylemini herkes yüksek sesle haykırdı…
***
CHP iktidara giden bir parti…
CHP İstanbul ve Ankara’da büyükşehirleri kazanmış bir parti…
Türkiye’nin en önemli 11 büyükşehrini CHP kazanmış durumda…
Peki, bu “coşku” ve “heyecan” kongre süreçlerine de yansıdı mı?
***
Bırakın “coşku” ve “heyecanı” yaprak kımıldamıyor…
CHP İstanbul il başkanı adaylığını açıklıyor ortam sanki taziye evi…
Coşku yok…
Heyecan yok…
***
Eğer parti içi demokrasi süreçlerinin önünü kapatırsanız ne coşku olur ne de heyecan…
Tam tersine her şey bürokratik ve rutin zorunlu bir görevin ifasına dönüşür…
Ne katılım olur…
Ne de coşku ve heyecan…
***
Bakın…
Koşulları doğru değerlendiren ve süreci doğru yöneten CHP, yerelde tarihi bir başarıyı yakaladı…
Nesnel koşullar bu başarının yolunu açtı…
Peki, CHP bu sürecin sonunu getirebildi mi?
***
CHP’nin siyaset tarzı CHP’nin yenilenmesine imkân sağlamıyor…
CHP değişim ve yenilenme yolunu açamıyor…
Hala il başkanlıkları için adı geçen isimler son 10 yılda adı hep geçen isimler…
Ankara’da, İzmir’de, İstanbul’da bırakın aday olarak ortaya çıkan, adı bile geçen yeni bir isim var mı?
***
Kongrelerde kavga-gürültü olmamasının seçeneği demokratik yarışın kalkması değildir…
Kongrelerde kavga-gürültü olmamasının seçeneği parti içi demokrasiyi rafa kaldırmak değildir…
Madem il kongrelerinde tek adayla seçime gidilecek, o zaman mahalle delege seçimlerindeki kavgalara neden izin verildi?
Madem il kongrelerinde tek adayla seçime gidilecek, o zaman ilçe kongrelerindeki ayrışmalara neden izin verildi…
***
İlçe kongrelerini belediye başkanları büyük ölçüde belirledi…
İl kongrelerini de belediye başkanlarının “uzlaşması” belirleyecek…
Artık süreci yönetmek daha kolay…
Ver talimatı belediye başkanlarına olsun bitsin…
***
İl kongrelerinde muhalefetin “sınırlarını” da belediye başkanları belirliyor…
Dolayısıyla belediye başkanlarının ipiyle kuyuya inenlerin sonu iyi olmuyor…
Ne dersen de, arkandaki belediye başkanları çekilince mecburen “destek” ve “dayanışma” laflarıyla geri çekilmek kaçınılmaz oluyor…
***
CHP’nin ilçe kongrelerinde CHP’nin hiçbir yapısal sorunu tartışılamadı…
CHP’nin ilçe kongrelerinde CHP’nin o ilçedeki kayıpları-kazançları tartışılamadı…
Görünen o ki CHP’nin il kongrelerinde de bunlar tartışılmayacak…
Herkesin derdi bir “yer” elde etmek olacak…
***
CHP ilçe kongrelerinde CHP’ye ihanet eden insanlar seçilerek ödüllendirildi…
CHP ilçe kongrelerinde belediyeyi kaybetmeye neden olanlar seçilerek ödüllendirildi…
CHP il kongrelerinde hesap vermesi gereken il başkanları “kahraman” veya “zaferin mimarları” olarak ödüllendirilecek…
Kimse kaybedilenlerin hesabını sormayacak…
İmambakır Üküş
www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni
ÜYE YORUMLARI
Facebook Yorumları
İmambakır bey tespitlerinize tamamen katılıyorum
sayin imambakır beyfendi,
chp yönetimi artık polıtbürotik kurumsallaşmasını tamamlamıştır.sanıyorlarkı demokratik bir yarışma partiye zarar verir.ne yapmak lazım o zaman halkın gözünde sürekli kavga eden ve bu nedenle iktidara gelemeyen parti görünümünden çıkalım.akp monarşizimine karşı hukuk ve demokrasi çağrısı yapalım ancak parti içinde oluşturduğumuz yalancı demokrasi algısıyla tam bir monokrasi yada otokrasi uygulayalım.dışardan bakıldığında herkes partinin disipline olduğunu ve çekişmelerin yaşanmadığı yanlış algısına kapılmış görünüyor.oysa tek tek ilçe ve il kongrelerine bakın büyük çogunluk tek aday ile kongreye gidiyor.buradada genel merkezden talimat almış özellikle büyükşehir belediye başkanları ve mv leri görev alıyor.alın size izmir muğla istanbul kongreleri.chp içinde coğu zaman demokrasi hiç olmadı.demokratik yarış diye gösterdikleri hep particiliği makamları bir meslek ve menfeat yeri olarak gören,etnik dini veya menfeat güç odaklarının birbirleriyle olan kavgaları oldu.gerçek anlamda demokrasi içinde yarışarak birşey yapmak amacında olan okumuş bilgi ve tecrübeli güzel insanların önü kesildi.bakın istanbul il kongresini.kapalı bir çadır.özellikle seçilmiş.insanların rahat hareket edip kulis yapmasına engel bir yer.sanki askeri toplantı düzeni.peki partililer nerede.istanbulda salon yok tabi.görüldüğü gibi toplumsal muhendislik yönü iyi çalışılmış bir seçim pardon monarşik belirleme.az kaldı birde şu kabaoğlunun hazırladığı fase fiso denilen metin tüzük ve parti programına girerse.artık abd nin güvenini kazanmış bir chp olarak iktidar olacagız.
ancak bazen herşey geri teper.
saygılar.
Eğer en ücra köşedeki ilçe örgütü mahalle ölçeğinden başlayarak parti içi demokrasiyi umursamadan bireysel siyasi menfaatler ve güçlere olanak vererek şekilde oluşturulursa..... il bazında uzantıları da buna benzeyecektir. Genel Merkeze yapılan eleştirileri doğru bulmamamın nedeni de budur. Siz tabandan demokratik gelmezseniz oluşan boşluklar doldurulacaktır. Sonra da buna meydan veren örgütlerin dönüp genel merkezi eleştirmesi ise müthiş bir yanılsama ve saçmalıktır. Genel başkan belediye başkanlarına, bazı belediye başkanları da meclis üyelerine parti içi seçimlerine dahil olmayın diyor, ama siyaset ağaları ve bireysel güç peşinde koşanlar buna müsade etmiyor! Çok haklı olduğunuz bu konularda elbet çözüm vardır. CHP en ufak örgütünden başlayarak üyelerine güvenmek ve görev talebinde bulunacak olan her üyesini eğitmek zorundadır ki genel merkez bu konuda PM kararı ile harekete geçmiştir. Her parti içi seçimde üyelerin önüne mutlaka sandık gelmelidir. Siyaset tüccarlarından kurtulmanın ve parti içi demokrasiye gitmenin tek yolu budur.
yaşadığımız herşeyi yazmışsınız.ceyhanda aynısı oldu.sıra adanada
CHP ATATÜR'ÜN KURUCU DEĞERLERI VE ILKELERINDEN UZAKLASMIŞTIR..
GENEL BAŞKAN DAHIL TÜMÜ DEĞİŞMELI..BAŞARISIZ OLANLAR VE
PARTIYE ZARAR VEREN ÖNCEKI YONETIMDEKILER ADAYLIĞINI BILR KOYMAMALIDIRLAR..UTANMALI VE ...