CHP’de Menderes Açılımı

İmambakır Üküş, ''CHP genel başkanı, Adnan Menderes’in ''büyük hizmet''lerini açıklasa da bizlerde bilsek''…

Gerçekten CHP ne yapacağını bilmiyor…

 

Gerçekten CHP nereye gideceğini bilmiyor…

 

CHP’de ciddi bir “akıl tutulması” yaşanıyor…

 

CHP, bu ülkenin aydınlarıyla dalga geçiyor…

 

CHP, bu ülkenin hafızasıyla dalga geçiyor…

 

CHP, bu ülkenin insanlarının aklıyla dalga geçiyor…

 

Ve daha önemlisi CHP, kendi geçmişiyle dalga geçiyor…

 

***

 

“Birileri” uzun zamandır CHP’de bir “mühendislik” yapıyor…

 

Bu “mühendis”liğin özü şu “CHP sağcılaşmadan iktidara gelemez”…

 

Dolayısıyla, ne kadar “sağcı” olursanız…

 

Dolayısıyla, ne kadar “dindar” olursanız…

 

CHP’nin iktidar olma şansı olur…

 

***

 

Bu “mühendis”liğin diğer önerisi, “CHP, Amerikancı olmadan da iktidar olamaz”…

 

Öyleyse, “biz AKP’den daha Amerikancı olacağız” tezi işleniyor…

 

Öylesine ki, CHP’nin 11 Haziran’daki seçim bildirisine bu “Amerikan perver”lik yazılmıştı…

 

Bir kısım CHP’liler, AKP’den daha iyi Amerikan’ın çıkarlarını savunacaklarını ilan etmişlerdi…

 

***

 

Bu nedenle “sağ”ın bütün ölülerini ve çürümüşlerini CHP’ye topladılar…

 

Birçoğunu vekil yaptılar…

 

CHP, AKP’yle “dindarlık” yarışına girdi…

 

Kim daha çok “iftar” verdi yarışları başladı…

 

CHP’de “iftar” sofraları kurmaya başladı…

 

Sözde “din adamları”yla “özel iftar”lar düzenlendi…

 

Anlaşılan yetmedi…

 

Şimdi CHP’de “Menderes açılımı” yapılıyor…

 

CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adnan Menderes’in mezarını ziyaret edeceği açıklanıyor…

 

***

 

Ama daha da önemlisi, Adnan Menderes’in “Türkiye”ye büyük hizmetleri olmuştur” açıklamasını yapıyor…

 

***

 

Gerçekten kimdir Adnan Menderes…

 

Ve Türkiye olan “büyük hizmetleri” nedir acaba?

 

NATO’ya üyelik mi?

 

Amerika’yla ikili anlaşmalar mı?

 

Türkiye’nin dört bir yanına Amerikan Üsleri kurmak mı?

 

Türkiye’yi soyup-soğana çevirmek mi?

 

“Vatan cephesi” kurmak mı?

 

“Tahkikat komisyonları” mı?

 

Tutuklanan gazeteciler, aydınlar mı “büyük hizmet”…

 

Yoksa Türkiye’de gericiliğin önünü açmak mı?

 

Köy Enstitülerini yok etmek mi?

 

NATO için savaşsınlar diye Kore’ye asker göndermek mi?

 

Basına uygulanan sansür mü?

 

CHP’lilere uygulanan baskılar mı?

 

İsmet İnönü’ye yapılanlar mı?

 

Hangisi ‘’büyük hizmet” gerçekten merak ediyorum…

 

CHP genel başkanı, Adnan Menderes’in “büyük hizmet”lerini açıklasa da bizlerde bilsek…

 

“Beyazıt’ta vurulup düşen” Turan Emeksiz ismini duymuş mu acaba Kılıçdaroğlu ve ona bu “akıl” verenler…

 

***

 

Gerçekten anlamak mümkün değil…

 

CHP, bu “kararsızlık” ve “AKP taklitçiliğiyle” bir yere varamaz…

 

CHP, yönünü “sağ”a değil, “sol”a ve halka dönmelidir…

 

Bu yol, çıkmaz yoldur…

 

Bunda ısrar etmenin hiçbir anlamı yok…

 

***

 

Kemal Kılıçdaroğlu, Nazım Hikmet’i seviyor…

 

Ya da biz öyle sanıyoruz…

 

Çünkü birçok konuşmasına ya onun dizeleriyle başlıyor ya da onun dizeleriyle bitiriyor…

 

Bende CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na Adnan Menderes’in “büyük hizmet”lerini Nazım’ın dizeleriyle anlatayım…

 

Ne diyor koca Nazım…

 

“Korkuyor Adnan Menderes

Hiçbir korkuya benzemez

Halkını satanların Korkusu”

 

Acaba, Adnan Menderes’in “büyük hizmeti” vatanı satmak mı acaba?

 

Biliyorsunuz Adnan Menderes ve Demokrat partililerin Nazım Hikmet aleyhine yaptıkları kampanyaya cevaben de “Nazım Hikmet vatan hainliğine devam şiiri” yazmıştı Nazım Hikmet…

 

Sözlerimi Nazım Hikmet’in Adnan Menderes’in “büyük hizmet”lerinden  olan Kore’ye asker gönderme için Nazım Hikmet’in şiiri ile bitiriyorum…

 

KORE'DE ÖLEN BİR YEDEK SUBAYIMIZIN MENDERES'E SÖYLEDİKLERİ

DİYET 

Gözlerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey, 
iki gözünüzle bakarsınız, 
iki kurnaz, 
   iki hayın, 
         ve zeytini yağlı iki gözünüzle 
                 bakarsınız kürsüden Meclis'e kibirli kibirli 
                          ve topraklarına çiftliklerinizin 
                                     ve çek defterinize. 
Ellerinizin ikisi de yerinde, Adnan Bey, 
iki elinizle okşarsınız, 
iki tombul, 
   iki ak, 
        vıcık vıcık terli iki elinizle 
            okşarsınız pomadalı saçlarınızı, 
                    dövizlerinizi, 
                           ve memelerini metreslerinizin. 
İki bacağınızın ikisi de yerinde, Adnan Bey, 
iki bacağınız taşır geniş kalçalarınızı, 
iki bacağınızla çıkarsınız huzuruna Eisenhower'in, 
ve bütün kaygınız 
      iki bacağınızın arkadan birleştiği yeri 
              halkın tekmesinden korumaktır. 
Benim gözlerimin ikisi de yok. 
Benim ellerimin ikisi de yok. 
Benim bacaklarımın ikisi de yok. 
Ben yokum. 
Beni, Üniversiteli yedek subayı, 
                   Kore'de harcadınız, Adnan Bey. 
Elleriniz itti beni ölüme, 
            vıcık vıcık terli, tombul elleriniz. 
Gözleriniz şöyle bir baktı arkamdan 
ve ben al kan içinde ölürken 
           çığlığımı duymamanız için 
                   kaçırdı sizi bacaklarınız arabanıza bindirip. 
Ama ben peşinizdeyim, Adnan Bey, 
ölüler otomobilden hızlı gider, 
kör gözlerim, 
          kopuk ellerim, 
                     kesik bacaklarımla peşinizdeyim. 
Diyetimi istiyorum, Adnan Bey, 
göze göz, 
ele el, 
bacağa bacak, 
diyetimi istiyorum, 
alacağım da. 
  
 25 Haziran 1959

 

Artık Allaha dua etmekten başka yol yok galiba…

 

Çünkü ne söylesek ne yazsak kar etmiyor…

 

İşimiz Allaha kaldı…

 

“Allah’ım sen bu CHP yöneticilerine akıl fikir ver”…

 

Sol’dan ve halktan ayırma…

 

İmambakır Üküş