loading
close
SON DAKİKALAR

CHP’li Belediyeleri Kim İtibarsızlaştırıyor?

İmambakır Üküş
Tarih: 20.12.2012
Köşe: @imambakirukus

İmambakır Üküş, ''CHP’li belediye başkanlarının büyük çoğunluğu kendilerini 'seçilmiş sultan' sanıyor''…

AKP, her alanda sürdürdüğü baskı politikalarından belediyeler de nasibini alıyor…

 

Gün geçmiyor ki, bir “muhalif” partiye ait belediye basılmamış olsun…

 

Ya da görevden alınmamış olsun…

 

Bugün birçok CHP’li, MHP’li veya BDP’li görevden alınmış durumda…

 

Bir kısmıysa cezaevlerinde…

 

***

 

AKP’nin yerel seçimler yaklaşırken bu baskı politikalarını arttıracağı çok açık…

 

Zaten, içişleri bakanlığı müfettişleri birçok belediye de karargah kurmuş durumda…

 

Yakında bir çok baskın olursa şaşmak lazım…

 

***

 

Aslında yeni çıkarılan “Bütünşehir” yasasıyla da bu baskı politikalarının bir parçasıdır…

 

Şişli, Çankaya ve Yenimahalle de geçekleştirilen “operasyon”da baskı politikalarının bir diğer biçimidir…

 

Yeni yasal düzenlemeyle 29 ilde seçim çevresi değiştirildi…

 

Tek neden AKP’nin seçimleri kolay kazanması için gereken yolları açmaktır…

 

***

 

Peki, belediyeleri ve belediye başkanlarını “itibarsızlaştırmak” için bir tek AKP mi çalışıyor?

 

Bir tek neden AKP’nin baskıları mı?

 

Kim, CHP’li belediyeleri “itibarsızlaştırmak” istiyor…

 

***

 

CHP’li belediyelere bakarsanız bu “itibarsızlaştırma” sürecinin içinde herkesi görebilirsiniz…

 

En başta CHP’li belediye başkanlarını…

 

CHP’li belediye meclis üyelerini…

 

CHP’li il ve ilçe merkezlerini…

 

CHP genel merkezini…

 

***

 

CHP’li belediye başkanlarının büyük çoğunluğu kendilerini “seçilmiş sultan” sanıyor…

 

Daha önemlisi hemen hepsi kendini CHP’den ve CHP örgütlerinden “üstte” görüyor…

 

Kendisini seçen seçmenlerin oylarını “kendi şahsına” verdiklerine inanıyorlar…

 

Veya etrafındaki “organik yalaka” tayfası tarafından inandırılıyorlar…

 

Kendisini böyle gören “narsist” başkanlar çok “doğal”(!) olarak örgütle de, halkla da, belediye meclisiyle bağını kesiyor ya da gevşetiyor…

 

Bakın CHP’li belediyelere…

 

İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’ya örgütleriyle kavgalı…

 

Hemen hepsi meclis üyeleriyle ve CHP örgütleriyle kavgalı…

 

***

 

CHP meclis üyelerinin nasıl “yazıldığı”nı ve “yazdırıldığı”nı hepimiz biliyoruz…

 

Büyük çoğunluğu “vasıfsız” ve özel ilişkiler”le yazılmış meclis üyeleri bir çok belediyede “kazan” kaldırmış durumda…

 

Bazıları hızını alamayıp, kanal kanal dolaşıp kendi belediyesini “ihbar” ediyor…

 

Kendi belediyesini itibarsızlaştırıyor…

 

Birçok CHP’li belediyede CHP’li meclis üyeleri AKP’den beter bir “düşman”lık yapıyor…

 

Bir daha seçilemeyeceğini düşünen meclis üyeleri her şeyi yakıp-yıkmakta hiçbir sakınca görmüyor…

 

***

 

CHP ilçe örgütleri ve il örgütleriyle CHP’li belediyeler arasında hep “sorun” var…

 

Birçok ilçe ve il örgütü kendi belediyesini yıpratmak için elinden geleni yapıyor…

 

Kendi belediyesinin yaptıklarına sahip çıkmayan ve yaptığı etkinlikleri “boykot” eden örgütlerle CHP ne kadar başarılı olabilir…

 

***

 

Belediyelerin örgütle ilişkileri hep “sorunlu”…

 

Belediye başkanları çoğunlukla örgüte müdahale ederek, kendi istediklerini seçtirmek istediler…

 

Bir kısım ilçe ve il örgütü belediyelerin “memur”u gibi…

 

“Memur”u gibi olmayan da “düşman” gibi…

 

***

 

CHP genel merkezi de uzun süre belediyelerle sağlıklı ilişkiler kuramadı…

 

Özellikle Öder Sav’la yaşanan “ayrılık” sonrası belediyelerle CHP genel merkezinin ilişkisinin bozulması “biri”lerinin işine geliyordu…

 

Bu “kriz”i derinleştirdiler…

 

Bütün belediye başkanlarını “Deniz Baykal ve Önder Sav’ın adamları” gibi sunarak ötekileştirmeye çalıştılar…

 

Aynı “biri”leri belediye başkanlarına da “bunlar sizi bir daha göstermezler” diyerek CHP genel merkeziyle sağlıklı ilişki kurmanın önünü kesti…

 

***

 

Bu süreç bugün yaşanan durumları ortaya çıkardı…

 

Zor bir döneme ve “son viraj”a giriliyor…

 

CHP’li belediyeler, bu zor döneme hazır hale gelmeliler…

 

Bu konuda en büyük görev CHP genel merkezine ve özellikle yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Gökhan Günaydın’a düşüyor…

 

CHP genel merkezi esas olarak son dönemde belediyelerle sağlıklı bir ilişkinin yollarını açtı…

 

Belediye başkanları ve CHP ve CHP genel merkezi arasındaki “güvensizliği” bir ölçüde giderdi…

 

Böylece bir çok olumlu adımlar atılmaya başlandı…

 

Özellikle Gökhan Günaydın’ın bu konudaki “ilkeli duruş”u sürece olumlu yansıdı…

 

***

 

Şimdi herkese çok büyük görev düşüyor…

 

Kendilerini halktan ve örgütten soyutlayan belediye başkanları…

 

“Son bir yılı nasıl değerlendirelim” diyen belediye meclis üyeleri…

 

Belediye başkanını yıpratayım belki ben aday olurum diyen ilçe veya il başkanları…

 

Veya “aman başkan yıpransın benim ve adayımın yolu açılır” diyen MYK üyesi…

 

Herkesin aklını başına devşirmesi gerekir…

 

***

 

Hiç biriniz CHP’den daha önemli değilsiniz…

 

CHP sizlerin sayesinde değil, sizler CHP’nin sayesinde varsınız…

 

Hiç kimse kendi halktan ve CHP’den daha “önemli” ve “üstün” görmesin…

 

***

 

Sizler bir daha olur veya olmazsınız…

 

Ama hepimizin CHP’ye ve bu halka borcunuz var…

 

Türkiye zor bir döneme giriyor…

 

CHP’nin başarısı için hepimize, en başta sizlere büyük görev düşüyor…

 

***

 

Bu kadar “kötü” bir durumun nedeni ön seçimsiz seçilen belediye başkanları ve meclis üyeleridir…

 

Bu kadar “kötü” bir örgüt” yapısının nedeniyle “demokratik” olmayan evde-ofiste yazılmış delegelerle seçilmiş örgütler olmasıdır…

 

Eğer bir daha bu durumları yaşamak istemiyorsak partinin her alanda ve her düzeyde demokratikleştirilmesidir…

 

Kimse başkasına kızmasın…

 

Ve en önemlisi aynaya bakmaktan korkmayın…

 

İmambakır Üküş

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları