loading
close
SON DAKİKALAR

CHP’nin gündemi, Türkiye’nin gündemi mi?

İmambakır Üküş
Tarih: 06.05.2017
Köşe: @imambakirukus

İmambakır Üküş; Gerçekten şaka gibi bir parti CHP. Türkiye’de nasıl iktidar oluruza değil; parti içi nasıl iktidar oluruza kodlanmış CHP ve CHP’liler…

Gerçekten şaka gibi bir parti CHP…

CHP’nin gündemiyle Türkiye’nin gündemi hep ayrı…

CHP’nin ve CHP’lilerin her zaman önceliği parti içi iktidar…

Türkiye’de nasıl iktidar oluruza değil; parti içi nasıl iktidar oluruza kodlanmış CHP ve CHP’liler…

***

16 Nisan referandumunun sonuçları daha kesinleşmedi…

16 Nisan referandum sonuçlarına “itiraz”lar hem hukuk zemininde ve hem de sokaklarda sürüyor…

16 Nisan’da YSK eliyle milli iradeye darbe yapıldığını bütün dünya görüyor…

Daha bu “şaibeli” ve “tartışmalı” sonuçlara ilişkin “itiraz”lar bütün dünyanın gündeminde…

***

Peki CHP’nin gündeminde ne var?

CHP’nin gündeminde kimin genel başkan olacağı var…

Hem de CHP’deki genel başkanlık iddiasında olanların beklemeye hiç tahammülü yok…

Hepsi, hemen yarın seçimli olağan üstü kurultay toplanmasını istiyor…

***

Bütün eşitsiz koşullara, OHAL’e ve bütün kamu kaynaklarının kullanılmasına rağmen Türkiye’nin en az %50’den fazlası “Hayır” dedi…

Ellerindeki bütün radyo, televizyon ve gazetelere rağmen Türkiye’nin en az %50’den fazlası “HAYIR” dedi…

Cumhurbaşkanlığı ve başbakanlığın bütün imkanları ve ödenekleri açık bir şekilde kullanılmasına rağmen Türkiye’nin en az %50’sinden fazlası “Hayır” dedi…

“HAYIR” diyenlere terörist, hain, FETÖ’cü denmesine ve bin bir tehdide maruz kalmalarına rağmen Türkiye’nin en az %50’den fazlası “HAYIR” dedi…

***

MHP yönetimine rağmen MHP seçmeninin çok büyük ezici çoğunluğu “HAYIR” dedi…

BBP yönetimine rağmen BBP’li seçmenin çok büyük bir bölümü “HAYIR” dedi…

AKP’nin yanına MHP ve BBP yönetimini alması yetmedi…

AKP, yanına HÜDA-PAR’ı da aldı…

Yetmedi, AKP yanına Barzani’yi de aldı…

***

AKP; referandumda hem milliyetçi-muhafazakar seçmenin oyunu almak hem de HDP’yi referandumda çalışamaz duruma getirmek için HDP’nin iki eş genel başkanını Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı tutuklattı…

AKP, referandumda çalışamasınlar diye birçok HDP milletvekilini tutuklattı…

AKP, HDP referandumda çalışamasın diye 5 binin üzerinde HDP yöneticisini tutuklattı…

AKP, HDP’li belediye başkanları referandumda çalışamasınlar diye başta Büyükşehirler olmak üzere birçok belediye başkanını görevden aldı; kimilerini tutuklattı ve hepsinin yerine de AKP militanlığı yapan kişileri kayyum atadı…

***

Bütün eşitsiz ve haksız uygulamalara rağmen Türkiye tek adam rejimine direndi; seçmenin en az%50’sinden fazlası “HAYIR” dedi…

Türkiye’nin çok önemli büyük kentlerinin tamamı “HAYIR” dedi…

Daha önemlisi 1994’ten beri “iktidar bloğu”nun kazandığı İstanbul ve Ankara “HAYIR dedi…

AKP etrafında oluşan bloğun Doğu ve Güneydoğu’daki bazı iller hariç her yerde oyları düştü…

***

Peki; CHP ne yaptı?

“HAYIR” diyenlerin elde ettiği başarıyı anlayabildi mi?

“HAYIR” diyenlerin elde ettiği başarıyı kavrayabildi mi?

Daha düne kadar AKP etrafında oluşan bloğun ezici çoğunluğu olan illerin neden “HAYIR” dediği üzerine kafa yordu mu?

***

CHP; tam tersine 16 Nisan’dan hemen sonra başlattığı parti içi mücadeleyle “HAYIR”ın önemini gölgeledi…

Daha da önemlisi çok “özgün koşulların” bir araya getirdiği “HAYIR” bloğunu koruma ve büyütme görevi önümüz de dururken CHP’deki tartışmalar “HAYIR”ın birliğine zarar verdi…

Daha önemlisi CHP içinde başlayan tartışmalar YSK’nın şaibeli sonuçlarını kabul etmek anlamına geldi; bu “şaibeli” sonuçları meşrulaştırmaya hizmet etti…

***

CHP’nin yaptığı referandum kampanyasının değerlendirmesi yapılabildi mi?

Kim neden “Evet” dedi, kim neden “HAYIR” dediğiyle ilgili bir saha çalışması ve bunun üzerinden yürüyen bir tartışma var mı?

Ortaya çıkan “HAYIR” başarısının nedenleri ve sonuçları üzerine bir tartışma var mı?

AKP bloğu nereden oy aldı nerelerde oy kaybetti; bunun nedenleri üzerine bir tartışma var mı?

***

YSK’nın açıkladığı “şaibeli” %49 oyu kendi oyu görüp, önümüzdeki süreçte CHP adına “rol” biçenler en çok CHP’ye ve “HAYIR” güçlerine zarar veriyor…

Bu oylar ne CHP’nin ne de başka bir partinin ve gücün oyu değildir…

Bu oylar; tek adam rejimine karşı demokrasi isteyen herkesin oyudur…

CHP’ye düşen bu başarıyı ve gücü darlaştırmak yerine nasıl büyüteceğine yoğunlaşmasıdır…

***

“HAYIR” oyu verenler illere hiç baktınız mı?

Manisa “HAYIR” oyu verdi…

Ama Manisa’da CHP’nin bir tek belediyesi bile yok…

Manisa’da 2014 yerel seçimlerinde Özgür Özel adaylığında girilen seçimlerde CHP elindeki bütün belediyeleri bile kaybetmişti…

***

“HAYIR” oyu veren Balıkesir’e baktınız mı?

CHP 2014 yerel seçimlerinde Büyükşehiri kazanamadığı gibi elindeki birçok belediyeyi de kaybetmişti…

“HAYIR” oyu veren Denizli’ye baktınız mı?

Bir bu illerde insanlar dün AKP ve MHP’ye oy verirken bugün neden “HAYIR” dediler diye düşündünüz mü?

***

Antalya ve Mersin “HAYIR” dedi…

Antalya ve Mersin’de 2014 yerel seçimlerinde CHP elindeki belediyeleri kaybetmişti…

Peki; bugün Antalya ve Mersin hem de açık ve net bir şekilde neden “HAYIR” dedi…

Hiç bunları düşünüp, tartıştınız mı?

***

İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır…

İstanbul değişirse Türkiye değişir…

İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder…

Siz hiç 1994’den bu yana İstanbul ve Ankara’yı kaybetmeyenler neden şimdi kaybettiler diye düşündünüz; tartıştınız mı?

***

Türkiye’nin gündeminde “şaibeli” seçim sonuçları var…

Türkiye’nin gündeminde bütün eşitsizliklere ve OHAL’e rağmen “HAYIR” başarısı var…

Türkiye’nin gündeminde “HAYIR”ın önemi ve korunması var…

Peki, CHP’nin gündeminde ne var; CHP’nin gündeminde parti içi iktidar kavgası var…

***

Gerçekten CHP “HAYIR”ı anlamıyor; kavramıyor…

Gerçekten CHP “HAYIR”ın öneminin fakında değil…

Gerçekten CHP “HAYIR” başarısını ve önemini yaptığı tartışmalarla gölgeliyor…

Gerçekten CHP bin bir emek ve özel-özgün koşullarda oluşmuş “HAYIR” bloğunu yürüttüğü tartışmalarla çatlatıyor ve bölüyor…

***

Bugün kim Cumhurbaşkanı olmalı tartışmasını HAYIR güçlerinin önüne koyarsak HAYIR güçlerini böleriz…

Bugün CHP genel başkanı Cumhurbaşkanı adayı olarak HAYIR güçlerinin önüne koyarsak HAYIR güçlerini dağıtırız…

Bugün “mutlaka CHP’li bir aday olmalı” dersek HAYIR güçlerini dağıtırız…

Bugün için hiç kimse HAYIR bileşenlerinin iradesine ipotek koymaya kalkmamalı…

***

Artık HAYIR blokunun adayının tek başına CHP belirleyemez…

Artık HAYIR blokunun ortak adayını hiç kimse tek başına belirleyemez…

Bütün HAYIR diyenlerin ortak talebini kucaklayan ve temsil eden bir aday arayışı olmalıdır…

Demokratik Türkiye talebine sahip çıkacak demokrat bir aday arayışını birlikte yapabilmeliyiz…

***

Ancak; CHP HAYIR’ı koruyup; büyütüp güçlendireceğine kendi iç hesaplaşmalarına yöneldi…

Demek CHP’de hiç kimsenin derdi Türkiye veya CHP değilmiş…

Herkes sonuçları kendi iktidarını güçlendirme veya iktidarını kurmak için kullanıyor…

Daha 16 Nisan’ın üzerinden bir hafta bile geçmeden “koltuk” ve “iktidar” savaşları başlatıldı CHP’de…

***

Artık istesek de istemesek de CHP ne yazık ki yüzünü HAYIR’cı güçlere ve topluma değil parti içine dönmüştür…

İster olağan olsun, ister olağanüstü kurultay olsun artık CHP’de bir “iktidar savaşları” başlamıştır…

Bu iktidar mücadelesi HAYIR’ı gölgelese de, YSK’nın “şaibeli” kararını meşrulaştırsa da artık yapacak bir şey yoktur…

Artık ok yaydan çıkmıştır; CHP’de bu mücadele yaşanacaktır…

***

Şimdi CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na düşen bu süreci doğru ve adil bir şekilde yönetmektir…

Şimdi CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na düşen bu iç mücadeleden CHP’nin güçlenerek çıkmasını sağlamaktır…

Şimdi CHP’ye ve Kılıçdaroğlu’na düşen CHP’nin bu süreçten yenilenerek çıkmasını sağlamaktır…

Onun için parti içi demokrasinin bu süreçte tam ve doğru şekilde hayata geçirilmesini sağlamak Kılıçdaroğlu’nun temel görevidir…

***

Deniz Baykal’ın açıklamasıyla başlayan süreç; Fikri Sağlar’ın ve Muharrem İnce’nin çıkışlarıyla genel başkanlık tartışmalarına dönüşmüştür…

CHP milletvekili ve parti meclisi üyesi olan; partinin her platformunda “söz söyleme” imkanı olan Fikri Sağlar’ın “havuz medyasının” en kirli gazetesi Akşam’a yaptığı açıklamalar çok büyük tepki çekmiştir…

Havuz medyasının en kirli gazetesinde CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu eleştirmek; hem de bu eleştiriyi milletvekili ve parti meclisi üyesi olarak yetkili kurullarda değil iktidar borazanı tetikçi bir gazetede yapmak yılların siyasetçisi Fikri Sağlar’a da yakışmamıştır…

Ancak; söyledikleri ve söylediği platform ne kadar yanlış olursa olsun adaylık iddiasında ki Fikri Sağlar’ı disiplin sopasıyla sürecin dışına da itmek doğru değildir…

***

Fikri Sağlar dahil adaylık iddiası olanların önü çok haklı gerekçelerle bile olsa kapatılmamalıdır…

Bırakın herkes yarışsın; bırakın herkese gerekli cevabı CHP’nin kurultay delegesi versin…

Fikri Sağlar dahil hiç kimseye hak etmediği şeyleri yaşayacakları “mağduriyet” üzerinden vermeyin…

CHP’de parti içi yarışın önü kesilmesin; herkes için demokratik koşullar oluşturulsun; oluşturulsun ki CHP bu süreçten güçlenerek çıksın…
***

Dün bu kurultay delegelerine “güvenmediği ve kendisini ezdirmemek’’ için olağan kurultayda aday olmayan Muharrem İnce’nin bu kurultay delegeleriyle olağanüstü kurultay çağrısı yapabilmesi sevindiricidir…

Artık CHP’nin gündeminde olağanüstü veya olağan kurultay var…

Görünen o ki; CHP genel merkezi geçen yıl yaptığı “hata”yı yapmayıp olağan kurultayı zamanında -2 yılda- yapacaktır…

CHP genel merkezi böyle yaparak da aynı zamanda olağanüstü kurultay talebini ortadan kaldırmak istiyor…

***

Olağan kongre ve kurultay takvimini işletmek için yasal bir engel yoktur…

Yasa; 2 yılda bir yapılmasını öngörüyor eğer parti yönetimi isterse 1 yıl uzatma hakkını kullanabiliyor…

Dolayısıyla; CHP kongre-kurultay sürecini 2. yıl içinde başlatabilir…

Önemli olan kongre-kurultay sürecinin demokratik ve adil bir şekilde her mahalleye sandık koyarak başlatabilmektir…

***

Şimdi yapılacak olan olağanüstü için zaman ve enerji harcamak yerine mahalle delegelik seçimlerinin demokratik yapılmasına yoğunlaşmak…

İlçe ve il kongrelerinin demokratik yapılmasına yoğunlaşmak…

Kurultayda CHP’de köklü bir “DEĞİŞİM” ve “YENİLENME”ye yoğunlaşmak…

CHP’ye iktidar yolunu da CHP’de yaşanacak bu köklü “DEĞİŞİM” ve “YENİLENME” açacaktır…

İmambakır Üküş
www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları