CHP’nin 'Sağ’ı ‘Sol’u

İmambakr Üküş; Hadi belediyelerdeki 'rant' ve 'saadet zincir'leri bozulmasın diye 'itiraz' etmiyorlar. Peki, bu işbirliğini canla-başla savunmalarına ne demeli?

CHP’de AKP’nin izinden giderek 15-20 gün içinde “kurultay” yapmaya karar verdi…

AKP, seçim başarısı nedeniyle “çok acil” kurultay topluyor…

“Kurultay”dan amaç AKP genel başkanı ve başbakan adayını seçmek…

“Acil”liğin nedeniyse hala Abdullah Gül görevindeyken yapılması ve Abdullah Gül’e AKP içinde “hareket imkanı yaratmamak…

***

CHP’de “Kurultay”ın “acil”liğin nedeni yaşanan “seçim yenilgi”lerinin üstünü örtmek…

CHP alel-acele “kurultay” kararı alarak yenilgilerin nedeni olan “siyaset anlayışı” ve ‘’siyaset tarzı”nın tartışılmasını önlemek istiyor…

Hesapsız-kitapsız yapılan “istifa et” ve “kurultay” çağrıları Kılıçdaroğlu’na bir “kaçış yolu” açtı…

Bakalım, Kılıçdaroğlu “muhalif”lerin açtığı bu “kaçış yolu”ndan “kaçış” imkanı bulacak mı?

***

“Kurultay” tartışmalarıyla birlikte CHP’de “Sol” yeniden revaçta…

Bu güne kadar kimsenin aklına gelmeyen “Sol” ve “Solculuk” şimdi herkesin dilinde…

Herkes CHP’de “Sol” adına “Racon” kesiyor…

Hayatları boyunca “Sol”la yolları kesişmeyenler bile “Sol” adına konuşuyor…

***

CHP ve CHP’de siyaset yapan insanlar çok ilginçler…

Gerçekten de CHP’de kim nerde, nasıl duruyor anlamak mümkün değil…

CHP’de kendine “sol kanat” ve “yenilikçi kanat” v.b. adlar verenler var…

“Kurultay” gündeme gelince herkes kendine bir “kanat” uydurdu…

CHP sanki siyasi parti değil “kanatçı” dükkanı…

Herkes “kurultay”da Parti meclisine seçilmek için bir “kanat” takıyor…

Bu “kanatçılık”lar kimleri Parti Meclisine taşıyacak…

***

“Endişeli” CHP milletvekilli Binnaz Toprak’ta “Sol” konusunda “fetva” verenlerden…

“Sol”culukla neyin uyuşup neyin uyuşmayacağını vaaz ediyor…

Üzüleyim mi sevineyim mi bilemedim?

Binnaz Toprak, daha CHP Parti Meclis üyeliğine “paraşütle” konmadan önce, SODEV’in Taksim Hill’de yaptığı bir toplantıda “Hiç CHP’ye oy vermedim, daha önce ki seçimlerde hep AKP’ye oy verdim” demişti…

Bu açıklamaya salondan ve SODEV’in kimi üyelerinden de tepkiler gelmiş ve protestolar eşlinde bir kısım panel dinleyicisi salonu terk etmişti…

CHP’ye hiç oy vermemiş, AKP’ye oy vermiş bir insanı önce CHP Parti Meclisi üyesi sonra da CHP milletvekili olması önemli “kazanım”…

Ama yine de benim aklıma takılmıyor değil…

Acaba Binnaz Toprak hala oyunu kime veriyor?

CHP’ye mi?

AKP’ye mi?

***

CHP’de kendisini “Sol” ve “Yenilikçi-ilerici” olarak tanımlayan kişiler var…

Yine bu kişiler “CHP ulusalcılardan ve ulusalcılıktan kurtulması gerektiğini” söylerler…

Bu kişilere göre “ulusalcılık sağcılıktır” veya “milliyetçiliktir”…

CHP, 30 Mart’ta MHP’li ve Ülkücü Mansur Yavaş’ı Ankara Büyükşehir adayı yaptı…

Mansur Yavaş, “milliyetçi” ve “ülkücü” olduğunu hiç gizlemedi…

Peki, siz bu “arkadaş”ların Mansur Yavaş’ın adaylığıyla ilgili hiçbir “söz” söylediğini duydunuz mu?

Veya bir eleştiri getirdiklerini işittiniz mi?

CHP, 30 Mart’ta adı “yolsuzluk” ve “imar rantı”yla bütünleşmiş Sağcı - Özal’cı ve Cemaatçi olduğunu gizlemeyen Mustafa Sarıgül’ün adaylığına bir “itiraz”ları olduğunu duydunuz mu?

Peki siz, bu “Sol”u ve “yenilikçi” kişilerin Fatih’te yapılmış bir “eğilim yoklaması” sonucuyla belirlenmiş bir aday olmasına rağmen Sarıgül’ün ısrarıyla adaylık başvurusu bile olmayan Sabri Erbakan’ın adaylığına bir “itiraz”ları olduğunu duydunuz mu?

Hatay da 5 yıldır AKP Büyükşehir belediye başkanı olan birinin AKP’den aday olamayınca CHP’den aday olmasına yönelik hiçbir “eleştiri” olduğunu duydunuz mu?

Yine bir çok il ve ilçede eski ANAP ve DYP’den insanların parti örgütlerine rağmen adaylaştırılmalarına bir “itiraz” yaptıklarını duydunuz mu?

***

Cumhurbaşkanlığı adaylığına CHP siyasal İslamcı bir ismi aday gösterdi…

Hem de CHP’nin tüm kurallarını ve geleneklerini hiçe sayarak…

Dayatmayla Ekmeleddin İhsanoğlu ismi aday gösterildi…

Siz hiç bu “arakadaş”ların adaylaştırma biçimine ve adayın niteliğine ilişkin bir “itiraz”ları olduğunu duydunuz mu?

***

CHP’nin “Sağ”cılaşmasına veya “Sağ’dan aday gösterme “ siyasetine ilişkin en küçük bir eleştiri getirmeyen bu kişiler nasıl “sol”cu ve “yenilikçi” oluyorlar anlamak mümkün değil…

Parti içinde “biatçı” olarak yer almanın neresi “Sol” veya “yenilikçi” anlamak mümkün değil…

CHP içinde hiçbir “sağ”cılaşmaya ve dayatmaya “itirazı” olmayan bu “arkadaşlar”ın önemli bir bölümünü belediye kapılarında “iş-güç” veya “ihale pazarlama” işlerinde görmek mümkün…

***

CHP “Çatı aday” kampanyasına 14 parti ile birlikte katıldı…

Bu 14 partiden birisi MHP ve diğeri BBP…

12 Eylül öncesi “kont-gerilla” örgütlenmesinin “sivil” aparatı…

Binlerce ilerici-demokrat insanın öldürülmesinden doğrudan sorumlu bir hareket…

BBP, MHP içinden kopmuş bir “kontra” örgütlenmesi…

Hrant Dink’ten, Rahip Santoro’ya, Malatya’daki Zirve Yayınevi katliamından Paris’te ki üç kadın Alevi PKK’lının öldürülmesine kadar son dönemde ne kadar cinayet işlenmişse bir ucu hep BBP’ye çıkmıştır…

Gülen Cemaatiyle de BBP iç içedir…

Peki, CHP’nin bu “Sol” ve “yenilikçi”lerinin bu konularda bir “itraz”ları olmuş mu?

Hadi belediyelerdeki “rant” ve “saadet zincir”leri bozulmasın diye “itiraz” etmiyorlar…

Peki, bu işbirliğini canla-başla savunmalarına ne demeli?

***

Siz hiç bu CHP’nin salon “sol”cularnı veya “yenilikçi’’lerini CHP’nin Cemaatle işbirliğini eleştirdiğini duydunuz mu?

Hadi diyelim CHP’nin Cemaatle işbirliği yaptığına inanmıyorlar…

Peki siz hiç bu arkadaşların Cemaati eleştirdiklerini duydunuz mu?

Tam tersine hep birlikte sıraya girip “Zaman gazetesi vicdan”dırdan “Fethullah Gülen’in bilge”liği açıklamasına yüzlerce cemaat övgüsünü arka arkaya dizebiliriz…

Hepsi tek sıra “cemaate bağlılıklarını” bildiriyor, CHP İstanbul ve il başkanları ve genel başkan yardımcıları, milletvekilleri “Cemaat militan”ları gibi davranıyor…

***

Ne yazık ki CHP kurultayı CHP’nin en çok ihtiyaç duyduğu ideolojik, politik ve örgütsel yenilenme ihtiyacını “es” geçerek yapacak…

Kurultay tartışmaları, CHP’de “kötü yönetim”in üstünü örtmeye yarayacak…

Kurultay CHP’deki ideolojik ve politik saflaşmaya ve yenilenmeye hizmet etmeyecek…

Seçim sonuçları ne olursa olsun, CHP’de ihtiyaç duyulan “değişim” ve “yenilenme” gerçekleşmiş olmayacak…

CHP’nin kapısındaki bütün “tehlike”ler olduğu yerde duracak…

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni