CHP’yi ‘Bitirme’ Planı

İmambakır Üküş; Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik CHP’nin ''politika''sızlığı CHP’ye pahalıya mal olacak…

CHP uzun bir süredir “işleyen” bir “plan”ın parçası olarak “eritiliyor”…

CHP, giderek “ana muhalefet”tin partisi olmaktan çıkıyor…

Birçok il ve bölgede olmayan olamayan bir parti görünümü ortaya çıkıyor…

Son “Yerel Seçimler”le de birçok önemli kentte ve bölgede “ikinci parti” olma konumunu da kaybediyor…

CHP, MHP’nin de gerisinde kalarak “üçüncü parti” oluyor…

***

Kemal KIlıçdaroğlu’nun CHP genel başkanı olmasıyla birlikte “liberal”ler ve “ikinci Cumhuriyet”ciler CHP’nin “gönüllü” akıl hocaları durumuna geldi…

CHP’nin “geleneksel çizgi”sinden kopması gerektiği “fikri” CHP yönetimine kabul ettirildi…

CHP, yönünü “sol”a, işçilere-emekçilere, mağdurlarla çevirmek yerine “sağ”a çevirdi…

CHP’nin AKP’nin bir “yeni” versiyonu olmasının yolu açıldı…

CHP, AKP karşısında “Baraj” oluşturduğu bütün iddialarından vazgeçti…

AKP’nin yolunu açtı…

***

“Laiklik karın doyurmaz” veya “Laiklik oy getirmez” denerek “Laiklik” savunmasından vazgeçti CHP…

4+4+4 gibi yasada bile “Laiklik vurgusu yapmayalım” kaygısıyla yeterli direnç oluşturulmadı…

“Laik”lik ve “Cumhuriyet” savunmasından vazgeçmenin yanı sıra “türban” örneğinde olduğu gibi her konuda AKP’nin önü açıldı…

CHP, Kürt sorununda da AKP’nin peşine takıldı…

Soyut ve içi boş “barış” söylemleri dışında hiçbir şey söylemedi…

AKP ve PKK arasındaki “müzakere süreci” içinse “içeriğini bilmiyorduk ki, ne diyelim” pozisyonunda kaldı…

Cumhuriyet ve Demokrasi ekseninde AKP’ye karşı hiçbir “direnç noktası” oluşturamadı…

***

CHP, AKP’ye karşı bütün “direnç noktaları”ndan vazgeçmekle kalmadı…

MHP ile arasındaki “ideolojik” ve "politik” çizgiyi de bulanıklaştırdı…

Geçmişte asla düşünülmeyecek “oy geçişkenlikleri” şimdi “olağan” hale gelmiş durumda…

CHP’ye oy veren seçmenlerin önemli bir bölümü için MHP “ikinci parti” durumunda…

***

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik CHP’nin “politika”sızlığı CHP’ye pahalıya mal olacak…

CHP, şu ana kadar toplumun önüne bir “seçenek”le çıkabilmiş durumda değil…

Yerel seçimlerde alınan başarısız sonuçlar zaten CHP’yi önemli ölçüde “demoralize” etmiş durumda…

Yine aynı şekilde geniş halk yığınları da bütün olup bitenlere rağmen hala AKP’nin %45 civarında oy almasının yarattığı moralsizlik içinde…

CHP hem halka hem de CHP örgütlerine “umut” ve “heyecan” verecek bir atak yapmak yerine “ipe un seriyor”…

***

CHP’nin Cumhurbaşkan adayını “belirlemek” için “STK’ları dolaşma “fikri” gerçekten şaka gibi…

Ne yani şimdi Türk-iş size Tayyip Erdoğan’ı önerse onu mu aday göstereceksiniz?

Veya Halk-iş’le görüşmenizde ne yapacaksınız?

DİSK’in, TMMOB’un, Tabipler Odasının önerisini dikkate mi alacaksınız?

TUSKON Abdullah Gül’ü önerse o öneriyi mi dikkate alacaksınız?

***

CHP, her önemli “hamle” veya “kavşak”ta güçsüzleştiriyor…

CHP yaptığı her şeyle “önemsiz” hale geliyor…

Şimdi ise MHP’nin peşine bilinçli takılması sağlanıyor…

“Cemaat” CHP’yi “kuşatarak” içi boş bir parti haline gelmesine çalışıyor…

Ve ne yazık ki CHP bu yola “gönüllü” giriyor…

DSP’yi “bitiren” ve Siyaset sahnesinden silen “yıkım ekip”i şimdi CHP için görev başında…

“Beykoz Konakları” CHP’yi geçmişinden ve geleneklerinden kopararak işe başladı…

Şimdi “ideolojisiz” bir CHP ile son noktayı doğru gidiyor…

***

CHP’yi “güncelleme” adına “ideoloji”siz bir parti haline getirmek isteyenler, CHP’nin “mezar kazıcıları”dır…

CHP, bunlara tavır alması gerekirken Kemal Kılıçdaroğlu bu “anlayış”ı ödüllendiriyor…

Bu “anlayış”a cesaret veriyor…

CHP, freni patlamış kamyon gibi tepe taklak gidiyor…

Bu gidişle Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ne sahada çalışacak örgüt ne de sandıkta görevli bulabilecek…

Yapılacak şey belli…

Freni patlamış CHP’yi bir “kaçış rampası”na almak…

CHP’yi büyük facia olacak olan üçüncü parti konumuna düşürmeden “yeniden yapılandırmak”…

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni