Değişim talebi ve Özgür Özel

İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni İmambakır Üküş; CHP'nin önünde ciddi bir yapısal "değişim" ve "yenilenme" ihtiyacı duruyor. Görünen o ki bu kurultayda CHP'nin yapısal sorunlarına bir çözüm olmayacak.

CHP'deki ‘değişim’ tartışmaları hız kesmeden devam ediyor.

Ekrem İmamoğlu'nun seçim sonrası başlattığı ‘değişim’ tartışmalarının yeni temsilcisi Özgür Özel oldu.

Herkes Ekrem İmamoğlu'nun genel başkanlık adaylığını beklerken Özgür Özel genel başkanlık adaylığını açıkladı.

Görünen o ki Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu beraber bir yolculuğa çıkıyorlar sonunu Allah hayır etsin.

***

Toplumda da bir “değişim” talebi var.

CHP örgütlerinde de bir “değişim” talebi var.

Kılıçdaroğlu'nda da bir “değişim” iddiası var.

Kılıçdaroğlu gitsin diyenlerde de bir “değişim” iddiası var.

***

Bu süreçte CHP'deki en tılsımlı kelime “değişim” kelimesi.

Herkesin muradı farklı olsa da herkes bir “değişim”den bahsediyor.

Herkesin yüklediği anlam farklı olsa da herkesin istediği bir “değişim” var.

Anlayacağınız bu aralar CHP'de herkes bir şekilde “değişimci”.

***

Toplumda ve CHP örgütlerinde çok güçlü bir “değişim” talebi olmasına rağmen Özgür Özel CHP'de bir “değişim” rüzgarı yaratabildi mi?

Ya da CHP'deki ve toplumdaki “değişim” talebi toplumda ve CHP'de bir Özgür Özel rüzgarı yaratabildi mi?

Bırakın toplumda ve CHP'de bir rüzgar yaratabilmeyi var olan “değişim” rüzgarı bile Özgür Özel'den yana esmiyor.

Özgür Özel neden “değişim” talebini temsil edemiyor?

***

Çünkü Özgür Özel "samimi" görünmüyor.

Çünkü Özgür Özel "sahici" görünmüyor.

Çünkü Özgür Özel "inandırıcı" görünmüyor.

Çünkü Özgür Özel "ikna edici" görünmüyor.

***

Çünkü Özgür Özel'in CHP politikalarına yönelik bir tek itirazı yok bugüne kadar.

Çünkü Özgür Özel'in Kılıçdaroğlu'nun politikalarına yönelik bir tek itirazı yok bugüne kadar.

Çünkü Özgür Özel CHP'nin bütün politikalarının yapım sürecinin içindeydi.

Çünkü Özgür Özel Kılıçdaroğlu'nun yaptığı her şeyin doğrudan sorumlusu ve temsilcisiydi.

***

Aslında "eski yapı" aynen devam etseydi Özgür Özel'in yine de bir itirazı olmayacaktı.

Aslında "eski MYK" aynen devam etseydi Özgür Özel'in yine de bir itirazı olmayacaktı.

Çünkü Özgür Özel seçim sonrası meclis ve parti yapılanmasının yenilenme sürecinde Kılıçdaroğlu ile birlikte hareket etti.

Çünkü o süreçte Kılıçdaroğlu'na ve CHP'ye yönelik eleştirilere "kazıyın altından AKP trolleri ve Fetö'cüler çıkar" diyen bizzat Özgür Özel'di.

***

Hiçbir şey olmamış gibi Kılıçdaroğlu'nu temsilen grup başkanı olmak isteyen Özgür Özel değil miydi?

Hiçbir şey olmamış gibi meclis grubunun yapılanmasını Kılıçdaroğlu ile birlikte yapan Özgür Özel değil miydi?

Hiçbir şey olmamış gibi meclis grup başkan vekillerini Kılıçdaroğlu ile birlikte organize eden Özgür Özel değil miydi?

Hiçbir şey olmamış gibi yeni MYK'yı belirlemek için çalışan Özgür Özel değil miydi?

***

Ama olmadı.

Kılıçdaroğlu eski MYK'yı büyük ölçüde değiştirdi.

Ama olmadı.

Özgür Özel "dostlarını" MYK'ya taşıyamadı.

***

Aslında Özgür Özel'in kafası hala karışık.

Bir türlü genel başkan adaylığını ilan ettiğinin farkında değil.

Hala grup başkanı unvanını elinden bırakmak istemiyor.

Kendisi de hala genel başkan adayı olduğuna inanmıyor.

***

Aslında çok doğal bir durum.

Çünkü Özgür Özel de kendisinden genel başkan olmayacağının farkında.

Birileri tarafından suya atıldı.

O da bu suların ona göre olmadığının farkında.

***

Onun için toplumdaki "değişim" talebini Özgür Özel karşılayamıyor.

Onun için CHP'deki "değişim" talebini Özgür Özel karşılayamıyor.

Onun için Özgür Özel toplumda bir heyecan ve coşku yaratamıyor.

Onun için Özgür Özel CHP'de bir heyecan ve Coşku yaratamıyor.

***

CHP'de bir "değişim" zorunlu ama bu Özgür Özel değil.

CHP'de bir "yenilenme" zorunlu ama bu Özgür Özel değil.

CHP'nin önünde ciddi bir yapısal "değişim" ve "yenilenme" ihtiyacı duruyor.

Görünen o ki bu kurultayda CHP'nin yapısal sorunlarına bir çözüm olmayacak.

İmambakır Üküş, www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni