Emperyalizm ''Ulus Devlet''e Neden Karşı?

İmambakır Üküş yazdı, ''Yeni 'silah' özgürlük ve insan haklarıydı''…

“Yeni zaman”larda her şey değişti…

 

Dün “ezilen ulus”ların ve “ezilen halk”ların kurtuluş mücadelesini kanla bastıran emperyalizm, şimdilerde “özgürlük” savaşçısı kesildi…

 

Yeni dönemde emperyalizmin yol ve yöntemleri de değişti…

 

***

 

“Kapitalizmin şafağında” ortaya çıkan “uluslaşma” süreçleri, “ulus devlet”leri ortaya çıkardı…

 

Türkiye “geç” ve “güç” yaşadığı kapitalistleşme sürecinin bir parçası olarak yeni bir “ulus” ve "ulus devlet”i gerçekliğiyle karşı karşıya kaldı…

 

Kapitalizmin “doğal” olmayan gelişim süreci, olası “doğal entegrasyon” sürecini de engelledi…

 

***

 

Yeni dönemde Emperyalizm ilginç bir “paradoks” yaşıyor…

 

Bir yanda bütün sınırlar fiilen yok olurken, bir avuç finans-kapital tüm dünyaya egemen olurken, bir diğer yanda ise bir çok yeni “devlet”i yaratmaya çalışıyor…

 

Bütün dünya neredeyse 151-200 civarındaki “şirket”in elinde oyuncak iken her “devlet”i parçalayıp yeni devletler kuruyor…

 

***

 

Sovyetlerin çözülmesiyle birlikte yeni bir döneme giren emperyalizmin gündeminde “ulus devlet”lerle hesaplaşma vardı…

 

Düne kadar dünyadaki tüm “özgürlük” ve “insan hakları” mücadelelerine düşman olan emperyalizm, yeni dönemdeki tüm “operasyon”larını “özgürlük” ve “insan hakları” için yapıyor göründü…

 

Yeni “silah” özgürlük ve insan haklarıydı…

 

***

 

Sovyetlerin çözülmesinden sonra  onlarca devletin ortaya çıkmasına destek olan Emperyalizm, bununla yetinmedi…

 

Doğu Avrupa’yı da kan gölüne çevirme pahasına darmadağın etti…

 

Dünyanın en trajik ve kanlı “etnik” hesaplaşmasıyla Yugoslavya kan gölüne döndü…

 

Yugoslavya’nın parçalanmasını, Çekoslovakya izledi…

 

Ve devam etti…

 

***

 

Ama, bu yetmedi…

 

Afrika ve Ortadoğu daha beter bir cehennemi yaşamak zorunda kaldı…

 

Ne yazık ki Afrika ve Ortadoğu, giderek her “kabile” ve “mezhep”e bölünen bir trajedi yaşıyor…

 

Her “kabile” ve “mezhep”e bir “devlet”…

 

***

 

Afrika ve Ortadoğu da her “kabile” ve ”mezhep”i birbirine kırdıran emperyalizm tüm bu vahşeti dünya ya ne yazık ki “özgürlük” olarak yutturabildi…

 

Emperyalizmin bu “strateji”si yalnızca Doğu Avrupa ve Orta-doğu için değil, tüm dünyaya yönelikti…

 

Dünyanın her yerinde “etnik” ve “dinsel” çatışmaları körükleyerek, bütün halklar için yeni bir cehennem yarattılar…

 

***

 

İşin ilginciyse emperyalist devletler kendi “devlet”lerini güçlendirirken herkese “bölünme” pardon “özgürleşme” telkin etmeleridir…

 

Kendi “Ulus develet”lerine sahip çıkan emperyalistler bütün “ulus devlet”lerine karşı savaş açtılar…

 

Ve ne yazık ki oldukça da başarılı oldular…

 

***

 

Şimdi sıra Türkiye’de…

 

İmambakır Üküş