Erdoğan Toprak-Gürsel Tekin istifa eder mi?
İmambakır Üküş yazdı, ''Erdoğan Toprak ve Gürsel Tekin’in MYK’da olması bir başarı değil, bir ‘cezalandırma’dır''…
Hatırlarsanız, CHP kurultay öncesinde CHP genel başkan yardımcısı Gürsel Tekin çok büyük iddialar öne sürerek istifa etmişti…
CHP’nin ve
Türkiye’nin birçok temel sorunla karşı karşıya olduğu dönemde ‘şok’ bir istifa olmuştu…
Çünkü zaten CHP
kurultay kararı almış, ilçe ve il kongrelerini yapmıştı…
Çok yakın bir zamanda kurultaya gidecekti.
***
Uzun bir zamandır CHP’de
Erdoğan Toprak, Gürsel Tekin ve Nihat Matkap arasında bir çatışma yaşanıyordu…
Özellikle, Erdoğan Toprak, Nihat Matkap ve Gürsel Erol’un
Ankara, İstanbul ve İzmir il örgütlerini ‘dizayn’
etmeleri de çatışmayı daha da büyütmüştü.
Gürsel Tekin, Erdoğan Toprak, Nihat Matkap ve Gürsel Erol’u
çok sert ve ağır iddialarla suçlayarak MYK üyeleğinde istifa eti…
Ve ‘bu arkadaşlarla
aynı MYK’da yer almam mümkün değil’ diye açıklamalarda bulundu.
***
Gürsel Tekin, İzmir İl Kongre günü önce Gürsel Erol’la ‘anlaştı’…
Gündüz, Levent
Eyipişiren’i destekleyen bir ‘tavır’da
olan Gürsel Tekin, oylama öncesi tavır değiştirerek Ali Engin’e destek verdi…
‘Hemşehri dernekleri’nde
var olan ilişkilerini Ali Engin’e yöneltti…
Sonra…
Sonra, ‘sarı liste’nin
hazırlanmasında Erdoğan Toprak ve Gürsel Erol’la birlikte hareket etti…
Zaten, CHP genel
başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da ‘Erdoğan
Toprak ve Gürsel Tekin’i çağırdım. Sorun istemiyorum dedim’ diye gazetelere
açıklama yaptı…
‘Sorun’ böylece
çözülmüş oldu…
***
Kılıçdaroğlu, 1258 delegenin oy kullandığı kurultayda 400 oy
civarında oy alan, örgütün üçte ikisinin
istemediğini ilan ettiği Erdoğan Toprak
ve Gürsel Tekin’i neden MYK’ya aldı?
Kılıdçaroğlu, sürekli MYK ve parti içinde ‘kriz unsuru’ olan bu iki isme,
listesinde yer vererek, krizi yanında mı taşımak istedi…
***
Kılıçdaroğlu, CHP
içindeki gücünü ve etkisini sancılı ve yıpratıcı bir
yoldan pekiştirmeye çalışıyor...
Belki, süreç sonunda kendisine hizmet edebilir ama CHP’ye büyük zarar veriyor…
Kılıçdaroğlu, kendisi için ‘sorun’ gördüklerini ‘kamuoyu’nun
önüne atıyor…
Yıpranmasını, yaşanan sürecin bütün kötülükleriyle özdeşleşmesini bekliyor…
Bir süre sonra zaten parti
içi ve parti dışı kamuoyu –bazı
yönlendirmeler de- o isimlerin ‘kelle’sini
istiyor…
Yani bildiğiniz eski Osmanlı yöntemleri…
***
Bugüne kadar ‘öne
atılan’ hiçbir isim yaşamadı…
Önce Önder Sav’da yaşandı bu süreç…
Sonra Gürsel Tekin’de…
Sonra Nihat Matkap’ta…
Şimdi sıra Adnan Keskin’de…
O koltukta oturan kimse ‘iflah’ olmadı şimdiye kadar…
***
Erdoğan Toprak ve Gürsel Tekin’in MYK’da olması bir başarı
değil, bir ‘cezalandırma’dır…
Gürsel Tekin’in ‘istifa’
ederkenki hiçbir ‘gerekçe’si ortadan
kalkmamıştır…
Ayrıca, ‘aynı MYK’da birlikte çalışamam’ dediği
herkes de aynı MYK’da görevlendirilmiştir.
Daha önemlisi, Gürsel Tekin’in durumunda hiçbir ‘iyileştirme’ olmamıştır…
Tam aksine ‘halkla
ilişkiler’ adıyla yeni alan açılmış, Gürsel Tekin’in görev alanı
daraltılmıştır…
‘Halka dokunan
siyasetçi’ olarak tanınan Gürsel Tekin, halkla ilişkilere değil, hiçbir birikimi ve geçmişi/ilişkisi olmayan ‘basın’a verilmiştir.
Aynı şekilde, Erdoğan Toprak CHP’deki ‘üçüncü adam’
olarak tanımlanan görevden alınarak, yalnızca genel başkan yardımcılığı unvanı
olsun diye ‘üretilmiş’ bir alana
verilmiştir…
Bence Kılıçdaroğlu, Erdoğan Toprak ve Gürsel Tekin’e ‘onurlu geri çekilme’ şansı vermiştir…
İkisine ‘görev’
vermiş, ikisine ‘görevi reddetme’
şansı yaratmıştır…
Bakalım, göreceğiz…
Ya, MYK üyeliği olsun da ne olursa olsun denerek ‘yeni duruma’ uygun ‘teori’ler uydurulacak…
Ya da onurluca, ‘hayır
arkadaş sağol’ denecek.
Sizce?
***
Herşeye rağmen, yani MYK geçmişe nazaran bir ‘umut’ olabilir mi?
Bunu yaşayarak göreceğiz…
Ancak, olumlu bazı adımlar atılmıştır…
Önemli olan, hayatta karşılığı…
Hayattaki duruşlarıdır…
***
‘Umut’lu olmak
için nedenlerimiz var…
Ama yaşadığımız bir geçmiş de var…
Her şeye rağmen bizler ‘umudu’
büyütmeye çalışacağız…
Türkiye’nin de, CHP’nin
de buna ihtiyacı var…
İmambakır Üküş
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları