Ergenekon, Balyoz, 28 Şubat ve Kontrgerilla

Türkiye’nin kirli ve karanlık geçmişi ve bugününde ABD’nin rolünü ve kontrgerillayı görmeyen “saf” değilse, emperyalizmin gönüllü uşağıdır…

Her döneme ruhunu veren, her dönemi ifade eden kavramlar vardır…

Dönemi yansıtır, dönemin parametrelerini belirler…

***

AKP’nin 10 yılını belirleyen ve öne çıkarılan olgu ve kavram; darbelere karşıtlığını mücadele ve vesayete karşı milletin egemenliği…

AKP, kendi iktidarını pekiştirdikçe ve kendi iktidarını pekiştirmek için hep bu kavramları öne çıkarttı…

Hesaplaşmalarını bunun üzerinde yürüttü…

Böylece toplumda var olan “darbe karşılığını” ve demokrasi dışı arayışlara tepkileri kendi etrafında birleştirdi…

Kendisini “hukuk ve demokrasi” kahramanı olarak sunma becerisini gösterdi…

***

AKP, geçmişle hesaplaşma merakını nedense bir türlü bugün olanlarla hesaplaşmaya dönüştüremedi…

Yakın döneme ilişkin hesaplaşmalardan uzak durdu…

En basiti daha “Uludere”de “vur emri”ni kimin verdiğini açığa çıkaramadı, çıkarmak için bir çaba bile göstermiyor…

Nazi Almanya’sı dışında örneği görülemeyen bir insanlık suçu olan “Sivas davası”nda, bırakın yapanlarla hesaplaşmayı, olayın kapatılmasına “hayırlı olsun” diyen bir zihniyete sahip…

***

Darbelerle hesaplaşmak Türkiye’nin “olağan” demokratik yaşama kavuşması için zorunludur…

Demokrasi dışı arayışlarla hesaplaşmak demokrasinin yerleşik hale gelmesi için bir zorunluluktur…

Vesayet rejimine karşı tavır almak, millet egemenliği için mücadele etmek bir zorunluluktur…

Bu amaçla devlet içinde ve dışında örgütlenmiş tüm yapılara karşı mücadele edilmelidir…

Ancak, bu mücadele ve tavır alışta hukuk ve adalet içinde, demokrasiye uygun bir şekilde yürütülmelidir…

Aksi halde, darbecilerden ve vesayet rejiminden farklı bir şey olmamış; yapılmamış olur…

***

Türkiye’de darbelere ve vesayet rejimine karşı müdahale “ABD emperyalizmine” ve devlet içinde bir NATO örgütlenmesi olan “kontrgerilla”ya karşı tavır almadan yürütülebilir mi?

Türkiye’de ki her darbe girişiminin arkasında ABD emperyalizmi vardır…

Türkiye’de ki her darbe girişimi bir NATO örgütlenmesi olan kontrgerilla eliyle yapılmıştır…

ABD emperyalizminden ve NATO örgütlemesi kontrgerilla’dan bağımsız olan Talat Aydemir ve Fethi Gürcan liderliğindeki darbe girişimi hem başarısız olmuş, hem de öncüleri İDAM edilmişlerdir…

Türkiye’nin egemenleri “Talat Aydemir ve arkadaşları”nın eylemlerini “yok saymış” onların idam edildiği gerçeğinin de üstünü örtmüştür…

***

Ne Ergenekon soruşturmasında, ne balyoz soruşturması soruşturmasında, ne 12 Eylül soruşturmasını ne de 28 Şubat soruşturmasında, ne ABD’nin rolü ne de kontrgerilla gerçeği vardır…

ABD emperyalizmi ve kontrgerilla gerçeğini açığa çıkarmayan her girişim, gerçeğin üstünü örtme girişimidir…

***

Türkiye’nin kirli ve karanlık geçmişi ve bugününde ABD’nin rolünü ve kontrgerillayı görmeyen “saf” değilse, emperyalizmin gönüllü uşağıdır…

Türkiye’nin devrimci demokratları er-geç bu gerçeği ortaya çıkaracaktır…

Türkiye’nin devrimci demokratları er-geç emperyalizme karşı, tam bağımsız ve gerçekten bağımsız Türkiye gerçekleştireceklerdir…

İmambakır Üküş