Türkiye, her şeye rağmen,bir hukuk devleti…En azından şimdilik…
Türkiye, her şeye rağmen,bir hukuk devleti…En azından şimdilik…
Bir çok hukuksuzluk,adaletsizlik olsa da,sonuçta yargı diye bir kurum var.Ve hepimizin güvencesi…
Geçmişte en çok tartışılan iki konu vardı… Askeri vesayet ve yargıda vesayet.
AKP, askeri vesayeti de,askeri de ‘’halletti’’..Bırakın askeri vesayeti,askerin kendine bile hayrı yok..Genelkurmaydan çok general, cezaevinde var...
Yargıda vesayet tartışması da,referandumla birlikte sona erdi. Bülent Arınç’ın ‘’güzel kardeşleri’’ şimdi yargının bütün tepelerini elinde tutuyorlar…
* * *
Artık,yargıda istenilen sonuç elde edinilmiş durumda.HSYK, tümüyle AKP’nin gönlüne göre şekillendi.Adalet bakanının listesi tam olarak görev başında…
Buraya kadar her şey ‘’olağan’’ akışında… Sonuçta görev alanlar; görev alma biçimlerini ve görüşlerini onaylamasak bile hepsi yargı mensupları…
* * *
Peki futbol federasyonunun yargılama hakkı ve görevi var mı?
Federasyon adlı bir makam mı?Futbol federasyonu daha mahkemenin bile görmediği ve kabul etmediği ’’ delil’’lerle nasıl karar verecek?
Federasyon, polis ve savcılığın iddiasıyla karar verebilecekse, mahkemeye ne gerek var?
* * *
Yargıya intikal eden bir konuda, kim ve nasıl kendini yargının yerine koyarak karar alacak…Bırakın kararı, yargıda olan bir konuda yorum bile yapmak ‘’suç’’ken, kim nasıl kendini yargının yerine hüküm verecek.
* * *
Bu soruşturma, baştan planlanmış ve hedeflenilmiş bir soruşturmadır.Tümüyle siyasaldır.
Amaç bellidir.Sporda, yeni bir yapılanma için AKP’ye direnenlere gözdağıdır.
Ne yazık ki, bu amaca da ulaşılmıştır.Artık bütün yollar Roma’ya çıkmasa bile AKP ve cemaatçi yapılanmalara çıkmıştır.
* * *
Bu kadar hukuksuzluk, muz cumhuriyette bile olmaz olamaz…
Federasyon, mahkemeden önce mahkemenin yerine karar almaya zorlanıyor….
* * *
Savcılık soruşturması gizliliği ilkesi alenen ve keyfi olarak çiğneniyor….
* * *
Hukuk ve adalet sistemiyle bu kadar oynanması çok tehlikeli sonuçlara yol açar…
Bugün sporda federasyon, mahkemesinin yerine iş tutar, peki yarın?...
Kim, kimin yerine ne kararlar alır, aldırılır hiç düşündünüz mü?