loading
close
SON DAKİKALAR

Hacı Bektaş izlenimleri

İmambakır Üküş
Tarih: 18.08.2012
Köşe: @imambakirukus

İmambakır Üküş'ten Hacı Bektaş izlenimleri...

Bu yıl 49. Ulusal, 23. Uluslar arası Hacı Bektaş Veli’yi anma etkinlikleri için Hacı Bektaş’taydık…

 

Uzun bir süredir yaz-kış birçok kez gittiğim Hacı Bektaş’ta bu yıl, aynı zamanda Hacı Bektaş Veli geleneğini yaşatan ‘çelebi’ ailesiyle –Ulusoylar- tanışma fırsatım oldu…

 

Aynı zamanda Amasya’dan, Tokat’tan Urfa ve Düzce’den gelen canlarla birlikte, ‘çelebi’lerin konağında ‘halk’ ve ‘hak’ sofrasında birlikte kahvaltı etme imkânı bulduk.



O konak, aynı zamanda Kurtuluş savaşında Mustafa Kemal’in geldiği, Cemalettin Çelebi Efendi ile görüştüğü konaktır…

 

O görüşmenin yapıldığı yer Kültür Bakanlığı tarafından ‘Atatürk müzesi’ haline getirilmiştir…


 

Biz o müzeyi gezemedik, çünkü anlamsız ve kimin tarafından bilinmeyen bir şekilde ‘mühürlenmiş’ durumdaydı…


 

***

 

Alevi-Bektaşi inancı açısından kutsal olan Hacı Bektaşi Veli Dergâhı ne yazık ki hak ettiği konumda değil…

 

 

Her yıl milyonlarca yurttaşın ziyaret ettiği ilçe ve Dergâh bu törenlere ve ziyeretlere uygun değil…

 

Her yıl siyasilerin bol bol ‘nutuk’ atıp, sevgi ve dostluktan bahsettiği yer, ne yazık ki bu güne kadar hiçbir gerçek ‘ilgi’ ve ‘destek’ görmemiş durumda.

 

Beş bin nüfuslu ilçe, Hacı Bektaşi Veli’yi anma için yapılan törenlere katılan yüz binlerce insanı hiçbir anlamda ‘barındıracak’ koşullara sahip değil…

 

Suyu bile törenlerde doğru-dürüst akmayan ilçede, konserlere verilen ücretler ve yapılan masraflar ilçenin yenilenmesine harcansa daha doğru bir iş yapılmış olur…

 

***

 

Hacı Bektaş, ne sosyal ne de fiziki koşulları itibariyle bu kapsamda bir ziyaretçiyi çağdaş koşullarda ‘misafir’ edecek durumda değil…

 

Ne doğru dürüst kalacak yer var…

 

Ne de sağlıklı ‘beslenme’ imkânı…

 

Özellikle, bin bir yokluk ve zorlukla oraya gelen inançlı yoksul Alevi ve Bektaşiler için durum daha da kötü…


 

Yollarda, sokaklarda, parklarda ve tarlalarda ya uyduruk çadırlar ya da arabalarda uyumaya ve en ilkel koşullarda toz-toprağın içinde yemek yemeye çalışan o inançlı Alevi-Bektaşileri gördükçe, zengin sofralarda beş yıldızlı otellerdeki ‘iftar sofraları’ aklıma geldi…

 

***

 

Bu yıl hükümeti Enerji Bakanı Taner Yıldız temsil etti.

 

Yakın bir zamanda Hacı Belediyesi’nin elektiriğinin ‘borcu’ dolayısıyla kapatılması aklıma gelince, bu ironiye acı acı gülümsemek dışında insanın elinden başka bir şey gelmiyor…

 

Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın Hacı Bektaşi Veli’den Hacı Bayramı Veli olarak bahsetmesi ise gülüşmelere yol açtı…

 

Demek ki ‘zorla’ olmuyor hiçbir şey…

 

Hükümet yetkililerinin ismi okundukça bir çok  insan ‘yuh’ çekti…

 

İncinsen de incitme’ diyen Hacı Bektaşı Veli’nin topraklarına yakışmayan bir görüntü oluştu…

 

***

 

Hacı Bektaşi Veli Dergâhı, resmi statü olarak bir müze…

 

Ve tüm yetkiler bakanlıkta…

 

Dergâhta çalışanlar da ‘bakanlık’ elemanları…

 

Dergâhla ve o inanç dünyasıyla ilgisi olmayan, olaya yalnızca ‘’ olarak bakanlarca yönetiliyor…

 

Alevi-Bektaşi inancında olanlar için oldukça acı bir durum…

 

Aynı acı durum dergâha daha sonra eklenen ‘cami’ için de geçerli…

 

Dergâhın ‘orijinal’ halinde olmayan ‘cami’ ne yazık ki ‘zorla’ oraya ‘iliştirilmiş’ durumda…

 

***

 

Müthiş bir ‘inanç’ var…


 

Yaşlısı, genci, çocuğu, kadını taşı toprağı ‘öpüyor

 

Her yerden ‘inanç’ fışkırıyor…

 

Ama ne yazık ki bu ‘inanç’a gereken ‘saygı’ gösterilmiyor…

 

Ne Dergâhta bu saygıyı görebildik…

 

Ne de yapılan törenlerde…

 

Bu Dergâhın ve anma törenlerinin bugüne taşıyanlara karşı da bir ‘vefasızlık’ durumu var…

 

Yüzlerce yıllık yok sayma ve asimilasyonlara karşı Alevi-Bektaşi inancını bu günlere getiren herkese ayrımsız sahip çıkılmalı…

 

Emeklerine saygı gösterilmelidir…

 

***

 

CHP tam kadro Hacı Bektaş’ta idi…

 

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve genel başkan yardımcıları, milletvekilleri ve belediye başkanları…

 

Hepsi protokolda sıralanmışlardı…

 


Protokol’ bölümü halktan ayrılmış, kimsenin girmesine ‘izin’ verilmeyen bir yer…

 

Ne yazık ki, CHP’nin bütün protokol erkanı tüm tören boyunca yerinden kıpırdamadı…

 

Onlar için genel başkanla ‘aynı hizada’ oturmak çok önemliydi…



Aynı sırada yer bulamayanlar belediye başkanına ‘gönül koymuş’tu…

 

Hiç birisi yerinden kıpırdamadı, halkın arasına karışmadı…

 

Kılıçdaroğlu ile geldiler…

 

Kılıçdaroğlu konuşmasını bitirdikten sonra, onunla birlikte gittiler…

 

***

 

CHP milletvekili Durdu Özpolat, yaptığı girişimle Dergâhta açılacak ‘ticari’ yeri engellemişti.

 

Belediye başkanı tarafından yaptıkları teşekkürle anıldı…


 

Gitmeyip, Hacı Bektaş’ta kalan milletvekillerinden birisiydi Durdu Özpolat…

 

CHP’nin çok tartışılan ismi Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün de ikinci gün Hacı Bektaş’ta olan isimlerden birisiydi…

 

Halkın yoğun ilgisiyle karşılaşan Hüseyin Aygün, Alevilikle ilgili iddialı görüşlere sahip…

 

Ama Alevi-Bektaşi inancında çok önemli bir yer tutan Hacı Bektaşi Veli Dergâhını ‘ilk’ kez ziyaret ediyor…

 

Acı bir ‘ironi’ gibi olan bu durum için Hüseyin Aygün’ü ‘pir’ affetsin demekten başka bir şey gelmiyor içimden…

 

***

 

CHP’li belediyeler bu yıl etkin katılımcı durumdaydı.

 

Çankaya, Yenimahalle, Maltepe ve Kartal belediyesi etkin yardımlaşma yapan ve aktif katılım saglayan CHP’li belediyelerdi.

 

Kartal Belediye başkanı Altınok Öz, günler öncesinde Hacı Bektaş’a gelerek hazırlıklara bizzat katıldı…

 

Konaklama için çok büyük bir çadır açan ve bir çok etkinliği üstlenen Kartal Belediyesi, aynı zamanda kitlesel katılım da sağlamıştı…

 

40 otobüsle Hacı Bektaş’a gelen Kartal Belediye başkanı Altınok Öz, CHP genel başkanına ev sahipliği yaptı…

 

***

 

Alevi-Bektaşi kurumları ve inanç önderleri kendi aralarındaki ayrılığı bir kenara bırakarak, Hacı Bektaş’a sahip çıkmalıdır.

 

Daha çağdaş ve yeterli imkânların sağlandığı anma törenleri ve güç birliği, gönül birliği sağlanmalıdır…

 

Hacı Bektaş Dergâhı ve Hacı Bektaş ilçesinin bu desteğe ihtiyacı var…

 

El ve gönül birliğiyle, Hacı Bektaş’ın tüm sorunları çok kolayca çözülebilir…

 

Yeter ki istensin…

 

Yeter ki adım atılsın…

 

Bir olalım, iri olalım, diri olalım felsefesine inananların bir, iri ve diri olmak için adım atmamasını anlamak mümkün değil…

 

Hacı Bektaş Veli Dergâhı’na sahip çıkmak hepimizin görevidir…

 

İmambakır Üküş

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları