Halkın Cumhuriyeti

İmambakır Üküş yazdı, ''Cumhuriyet etrafını saran ve onu çürüten 'resmi' ve 'bürokratik' kabuğu kırarak, gerçek özüne 'cumhur'a dönüyor...''

‘Cumhuriyet’ tartışma konusu olmaktan çıktı…

 

Somut ve pratik bir mücadele ve çatışma konusu oldu…

 

Geçmişte yaşanan ‘numaralı’ cumhuriyet tartışmaları artık son buldu…

 

Şimdi Cumhuriyet konusunda ayrışma çok somut ve net…

 

***

 

Bu yılki Cumhuriyet kutlamaları esas olarak ikiye ayrıldı…

 

Halkın kutlama girişimi…

 

Devletin kutlamama girişimi

 

***

 

Cumhuriyet kolay ve hemen kurulabilen bir şey değil…

 

Ciddi bir tarihsel ve toplumsal süreç içinde kurulabiliyor…

 

1923’te kurulan Cumhuriyet’imiz de yeni yeni yerli yerine oturmaya başlıyor…

 

Cumhuriyet, bizzat karşıtlarının yasaklarıyla halklaşıyor…

 

Halkın cumhuriyeti haline geliyor…

 

Daha düne kadar ‘zorunlu’ kutlanan bir ‘resmi tören’ olan Cumhuriyet kutlamaları şimdi önemli bir mücadele günü haline geliyor…

 

***

 

Şimdi Cumhuriyet etrafını saran ve onu çürüten ‘resmi’ ve ‘bürokratik’ kabuğu kırarak, gerçek özüne ‘cumhur’a dönüyor…

 

Artık Cumhuriyet’i kutlamak resmi bir görev değil…

 

Artık kutlama ve sahip çıkma ‘Cumhur’un görevi haline geliyor…

 

Artık, ‘Cumhur’ ayağa kalkıyor ve ‘Cumhuriyet’e sahip çıkıyor.

 

***

 

Hiçbir ‘Cumhuriyet’ kolay kurulmuyor…

 

Hiçbir ‘Cumhuriyet’ kolay savunulmuyor…

 

Her zaman büyük bedeller ve büyük mücadeleler gerekiyor…

 

İşte bu 29 Ekim, ‘Cumhur’un o büyük bedelleri ve büyük mücadeleleri yapmaya aday olduğunu gösterdi…

 

Yasaklara ve baskılara rağmen sokaklara çıkan milyonlar Cumhuriyet’e sahip çıkma iradesini gösterdi…

 

Sokaklara çıkan milyonlar aynı zamanda nasıl ve ne biçimde mücadele edilmesi gerektiğini de ortaya koymuştur…

 

Şimdi görev bunun gereklerini yerine getirmektir.

 

İmambakır Üküş