Hürriyet’te, Ahmet Hakan’a Saldırı ve AKP

İmambakır Üküş; Rahmetli Necmettin Erbakan’ın bir sözünü AKP’nin durumuna uyarlarsak ''AKP’nin gideceği kesin ama bu gidiş kanlı mı olacak, kansız mı?'' o belli değil…

Rahmetli Necmettin Erbakan’ın bir sözünü AKP’nin durumuna uyarlarsak “AKP’nin gideceği kesin ama bu gidiş kanlı mı olacak, kansız mı?” o belli değil…

Aslında 7 Haziran’dan sonra olanlara bakarsak gidişin epeyce “kanlı” olacağı belli…

13 yılı aşkın bir süredir iktidarı “tek başına” elinde bulunduranlar hiçbir şekilde iktidarı paylaşmak istemiyor…

Bunun için ülkeyi yangın yerine çevirmekten çekinmedikleri de apaçık ortada…

***

Dünyada ve bölgede AKP’nin yalnızlaşmaktan öte; istenmediği ortaya çıkmış durumda…

Rusya’nın Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın desteklediği tüm islamcı çeteleri bombalamasıyla, Ortadoğu’da bir “rüya” sona ermiştir…

AKP ve Türkiye tamamen yalnızlaşmış; daha da ötesi Türkiye bütün “askeri üsleri” ABD’ye açmıştır.

***

Hürriyet ve Doğan Medya’nın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve AKP’nin bugünlere gelmesindeki rolü çok önemlidir…

Sanılanın aksine hemen her dönem Hürriyet ve Doğan Medyası Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’yi desteklemiştir…

Bugün CHP’de MYK üyeliği, genel başkan yardımcılığı ve İstanbul milletvekilliği yapan Enis Berberoğlu’nun yayın yönetmenliğinde de AKP yandaşlığı “havuz medyasını” aratmayacak düzeydedir.

Recep Tayyip Erdoğan ve AKP ne istediyse Hürriyet ve Doğan Medyası yakın zamana kadar hep yerine getirmiştir.

***

Ancak; Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’ye “biat” etmek bile yetmeyecek duruma gelmiştir…

Özellikle HDP’nin barajı aşmasını Doğan Medya’nın desteklerine bağlayan R. Tayyip Erdoğan ve AKP; “tek başlarına” iktidar olamamanın “suçlu”su olarak Hürriyet’i ve Doğan Medya’yı ilan etmiştir…

Eğer Hürriyet ve Doğan Medya’yı baskı altına alırsak HDP’yi baraj altına itebiliriz hesabı yapanlar Hürriyet’e ve Doğan Medya’ya yönelik bir “linç” kampanyası başlatmışlardır…

***

Hürriyet’e iki saldırı düzenlemiş; cumhurbaşkanından başbakanına tüm havuz medya kışkırtmalarına rağmen en çok AKP gençlik kolları genel başkanı ve İstanbul milletvekili öncülüğünde “bir avuç” insan toparlanabilmiştir…

Ahmet Hakan’a saldırı içinse ancak “uyuşturucu” ve “tehdit” vb. suçlardan sabıkalı insanlar bulunup harekete geçirilebilinmiştir…

AKP’nin 13 yıllık “tek başına” iktidarının geldiği “dramatik” ve “trajik” sonuç budur…

AKP’nin harekete geçirilebileceği “temiz” hiç kimse yoktur…

AKP bitmiştir…

***

Hürriyet’e ve Ahmet Hakan’a saldırı AKP’nin havuz medyasının kışkırtıcılığında gerçekleşmiştir…

Bu kısmı aslında hiç de önemli değildir.

Önemli olan AKP’nin artık bu “tip” sokak saldırılarından ve sokak çetelerinden medet umar hale gelmesidir…

Ama saldırılar kadar önemli bir gelişme, Aydın Doğan’ın açıklamalarıdır.

Aydın Doğan ilk defa açık ve net bir şekilde Recep Tayyip Erdoğan’a meydan okuyor…

Aydın Doğan ilk defa AKP’nin ve Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceğinin olmadığından emin bir şekilde konuşuyor…

***

Hürriyet’e ve Ahmet Hakan’a yönelik saldırı 1 Kasım seçim sonuçlarının önceden ilanıdır…

Deste kırılmadan – iktidar gitmeden yapılan son “devlet korumalı efelik”tir.

1 Kasım’da iktidar olamayacağının; iktidar gücü ve sopasıyla bir şey yapamayacağının göstergesidir…

AKP’nin giderayak son “vukuat”ıdır…

***

AKP, 7 Haziran seçim sonrası CHP ile koalisyon görüşmelerinde Recep Tayyip Erdoğan ve ailesi için “dokunulmazlık” talep etmiştir…

1 Kasım’dan sonra bunu bile talep edemeyecek hale gelecektir…

Hani dertler ya “borç yiyen kesesinden yer” diye…

AKP’nin biriken “borcu” ve verilecek çok büyük bir “hesabı” var…

Hesap vereceksiniz.

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni