İstanbul'da milli görüş vakti geldi mi?
Gazeteci İmambakır Üküş; Türkiye'nin derin kutuplaşma ve ayrışma noktalarında birisi “laik-dindar/ muhafazakâr” ayrışması oluşturuyor. AKP bu tarihsel kutuplaşma ve ayrışma üzerinden çok kolay seçim kazanıyor.
Gazeteci İmambakır Üküş, katıldığı Saadet Partisi'nin İBB Başkan Aday tanıtım toplantısını değerlendirdi:
Saadet Partisi de İstanbul Büyükşehir adayını açıkladı.
Saadet Partisi İstanbul büyükşehir adayı aynı zamanda İstanbul milletvekili olan Birol Aydın oldu.
Saadet Partisi adayını “başka bir İstanbul mümkün” ve “şimdi milli görüş belediyeciliği vakti” sloganı ile tanıttı.
Birol Aydın Milli Görüş geleneğinden gelen bir insan.
Oldukça heyecanlı ve coşkulu bir konuşma yaptı.
Öncesinde ise Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı’da hem coşkulu hem de milli görüş çizgisini çok net ifade eden bir konuşma yaptı.
En sonunda da Genel Başkan Temel Karamollaoğlu’nun Türkiye'nin temel meselelerine ilişkin aynı zamanda milli görüş çizgisinin yerel yönetim anlayışını özetleyen konuşmasıyla toplantı sona erdi.
Salonda büyük coşku ve heyecan vardı. Ne yazık ki davetli gazetecilerin büyük çoğunluğu yoktu.
Yerel veya genel iktidarın çizgisinde hizalanan gazeteciler Saadet Partisini görmezden gelmeye devam ediyorlar.
Hiçbir sol-sosyalist parti veya örgütüne “nasip” olmayacak bir işçi-emekçi-esnaf ağırlıklı bir toplantıydı.
Milli görüş çizgisinden gelen ranta bulaşıp lüks korunaklı sitelerde veya rezidanslarda oturan lüks araçlara binenler AKP'de yer alırken yoksul mahallelerde oturup sabahın köründe işe gitmek için otobüs duraklarında otobüs bekleyenler ise Saadet Partisi toplantısındaydı.
Kadınların ve gençlerin yanı sıra geleneksel milli görüşçü yaşlıların da bir arada olduğu bir toplantıydı.
O yaşlı amcalardan birisi de elinde Saadet Partisi bayrağıyla sahneye fırlaması ise salonda büyük coşkuya neden oldu.
Gerek il başkanı gerek büyükşehir adayının gerekse genel başkanın açıklamaları çok net ve açıktı.
“Milli görüş çizgisinin temsilcisi de adresi de Saadet Partisi’dir” dediler.
Konuşmaları ortak vurgusu “Biz İstanbul'u İstanbul'da milli görüş belediyeciliğini özledi” noktasındaydı.
AKP'nin 20 yıllık süreçte yapamadıklarını CHP'nin 5 yıllık süreçte yaptıklarını ortaya koyarak çözüm için Saadet Partisi'nin milli görüş belediyeciliğini ortaya koydular.
Saadet Partisi milletvekili seçimlerinde her ne kadar millet ittifakı içinde yer alsa da geçmişte de yerel seçimlerde ayrı davranmıştı.
Saadet Partisi 2019 yerel seçimlerinde İstanbul'dan aday çıkarmıştı.
Saadet Partisi adayı 105 binin üzerinde bir oy almıştı.
Geçen seçimde millet ittifakı ve Ekrem İmamoğlu 13 bin oyla seçim kazanırken Saadet Partisinin aldığı oyun anlamını ve önemini hatırlatmak gerekiyor.
Bazı insanlar Saadet Partisini aday çıkardığı için veya CHP'yi Ekrem İmamoğlu'nu eleştirdiği için çok yanlış ve haksız yere eleştiriyor.
CHP'den özellikle CHP listelerinden Milletvekili seçilen Birol Aydın'a ve Saadet Partisi'ne yönelik eleştiriler var.
Bu eleştiriler doğru değil ayrıca çok haksız eleştiriler.
Saadet Partisi ve CHP ittifakı Türkiye için seçim sonuçlarından bağımsız olarak çok önemli bir ittifak.
Her ne kadar yeni değişimci CHP yönetimi ve bazı çevrelerin önemsemediği bu ittifak Türkiye için çok önemli bir adımdı.
Türkiye'nin derin kutuplaşma ve ayrışma noktalarında birisi “laik-dindar/ muhafazakâr” ayrışması oluşturuyor.
AKP bu tarihsel kutuplaşma ve ayrışma üzerinden çok kolay seçim kazanıyor.
CHP Saadet Partisi ile ittifakla bu ayrışmayı ortadan kaldırmak için çok önemli bir adımı Kılıçdaroğlu önderliğinde attı.
Seçim sonuçlarından bağımsız olarak Türkiye'nin bu derin kutuplaşma ve ayrışma tuzağından kurtulması için çok önemli.
Aynı şekilde CHP Kılıçdaroğlu önderliğinde ortaya koyduğu Türk milliyetçileriyle ittifakta aynı şekilde çok önemli ve mutlaka korunmalı.
Ayrıca Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde en samimi ve yoğun çalışmayı Saadet Partililer yaptı.
Çarşaflı teyzeler, yaşlı sakallı amcalar sokak sokak Kılıçdaroğlu için çalışmalar yaptılar.
İlk defa türbanlı genç kızlarla açık giyimli genç kızlar sokaklarda el ele seçim çalışmaları yaptılar.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2. turunda CHP bile sokaklarda yokken Saadet Partililer canla başla sokakta seçim çalışması yaptılar.
Zaten belki de Saadet Partililerin en ayırt edici özelliği her koşulda çalışma yetenekleridir.
Partilerin gücü veya alacağı oy Saadet Partililer için önemli değildir.
Onlar her koşulda canla başla büyük bir inançla çalışırlar.
Aynı şekilde aldıkları oyun hiç önemi yoktur ama her sandıkta mutlaka Saadet Partili bir görevli vardır ve o görevli en son sandığı terk eder.
Her ne olursa olsun CHP'nin Saadet Partisi ile ittifakı mutlaka devam ettirmeli.
Her ne olursa olsun Saadet Partilerle CHP'liler yan yana durabilmeli.
Partilerin ittifak yapması o partilerin tüzel kişiliğini ve ideolojik politik kimliklerini yok etmez.
Saadet Partisi ayrı bir parti CHP ayrı bir partidir.
Saadet Partisi İstanbul için kendi çizgisinde güçlü bir ismi adayı göstermiştir.
Eğer Yeniden Refah Partisi İstanbul'dan aday göstermezse Saadet Partisi adayı Birol Aydın Yeniden Refah Partisi'nin de bir bölüm oyunu alabilir.
Saadet Partisi “Başka bir İstanbul mümkün” diyerek bugüne kadarki ranta dayalı belediyecilik anlayışını reddeden bir program ortaya koydu.
Ne yazık ki bugüne kadar Saadet Partisi dışında açık ve net bir program ortaya koyan parti olmadı.
Umarım diğer partiler de nasıl bir İstanbul nasıl bir yerel yönetim anlayışına sahip olduklarını en kısa zamanda açıklarlar.
İstanbul'da mücadele kızışacak ve giderek sertleşecek.
İstanbul seçim sonuçlarının kaderini Zafer Partisi ve Saadet Partisi belirleyecek.
Her ne kadar 2 kutuplu bir seçim olarak sunulsa da İstanbul da sonuçları Zafer Partisi ve Saadet Partisi'nin alacağı oylar kadar kimden oy aldıkları da belirleyecek.
Dolayısıyla CHP adayı ve AKP adayı kadar Zafer Partisi ve Saatte Partisi de bu seçimlerde önemli bir yer tutuyor.
Ayrıca bir de İYİ Parti adayı Buğra Kavuncu var.
Her ne kadar daha sahaya inmese ve bir tanıtıp toplantısı düzenlemese de İYİ Parti’de İstanbul'da en azından genel seçimlerde aldığı oyu korumak için çok yoğun bir çaba gösterecek.
İstanbul'u zor ve oldukça çekişmeli bir seçim süreci bekliyor.
CHP daha yerel yönetim programını açıklamadı veya bir program hazırlıyorlar mı bilmiyoruz.
Ama Saadet Partisinin açıkladığı “milli görüş belediyeciliği” ranta karşı halkçı belediyecilik açısından çok önemli.
Saadet Partisi rant belediyeciliğine karşı hizmet belediyeciliği ekseninde açıkladığı program çok önemli.
Hem Saadet Partisi İl Başkanı Ömer Faruk Yazıcı, hem Büyükşehir adayı Birol Aydın hem de Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bu programı konuşmalarında çok iyi özetlemişlerdi.
Toplantıda Büyükşehir adayı Birol Aydın'la ilgili bir video yayınladı.
Orada Birol Aydın'ın mecliste Filistin ve Gazze konusunda yaptığı coşkulu ve etkili konuşma vardı.
Keşke o videoya mecliste Filistin halkıyla dayanışma için konuşurken hayatını kaybeden Hasan Bitmez'in o etkili konuşmasını da ekleselerdi.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları