loading
close
SON DAKİKALAR

İstanbul’un İki Kaybedeni

İmambakır Üküş
Tarih: 22.05.2012
Köşe: @imambakirukus

İstanbul CHP il kongresinin iki “kaybedeni” bugün birbirini kutluyor…

İstanbul CHP il kongresinin iki “kaybedeni” bugün birbirini kutluyor…

 

Ve Ali Özcan, İstanbul il kongresi için “demokrasi şöleni” diyor…

 

***

 

İstanbul il kongresi için “iptal” davası açılmış ve bu dava daha sonuçlanmamışken, Ali Özcan’ın Oğuz Kaan Salıcı’yı “kutlama” acelesini anlamak, mümkün değil…

 

Hem de Kemal Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a geldiği ve Çarşamba günü “yerel yönetimlerle” ilgili bir toplantısına katılacağı bir zamanlama yapmasını da, anlamak mümkün değil…

 

***

 

Ali Özcan’ın daha kendisine destek ve güç veren CHP’lilerle bir araya gelip durum değerlendirmesi yapmadan bu kararı alması da aslında sürecin başından itibaren sürdürülen tutumun devam ettiğinin göstergesidir…

 

Ali Özcan, adaylık sürecinin başlangıcından itibaren etrafındaki çok “dar” bir ekip dışında CHP içinde mücadele eden ve mevcut gidişten de, yönetimden memnun olmayanlarla ortak bir tutum geliştirmekten ısrarlı uzak durdu…

 

Kendi kişiliği ve tavrı üzerinden ortaya koyduğu karşı duruşuysa, CHP içindeki karşılığının ne olduğuysa bu süreçte net olarak ortaya çıkmıştır…

 

***

 

Ali Özcan, kendi kişiliği ve tavrı dışında, yanında yer alan ekibin esas olarak hiçbir olumlu katkısını görmemiştir…

Belki, Ali Özcan tek başına bu süreci başlatsa ve sürdürse daha fazla destek ve güç toplayabilirdi…

 

CHP’nin son 10 yılında hiçbir doğru tavrı almamış; yalnızca mevcut yapıdan istediğini alamamış diye “muhalif” görünenler, bırakın faydayı, zarardan başka bir şeye yaramamıştır…

 

***

 

Kongre süreci, hazırlık ve kongrede yaşananlar, Ali Özcan’ın etrafında süreci yönetecek bir ekibin olmadığını ortaya koymuştur…

 

Bırakın süreci yönetmek ve önderlik etmek; kendi oylarına bile sahip çıkamayan bir ekiple karşı karşıyayız…

 

***

 

Doğru dürüst bir “anahtar liste” hazırlanamamış, bırakın listeyi hazırlamayı; liste saatlerce salona getirilememiştir…

 

Listede olan isimlere baktığınızda bu isimlerle Ali Özcan listesinin çok büyük bir oy aldığını bile söyleyebiliriz…

 

Metin Kaya ve Afacan Uğur’un yer aldığı bir liste için başkaca yorum bile yapmaya gerek yok…

 

***

 

Ali Özcan, her şeye rağmen tavır almış ve bu tavrını kongrenin sonuna kadar sürdürmüştür…

 

İstanbul’da “çarşaf liste”yle seçim yapılmasında en büyük pay Ali Özcan’ındır…

 

Hiçbir şey olmasa da, bunu başarması bile çok önemlidir…

 

Bundan sonra, ne olacağını ise kendi tavrı belirleyecektir…

 

Ancak bugünkü tavrı, kaybetmeye devam etmek anlamına geliyor…

 

Ama biz biliyoruz ki siyasette, “kayıp” her zaman “kayıp” değildir?

 

***

 

Oğuz Kaan Salıcı ve yönetimi meşru bir yönetim değildir…

 

Seçim kuruluda aslında bunu çok net olarak tanımlıyor…

 

Açık oy” kullanılmıştır…

 

Özgür irade” için ortam yaratılmamıştır…

 

Geçerli oy” ile “alınan oy”lar ve “kullanılan oylar”ın toplamı çelişkilidir…

 

Kurallar” tam olarak oluşmamıştır...

 

Kota” hem kadınlarda hem de gençlikte uygulanmamıştır…

 

Oğuz Kaan Salıcı kaybetmiştir…

 

Baskı ve zorla “563 delege” imzası divana verilmiş, bütün baskılara rağmen alınan oy “277”dir…

 

Oğuz Kaan Salıcı’yı “genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu” istiyor denmiştir…

 

Kemal Kılıçdaroğlu adına “konuştuklarını” söyleyen insanlar, ilçe başkanları ve delegasyon üstünde baskı kurmuştur…

Erdoğan Toprak, Nihat Matkap ve CHP’nin yetkisiz yetkilisi Gürsel Erol, Kılıçdaroğlu adına ilçe başkanlarına baskı uygulamış ve neredeyse tüm ilçe başkanlarından Oğuz Kaan Salıcı’ya destek imzası almışlardır…

 

Ayrıca Erdoğan Toprak ve diğer isimler aday olacağı söylenen isimleri geri çektirip Oğuz Kaan Salıcı’nın emrine vermiştir…

 

Aday olacağı söylenen, Cemal Canpolat, Rıdvan Budak, Seyfullah Beysülen, Çetin Soysal ne yazık ki bir kurultay delegeliği için siyasal intihar yolunu seçmişlerdir…

 

Bütün bu olup-bitene, her türlü Erdoğan Toprak ve Gürsel Erol vaatlerine rağmen, hem de bu kadar hazırlıksız bir ekip karşısında bile Oğuz Kaan Salıcı kongre delegelerinin yüzde ellisinin oyunu alamamıştır…

 

***

 

Daha önce de söyledim…

 

Aslında, İstanbul teslim olmaktansa intihar yolunu seçmiştir…

 

Şimdi sıra, yolu temizlemektedir…

 

Yeni bir yol açılmak zorundadır, açılacaktır…

 

İstanbul, yeniden ayakları üzerinde doğrulacak ve hedefe kitlenecektir…

 

Hedef İstanbul’dur…

 

Hedef, CHP içinde iktidar olmak değil, İstanbul’u kazanmaktır…

 

İstanbul’u kazanacağız…

 

Her şeye ve herkese rağmen…

 

İmambakır Üküş

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları