İmambakır Üküş; Kimse Cemaatten 'Özgürlük Kahramanları' Yaratmaya Kalkmasın...
Kimse Cemaatten 'Özgürlük Kahramanları' Yaratmaya Kalkmasın...
AKP ile cemaat “çatışma”sında son nokta: Koza – İpek Grubu’na “el” konulması oldu.
Koza – İpek Grubu’na el koyan AK grubun elinde olan medya kurumlarına da “el” koydu…
Geçmişte Cem Uzan’ın elindeki şirketlerine ve medya grubuna el koyan AKP daha sonra ATV-SABAH,OLAY TV ve CINE 5'e benzer şekilde el koydu şimdi de cemaat şirketlerine aynısını yapıyor.
Koza – İpek Grubu’nun “büyümesi” için geçmişte her “kolaylığı” gösteren AKP, şimdi de grubu bitirme için her şeyi yapıyor…
***
AKP’nin hem de seçimlere 1 hafta kala Koza – İpek Grubu’na el koyası, medyasını susturması çok çeşitli tepkilere neden oluyor…
AKP’nin baskıcı ve otoriter yüzü bir kez daha kendini ortaya koyuyor.
Hem de 1 Kasım seçimlerine 1 hafta kala bu “operasyon”un olması tepkileri daha da arttırıyor.
Cemaat ise AKP’nin bu baskıcı ve otoriter tutumu nedeniyle kendini “ak”lamaya çalışıyor.
***
AKP’nin hukuksuzluğuna ve baskılarına karşı çıkayım derken kimileri de “cemaati aklama” operasyonunun bir “parçası” haline geliyor…
Kimileri neredeyse “cemaat”i “özgürlük” ve “demokrasi” kahramanları olarak ilan ediyor…
“Cemaat”in AKP ile birlikte Türkiye’de “hukuk” ve “demokrasi” katili olduğunu unutanlar; bizlere de “unutmayı” öneriyor…
AKP’nin bu baskıcı ve otoriter rejimi cemaatle birlikte “inşa” ettiğini unutanlar bizlere de unutmayı öneriyorlar…
***
AKP ile cemaat arasında bir “hukuk” ve “demokrasi” çatışması/kavgası yoktur…
AKP ile cemaat arasında bir “özgürlükler” kavgası/çatışması yoktur…
AKP ile cemaat arasında bir “basın özgürlüğü” kavgası/çatışması yoktur…
AKP ile cemaat arasında bir “düşünme ve ifade özgürlüğü” konusunda görüş ayrılığı veya çatışma yoktur…
***
AKP ve cemaat arasında otoriter ve baskıcı rejim konusunda hiçbir “görüş ayrılığı” yoktur.
AKP ve cemaat arasında esas olarak bu otoriter ve baskıcı rejimde “pay” kavgası çıkmıştır…
Sorun onlar için “özgürlükler” sorunu değildir; onlar için sorun kimin bu baskıcı ve otoriter iktidarda ne kadar “pay” aldığıdır…
Çatışmanın kaynağında “özgürlük” ve “demokrasi” yoktur; “iktidar paylaşımı” kavgası vardır.
***
Cemaatin bugün “özgürlükler” ve “hukuktan” bahseden medyası Türkiye’nin en “kirli” medyasıdır…
Cemaatin bugün “hukuktan” bahseden medyası Türkiye’nin en “hukuk katili” medyasıdır…
Bugün “özgürlükler” ve “hukuk”tan bahseden cemaatin medyası Türkiye’nin en “haysiyet celladı” medyasıdır.
Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Oda TV, Casusluk,Devrimci Karargah davalarında yazdıklarını ve ürettikleri yalan haberleri unutmak mümkün mü?
CHP ve Kılıçdaroğlu hakkında ürettikleri yalan haberleri ve iftiraları unutmak mümkün mü?
***
Bırakın dün olan bitenleri; hala Ergenekon ve Balyoz davalarının arkasında değil mi bu medya?
Hala; Ergenekon diye bir “örgüt” var…
Hala; Balyoz diye bir “darbe” planı var demiyorlar mı?
Hala; üretilmiş kumpas davalarının arkasında değiller mi?
***
Siz hiç cemaatin “biz hata yaptık” dediğini duydunuz mu?
Siz hiç “cemaat medyası”nın bir özeleştiri yaptığını gördünüz mü?
Siz hiç cemaat medyasının Kuddisi Okkır için özür dilediğini gördünüz mü?
Siz hiç cemaat medyasının Ali Tatar için özür dilediğini gördünüz mü?
Siz hiç Türkan Saylan için özür dilediklerini gördünüz mü?
Siz hiç Gezi direnişinde yaptıkları yayınlar için özür dilediklerini gördünüz mü?
***
Olan biten; bir “çete” her türlü yağma, soygun ve cinayeti birlikte işlemişler…
Elde ettikleri “ganimeti/iktidarı” paylaşamayınca aralarında şiddetli kavgaya başlamışlar…
Bu “çete”nin hiçbir “tarafı” temiz değil…
Bu “çete”nin “cemaat” kanadıyla “kol kola” girenler kimlerle “kol kola” olduklarını biliyorlar mı?
Bence çok iyi biliyorlar; hiçbir şey “tesadüf” değil.
***
Hiçbir özgürlük ve demokrasi mücadelesinde ortaya çıkmayanlar, şimdi cemaat için ortalıkta “özgürlük” ve “demokrasi” havarisi kesiliyorlar…
Türkiye’nin geleceğine bir “kumpas” olan “Ergenekon” ve “Balyoz” gibi davalarda ortalıkta olmayan kişiler şimdi “demokrasicilik” oynuyorlar…
Hepinizi biliyoruz…
Hepinizi tanıyoruz…
***
Biz “her mağdurun yanındayız” lafı içi boş bir palavradan başka bir şey değildir…
Hırsızdan “mağdur” olmaz…
Katilden “mağdur” olmaz…
İşkenceciden “mağdur” olmaz…
Haysiyet cellatlarından “mağdur” olmaz…
Kumpasçılardan “mağdur” olmaz…
Olsa olsa “sanık” olur…
***
Emin olun AKP’lilerin de, cemaatçi kumpasçıların da “adil yargılanması “için gereken her şeyi yapacağız…
Ama; hepsi birlikte suç işlediler…
Hepsi birlikte yargılanacaklar…
Hepsi birlikte hesap verecekler…
Hepsinden birlikte hesap soracağız…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni