Kim ‘mezhep’çi: Erdoğan mı? Esad mı?
İmambakır Üküş yazdı, ''Siyasal özgürlüklerin ve demokratikleşmenin oldukça geri olduğu Suriye, bu konuda Türkiye'den fersah fersah ileridir…''
Suriye’deki rejimin ‘anti-demokrat’lığını ‘yeni’ keşfeden yandaş medya her gün yeni bir şey uyduruyor.
Suriye’ye karşı başlatılan ‘psikolojik harp’ın bir parçası olan bu yalan kampanyalarının
öncülüğünü Tayyip Erdoğan yürütüyor…
***
Suriye’ye karşıtı propagandanın dayandığı iki temel argüman
var…
Birincisi; Suriye’deki insan hakları ihlalleri…
İkincisi; Suriye rejiminin ‘mezhep’çi olduğu…
Gerçekte böyle mi?
***
Başta Suriye olmak üzere tüm Orta Doğu ülkeleri esas olarak ‘demokratik’ değiller…
Klasik burjuva
demokrasisine bile sahip olmayan parlamenter rejimlerin bile olmadığı Orta Doğu ülkelerine bakarak Suriye
hepsine nazaran kısmen de olsa daha ‘demokratik’tir.
Ama daha önemlisi, büyük bölümü ‘krallık’ ve benzeri yönetimlere sahip Orta Doğu’nun en ‘laik’
ülkesi Suriye’dir…
Büyük çoğunluğu ‘şeriat’
veya ona benzer rejimlerle yönetilen ‘şeriat’çı
yönetimlere en ‘uzak’ ülke Suriye’dir.
Genel olarak baskıcı bir rejime sahip olan Suriye yine de
diğer Orta Doğu ülkelerinden daha fazla siyasal özgürlüklere sahipti…
Araplar dışında, Kürtlerin ve Ermenilerin de yoğun olarak
yaşadığı Suriye’de Hıristiyan nüfus da oldukça fazladır.
Arap Hıristiyanların en çok olduğu ülke Suriye’dir…
***
Suriye’de bugüne kadar ne ‘etnik’ ne de ‘mezhepsel’
bir kavga yaşanmamıştır.
Tam tersine, dinsel özgürlükler olabildiğince
kullanılmıştır.
Arap Aleviliği ile suçlanan BAAS partisi ve Esad ailesi,
tam tersine hiçbir zaman ‘mezhepsel’
veya ‘dinsel’ bir ayrıma gitmemiştir…
Yakın zamana kadar FKÖ’nün
merkezi olan ve neredeyse tüm Filistin
direniş örgütlerine ev sahipliği yapan Suriye, bu örgütlerin neredeyse tamamının
‘Sünni Araplar’dan veya ‘Hıristiyan Arap’lardan oluştuğunu
bilmesine rağmen destek vermiştir.
Filistin’in özgürlüğü için mücadele eden ‘El-Fetih’ Sünni Arap önderliğine
sahipti…
Suriye’nin desteğini görmüş, Suriye’ye ev sahipliği
yapmıştır.
FHKC,
George Habbaş tarafından kuruldu. Hristiyan bir Arap olan George Habbaş uzun
süre Suriye tarafından desteklendi.
FDHKC
yine Hıristiyan asıllı Nayef Havatme tarafından kuruldu…
Suriye tarafından desteklendi…
El-Saika
Suriyeli Filistin mücadelesini destekleyenlerce kuruldu…
Suriye’nin tam desteğine sahip olan örgüt, Suriyeli Sünni
Arap çoğunluğunu temsil etti…
Hamas,
tümüyle Sünni Müslüman hatta şeriatçı
Filistinlilerin örgütüdür.
Suriye’de emperyalizmin kışkırttığı iç savaştan önce, siyasal merkezi Suriye’deydi.
Hamas,
tüm dünya tarafından ‘tecrit’
edilmişken kapılarını Hamas’a açan
tek ülke Suriye olmuştur…
***
Türkiye’de bir tek genelkurmay başkanının, bir tane ordu
komutanının, bir tane emniyet müdürünün, bir tane valinin bile Alevilerden olmasına ‘izin’ verilmemiştir…
Devletin, tüm üst düzey yetkilileri ‘Sünni’lerden oluşturulurken, Suriye’de tam tersi bir durum söz
konusudur…
Suriye’de ‘Sünni’
ve ‘Hıristiyan’ genelkurmay
başkanından valisine ne ararsanız vardır…
Aleviler ve Müslüman olmayanlar üzerindeki Türkiye’deki baskıcı ve ayrımcı politikalarla Suriye kıyaslanamaz bile…
Siyasal özgürlüklerin ve demokratikleşmenin oldukça geri olduğu Suriye, bu konuda Türkiye’den fersah fersah ileridir…
***
Suriye’de AKP’nin de kendisine ‘kardeş’ gördüğü siyasal gericiliği temsil eden ‘Müslüman Kardeşler’ örgütü ABD
tarafından CIA eliyle oluşturulmuş bir örgütlenmedir…
Mısır ve Suriye’de Sovyet yanlısı BAAS partisine karşı
geçmişte oluşturulan ‘Müslüman Kardeşler’
örgütü yalnızca Mısır ve Suriye’de güçlüdür…
Mısır’da yaşanan son olaylarla iktidara gelen ‘Müslüman Kardeşler’ şimdi Suriye’de
iktidar olmak için mücadele ediyor…
Bugün Suriye’de iç savaş örgütlenmesinde başı çeken ‘Müslüman Kardeşler’ tıpkı El-Kaide gibi CIA tarafından ‘Yeşil Kuşak’ projesinin ürünü olarak
oluşturulmuştur…
***
Suriye’de kışkırtılan iç savaşın en tehlikeli yanı Ortadoğu'da
‘mezhep savaş’larını başlatma
olasılığıdır…
Ne yazık ki bugün Suriye’de Alevi olmak gerici örgütler
tarafından öldürülmek için yeterli sebep olabilmektedir…
***
AKP, Türkiye’de uyguladığı ‘mezhep’çi politikalarına paralel, Ortaoğu’da aynı yolu izliyor…
Suriye ve Esad düşmanlığında tek sebep ABD emperyalizmine
hizmet değil, ‘mezhep’çi bakış
açısıdır da…
AKP ve Tayyip Erdoğan ‘dinen’ de Suriye yönetimini ‘düşman’
görüyor…
Bu yaklaşım, Türkiye’yi daha büyük felaketlerin eşiğine
getirecektir…
***
AKP’nin Suriye politikası çökmüştür.
AKP, savaş suçu işliyor…
Ama daha önemlisi AKP insanlık suçu işliyor…
AKP’nin ‘mezhep’çi
politikaları bir insanlık suçudur…
AKP ve Tayyip Erdoğan yargılanmalıdır...
İmambakır
Üküş
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları