Kurultay Delegelerine Açık Mektup

Uzun tartışmalardan sonra, Tüzük kurultayı talebinde sona gelindi…

Uzun tartışmalardan sonra, Tüzük kurultayı talebinde sona gelindi…

Tüzük kurultayı için yeterli sayıda imza CHP genel merkezine verildi…

CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yasal 45 günlük süreyi beklemeden kurultayı toplayacağız açıklamasını yaptı…

***

Parti içi demokrasi ve demokratik tüzük dünyanın bütün sol ve sosyal demokrat partilerin hep gündemindedir…

Daha çok demokrasi, daha çok etkin katılım için arayışlar hep sürer; sürecek…

Ama Türkiye’de işler biraz farklı yürüyor…

Türkiye’de siyaset “lider” endeksli yapılıyor…

Liderlere, padişahlara; krallara verilmeyen yetkiler veriliyor…

Türkiye’deki siyasi partilerde, lider her şeydir…

Her şey liderin iki dudağı arasındadır…

***

CHP’de parti içi demokrasinin varlığı-yokluğu geçmişten bugüne hep tartışılmıştır…

Birçok insan CHP’de parti içi demokrasi yok diye geçmişte CHP’den istifa etmiştir…

En yoğun istifalar Erdal İnönü ve Murat Karayalçın öncülüğünde binlerce insan CHP’de parti içi demokrasi yok diye yaptıkları istifalardır…

CHP’de parti içi demokrasi ve tüzük tartışmaları şimdide bütün hızıyla sürüyor…

***

CHP’de parti içi demokrasi var mı?

CHP’de var olan tüzük demokratik mi?

Bu soruların cevabını herkes, kendi vicdanın da vermelidir…

***

CHP kurultay delegeleri, tarihi bir sorumlulukla karşı karşıyasınız…

Bugüne kadar sizlere söylenmeyen söz…

Bugüne kadar sizlere yapılmayan hakaret kalmadı…

Kimileri sizi “asker delege” ilan etti…

Kimi sizleri “Baykal’ın delege”leri…

Kimi sizleri “Önder Sav’ın asker”leri ilan etti…

Kimileri sizlere ‘’naylon’’ delege dedi…

Kim ne derse desin…

Sizler hem Mayıs hem de Aralık kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu’nu oy birliğiyle genel başkan seçtiniz…

Seçimlerden sonra toplanan “olağan üstü kurultay” talebine kiminiz destek verdi, birçoğunuz vermediniz…

Her zaman vicdanınızın ve partinin çıkarını önde tuttunuz…

Hiç kimsenin “askeri”…

Hiç kimsenin “emir kulu” olmadığınızı ortaya koydunuz…

***

Şimdi, CHP’nin demokratik temelde yeniden yapılanmasının önünü açacak bir kararla karşı karşıyayız…

İlk adımı attınız…

Kurultay için gerekli imzayı attınız…

Şimdi görev; Kurultayda demokratik bir tüzüğü elbirliği yapmakta…

Geçmişte kim ne demiş…

Geçmişte kim ne yapmış…

Şimdi kimin “niyeti” neymiş…

Bunların hiçbir önemi ve değeri yok…

***

Parti içi demokrasi istiyor musun?

CHP’de parti için demokrasinin kurumsallaşmasını istiyor musun?

Önseçimden yana mısın?

Blok listeyle değil, çarşaf listeyle seçim olsun diyor musun?

Hazine yardımı örgütlere aktarılsın, örgütler kimseye muhtaç olmasın diyor musun?

Kadınlara ve gençlere daha çok yer verilsin diyor musun?

Bir gecede birden binlerce “yığma üye” olmasın, demokratik bir yarış olsun, 12. Madde sınırlansın diyorsan…

Genel başkanlara padişaha verilen yetkiler verilmesin diyorsan…

Keyfi görevden almalar ve keyfi atamalar son bulsun diyorsan…

İşte görev önünde…

Yapılacak tüzük kurultayında, parti içi demokrasiden yana tavrını koy…

***

CHP kurultay delegeleri…

Tüzük kurultayı, ne Kılıçdaroğlu, ne Deniz Baykal, ne de Önder Sav kurultayıdır…

Bu kurultay senin kurultayındır…

Tarihe karşı borcundur…

CHP’ye karşı borcundur…

***

Demokrasi, öyle bir şeydir ki gün gelir onu katledenler de ona muhtaç olur…

Gelin; hep birlikte parti içi demokrasi için mücadele edelim…

Gelin; hep birlikte sola, sosyal demokrasiye, CHP’ye yakışan demokratik bir tüzük yapalım…

***

Görev sizin…

İmambakır Üküş