Midem Bulanıyor
Önder Sav’ın cevabı basit ve netti: “bekleyip, yaptıklarına bakacağız”…
Gerçekten midem…
Bulanıyor sizleri gördükçe…
Midem bulanıyor…
Sizlerin bir makam ve mevki için pervaneden daha hızlı dönüşünüzü gördükçe…
Midem bulanıyor…
Bir makam ve mevki için tüm ilkelerinizden…
Bir makam ve mevki için tüm yaşamınızdan vazgeçmenizden…
***
Son 15 yıldır gece gündüz demeden CHP’ye küfrettiniz…
Son 15 yıldır CHP’yi
yıkmak için elinizden geleni yaptınız…
Herkesi CHP’den
istifaya teşvik ettiniz…
Yetmedi gittiniz yeni bir parti kurdunuz…
Genel seçimlerde CHP’ye
karşı mücadele ettiniz…
Yerel seçimlerde CHP’ye
karşı mücadele ettiniz…
Elinizden ne geliyorsa, cümbür cemaat yaptınız…
Sonuç…
Başaramadınız…
Tam tersine içine tükürdünüz kaptan şimdi su içiyorsunuz…
***
Hele sen Nihat Matkap…
“Tüzük işlerini iyi
bilirim” diyorsun…
Senin “tüzük”ten
ne anladığını şu kısa sürede gördük…
Ayak oyunları, tasfiyecilik…
Bir gün bile CHP üyesi
olmayan yeminli CHP düşmanlarını
yönetici yapmak…
Senin bildiğin “tüzük
işleri” bunlar…
Senin bildiğin “evde-ofiste”
delege yazmak…
Bunun olmayacağını görünce de “başın dönüyor”, “miden
bulanıyor”…
Tutun düşecek var…
***
Kimin midesi, neyi görünce bulanmalı…
Gittin 2007 seçimlerinde CHP’ye kaybettirmek için “bağımsız”
aday buldun…
2009 yerel seçimlerinde CHP’ye
karşı mücadele ettin…
Hatay’da seçimler kaybedilsin diye elinden geleni yaptın…
Girdiğin her siyasal girişimde başarısız oldun…
15 yıldır aleyhine çalıştığın CHP’ye dönmek zorunda kaldın…
Kim seni CHP’ye
geri aldı…
Önder Sav…
Ve artık sen “yeni”
ve “hızlı” bir Önder Sav’cıydın…
Hep Önder Sav’ın
yanında…
Hep onunla birlikteydin…
Hele Kılıçdaroğlu
ve Önder Sav birlikteliği “bin yıl” sürecek diye düşününce, artık
senden daha hızlı Önder Sav’cı yoktu…
CHP’de Önder Sav-Kemal Kılıçdaroğlu arasında tüzük tartışmasından kaynaklanan “kriz” patlak verdiğinde “sen” Önder Sav’ın yanındaydın…
Kemal Kılıçdaroğlu,
parti meclisinden MYK’ya yazacak
kimseleri bulamadığından, seni de genel sekreter yazmıştı…
Ama sen Önder Sav’ın
dediği olacak diye Kemal Kılıçdaroğlu’nun
teklifini reddettin…
Önder Sav’la birlikte parti meclisi toplantısını devam
ettirdin…
Sonra yaptığın açıklama daha “mide bulandırıcıydı”…
“Ne genel
sekreterliğe atandığımdan ne de görevi bıraktığımdan haberim” yoktu…
Bu bana 12 Eylül
sonrası “aydınlar dilekçesi” olayını
hatırlattı…
Birçok “sanatçı” bildiriye
imza atmış ama Kenan Evren
kükreyince birçoğu “ne olduğu bilmeden
imzaladık veya haberim yoktu” demişti…
***
Yine de Önder Sav’la
“ilişkileri”ni “iyi” tuttun…
İki “taraf”la da “idare” ettin…
Ama Kemal
Kılıçdaroğlu bu “zikzak”larını
unutmadı…
Genel seçimlerde seni “cezalandırdı”…
Seçilmeyecek bir “yere”
yazdı…
Yine de seçilebilirdin ama Hatay’lılar “sınırda”
olan adaylıkta seni cezalandırdı…
Son 15 yıldır her seçimde CHP karşıtı olmanın bedelini ödedin…
Hatay bu bedeli
sana ödetti…
***
Aralık Kurultayında
parti meclisine seçildin…
Amaç, Önder Sav
çevresinden de insanlar yazıldı demekti…
Yazılan birkaç kişiden biriydin…
Ve seçimlerden sonrası CHP
içinde “kriz” patlak verdi…
Delegeler imza topluyor…
MYK kendi içinde
15 ayrı parçaya bölünmüştü…
Örgütlerden özellikle Gürsel
Tekin’e çok büyük bir tepki vardı…
Olan biten her şey Gürsel
Tekin’in üstüne yıkılmış, her şeyden kabahatli o ilan edilmişti…
Kurban edilecek günah keçisi Gürsel Tekin’di…
Ve MYK
değiştirildi…
Nihat Matkap, hem
MYK üyesi oldu hem de örgütlerden “sorumlu” genel başkan yardımcısı…
Amaç belliydi…
Nihat Matkap,
yoluyla, örgütlerde etkin ve muhalif tavır içinde olan Önder Sav ekibini etkisizleştirmek…
Bu atamaya CHP
çevreleri de böyle yorumladı…
Gazeteciler ve partililer Önder Sav’a sorular sordular…
Önder Sav’ın
cevabı basit ve netti: “bekleyip,
yaptıklarına bakacağız”…
Ve Nihat Matkap’ın
yaptıkları ortada…
Onlarca il…
Yüzlerce ilçe görevden alındı…
CHP örgütleri
pırasa doğrar gibi doğrandı…
***
Şimdi senin yaptıklarından bizim “midemiz bulanmıyor”da…
Tüzük kongresi
istedik diye…
Anti-Demokratik
tüzük değişsin dedik diye…
Senin “miden
bulanıyor”…
Hadi, canım sende…
***
Tüzük demokratikleşirse, bir daha asla parti meclisine
seçilemem diye olmasın…
Yüksekten düşerken de insanın midesi bulanır…
***
Düşerken… Fazla düşmeyin…
İmambakır Üküş
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları