Oğuz Kaan ‘Satıcı’
İmambakır Üküş yazdı, ''Hangi ‘iş’ten nasıl kazandığını kimse bilmese de, ‘iş adamı’'…
Artık eskisi gibi…
Eline üç-beş parça ‘mal’
alan vapurda veya trende ‘satıcı’lık devri bitti...
Şimdi yeni zamanlardayız...
Artık, ‘satıcı’lığın
‘okul’ları var…
Bir çok üniversitenin ‘satış’
ve ‘pazarlama’ bölümü var…
Yani ‘eğitim şart’…
***
Oğuz Kaan Salıcı'da ‘eğitim’li
biri…
Okumuş çocuk…
İngilizce’yi ‘anadil’
gibi konuşanlardan…
Hatırlarsanız Nihat Matkap’la birlikte yaptığı ‘tanıtım’ ve ‘pazarlama’ toplantısında aksak
konuşması için ‘İngilizce metinden
çevirerek okuyorum’ diye açıklama yapmıştı…
Boğaziçi’li…
‘Uluslararası
ilişkiler’ okumuş…
Yani dünya çapında ‘satış’
ve ‘pazarlama’ eğitimi almış…
Çok kısa sürede nasıl olmuşsa olmuş ‘bütün zamanını siyasete ayıracak kadar para kazanmış’…
Hangi ‘iş’ten
nasıl kazandığını kimse bilmese de, ‘iş
adamı’…
***
Oğuz Kaan ‘Satıcı’, çok hızlı
ve kısa CHP siyaset tarihinde,
alabilecek en hızlı ‘satış’ becerisini gösterdi…
Herkese karşı aynı tavrı aldı…
‘Eşitlikçi’
davrandı…
En azından davranmaya çalıştı…
‘Patron’ Dursun
Bulut dışında herkes bu satış olayından nasibini aldı…
***
Oğuz Kaan Salıcı, arkasında kendisi için ‘koro’ halinde ‘tezahürat’ yapan bir kitle
yarattı…
Kendisini ‘hayırla
yad eden’ inanılmaz bir topluluk yarattı…
Her yaştan …
Her cinsten…
Her eğilimden…
Kısa CHP’lilik hayatında bu kadar ‘hayırlara vesile’ olan icraatları
için ne kadar övünse azdır.
***
Oğuz Kaan Salıcı, Nebil İlseven il başkanlığına atandığında
il yönetim kurulu üyesi oldu…
Nebil İlseven, Gürsel Tekin’in ve Afacan’ın baskılarına tavır
koyarak istifa ettiğinde, kendisiyle birlikte ‘istifa’ edeceğini ‘sandığı’
yönetim kurulu üyelerinden biriydi…
Ama kendisini yönetime alan Nebil İlseven’i satmakta hiç
tereddüt etmedi…
Gitti, Bahri Şahin il başkanlığında yönetimde olmayı tercih etti…
Sonra, Bahri Şahin’in yönetim kurulu üyesi olarak, Bahri
Şahin’i ‘satmak’ta hiç tereddüt
etmedi…
Hatta Bahri Şahin’in ‘ayağını
kaydırmak’ için elinden geleni yaptı…
Bahri Şahin görevden alındı, onun yerine Oğuz Kaan Salıcı il
başkanı olarak atandı…
İl başkanlığında, en yakın arkadaşlarının ‘dışarıda’ kalmasını umursamadı, yeter
ki kendisi ‘başkan’ olsundu…
Bu süreçte birçok insan hep ona bir şans vermek gerektiğini
düşündü…
Birçok aktif siyasetçi ona destek oldu.
***
Herkes nispeten daha ‘demokrat’
bir yönetim anlayışı beklerken, ilçe kongreleri o dönemde gerçek kimliğini ortaya
koydu…
Amaç ‘kazanmak’tı…
Her yol mübahtı…
Birçok ilçe görevden alındı, keyfi atamalar yapıldı…
İlçe kongrelerine müdahale edildi…
Birçok ilçede, mahallelerde sandık kurulmadı…
İtirazlar ayyuka yükseldi…
Gelindi, il kongresine…
Oğuz Kaan Salıcı, nasıl bir ‘satış’çı olduğunu il kongresinde de gösterdi…
Kendisini destekleyen birçok ismi çizdi…
Birlikte yönetimde olduğu dışarladı…
Kendisini CHP’ye yönetici olarak taşıyan Nebil İlseven’i
kurultay delegesi yapmadı…
Hep gölgesine sığındığı SODEV’in onursal başkanı Ercan
Karakaş’ı kurultay delegesi yapmadı…
Son geceye kadar listede olan Gürbüz Çapan’ı bir anda
sokağın ortasında bıraktı…
***
Biz, Oğuz Kaan Salıcı’nın ‘kıvrak siyaset’ anlayışını eleştirdiğimizde birçok insan ona ‘siper’ oldu…
Savundu…
Hatta bazı dostlarımız bizimle ‘ilişki’sini kesti…
Çünkü bu ‘arkadaş’ların
hepsi ‘pragmatik’ti…
Oğuz Kaan Salıcı’dan ‘beklenti’leri
vardı…
Bu ‘abi’ ve ‘abla’lar ellerinde hediye paketleri CHP
il binasından eksik olmadılar…
Oğuz Kaan Salıcı, onarlı parti meclisine taşıyacaktı…
***
Şimdi feryat figan sesleri yükselir…
Başta CHP il yöneticileri olmak üzere herkes Oğuz Kaan
Salıcı’ya ateş püskürüyor…
Günaydın, İstanbul il yöneticileri…
Günaydın, ilçe başkanları…
Günaydın, Süleyman Çelebi…
Günaydın, Aydın Ayaydın…
Günaydın, Gürbüz Çapan…
Günaydın Celal Doğan...
Günaydın Seyfullah Beysülen...
Günaydın Ali Özcan...
Günaydın, Mehmet Zeki Gündüz…
Günaydın, Nihat Matkap…
Günaydın, Ercan Karakaş…
Günaydın, Rıdvan Budak…
Günaydın, Mehmet Moğultay…
Günaydın, İstanbul’un ‘çok
bilmiş’ ve ‘uyanık’ siyaset
erbabı…
Hepinize birden günaydın…
Günaydın, İstanbul’un belediye başkanları…
Tabii ki ‘Ataşehir’
hariç…
***
Niye Oğuz Kaan Salıcı’ya kızıyorsunuz ki…
O, yapması gerekeni
yaptı…
O, kendine yakışanı
yaptı…
O, doğal olarak budur…
Yanlış olan, Oğuz Kaan Salıcı’ya kızanlardır…
O, hepinize öyle bir çalım attı ki, hepinizin beli kırıldı…
Cümleten geçmiş olsun…
***
Son söz yerine: İstediğiniz kadar ‘dizayn’ edin…
Burası CHP…
Burdan size çıkış yok…
Kurultay delegeleri özgür iradesiyle, herkesi layık olduğu
yere gönderdi…
İmambakır Üküş
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları