Reyhanlı Katliamını Kim Yaptı?

İmambakır Üküş, ''Bir defa 'El muhaberat' bir örgüt değil. Suriye devletinin resmi 'istihbarat örgütü''...

Reyhanlı’da iki bombalı saldırıyla bir katliam gerçekleştirildi. 

Her gün Irak ve Suriye’de onlarcasını gördüğümüz türden eylemler bunlar…

Irak ve Suriye’de kimler yapıyor bu eylemleri…

***

Bu eylem esas olarak tüm dünyada Suriye’de Esad yönetimiyle bir “uzlaşma” yapılabilir mi tartışmasına yöneliktir…

Rusya; Suriye’de bir “uzlaşma” için uluslararası “barış konferansı” hazırlığı yapıyor…

Obama ve Putin bu konuların gündemde olduğu bir görüşme yapacak…

Yine Obama, başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la görüşecek…

Tüm dünyada Suriye’ye yönelik “askeri müdahale” seçeneği reddedilirken bu saldırılar gerçekleştirildi…

***

Saldırılarda çok büyük kayıp var…

Ancak işin ilginç tarafı “normal”de bu alanlarda yoğun olarak bulunan ve bir kısmıysa seyyar satıcılık yapan Suriye’li sığınmacıların o gün orada olmayışıdır…

Saldırıda ölenler arasında 3 yabancı bulunuyor…

Acaba Suriyeliler bu saldırıdan daha önceden haberdar mıydı?

Yabancı gazeteciler ve televizyoncuların daha önce o meydanda röportaj yaptıkları seyyar satıcılar da “nedense” o gün işe çıkmamış…

***

AKP iktidarı yaşanan “istihbarat facia”sını örtmek için “komik” bir yola başvurdu…

Bine yakın işyeri, ev ve kamu binasını havaya uçuran bombalama eylemine “uykuda” yakalanan AKP birdenbire “anında” eylemcileri “saptadı”...

Hemen “eylemciler tespit” edildi…

Araçlarının plakası öğrenildi…

Ve arkasından hemencecik eylemciler yakalandı…

Madem her şeyi biliyordunuz da neden engellemek için bir şey yapmadınız…

***

Eylemi kim mi gerçekleştirmiştir?

“El muhaberat” örgütüyle bağlantılı bir “Türk örgütü” yapmış..

Kim bu “Türk örgütü”?

THKP/C acilciler…

***

Baştan sona tam bir “yalan rüzgârı”

Baştan sona traji-komik…

Bir defa “El muhaberat” bir örgüt değil.

Suriye devletinin resmi “istihbarat örgütü”...

Yani resmi bir devlet kuruluşu…

THKP/C acilciler ise tarihte kalmış bir örgüt…

Esas olarak 12 Eylül öncesi bir kaç parçaya bölünmüş ve sonrasında ise herhangi bir siyasi varlık göstermemiş bir örgütten bahsediyoruz...

Mihraç Ural ise acilcilerden ayrılıp THKP/C HDÖ (Halkın Devrimci Öncüleri) kurmuştu…

Daha sonra DHKP/C HDÖ kendi içinde parçalandı…

Hem de ayrılan “parçalar”da siyasi bir varlık gösteremedi…

***

Mihraç Ural cezaevinden firar ettikten sonra Suriye’ye yerleşti…

Bırakın bugün bu eylemleri yapacak bir örgütlenmeye sahip olmayı, Suriye’de olduğu hiçbir dönemde böylesi bir yapılanma içinde olmadı…

Aksine Suriye’de de HDÖ’cüler arasında sorunlar çıktı…

Örgütün büyük bir çoğunluğu Miraç Ural’ı terk etti…

Ayrıca gerek Türkiye’de gerekse Suriye’de yapılanlarla ilgili bizzat kendi “yoldaş”ları Mihraç Ural’ı çok sert bir şekilde eleştirdi…

Türkiye’de AKP iktidarı Mihraç Ural ismi üzerinde yoğun bir “kirli propaganda” yapmak istiyor…

Daha da önemlisi Hatay’da Suriye’nin işgaline karşı çıkan bütün yurtsever güçlere “operasyon” için bahane yaratıyor…

Geçmişte “Acilciler”le ilişkisi olan ama bugün farklı “sol” siyasetlerde yer alan herkesi “potansiyel suçlu” ilan eden AKP niyetini ortaya koyuyor.

“Eylemciler yakalandı” denilenler de büyük bir ihtimalle böylesi kişilerdir…

***

Suriye’nin böyle bir eylemi yapmak için hiçbir nedeni olamaz.

Ayrıca “Rakka”dan sınıra kadar bölge ÖSO ve işbirlikçilerin denetimindedir…

Tam da Suriye’de “barış konferansı” öncesi böyle bir eylemi Suriye’nin yapması mümkün değil…

Ama “barış konferansı”na karşı olan başta ABD ve Türkiye olmak üzere bütün “muhalif”lerin böyle bir eylemi yapması için yüzlerce nedeni vardır…

***

AKP Suriye’de bataklığa saplandı…

Çırpındıkça daha çok batıyor…

Esad yönetimi devam ettikçe batmaya da devam edecek…

Gerçeklerin öğrenilmesini istemeyen AKP yayın yasağı getirdi…

Halkın gerçekleri öğrenmesini engellemeye çalışıyor…

Ve zavallı medya tam bir iktidar borazanı olmuş halka yalan üflüyor…

Bine yakın bina yıkılmış…

Yüzün üstünde ölen insanımız var…

Yüzlerce yaralı var…

Kimisinin kolu kopmuş…

Kimisinin bacağı kopmuş…

Ama tüm televizyonlarda hiçbir şey olmamış gibi yayına devam ediyor…

Kiminde yarış programı…

Kiminde dizi…

***

Bur körleşme, sağırlaştırma ve dilsizleştirme operasyonudur…

Kimse görmeyecek…

Kimse duymayacak…

Kimse konuşmayacak…

***

AKP artık yalnızca baskı ve yalana dayanmaya başladı…

Bu kadar baskı ve yalanda gösteriyor ki…

AKP’nin sonu yakın…

İmambakır Üküş