Seçim Yasasını değiştirmek AKP’yi kurtarmaya yeter mi?
İmambakır Üküş; CHP olmak üzere muhalefet partilerine büyük görev düşüyor. Birincil görev her ne pahasına olursa olsun Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak zorundalar. İkincisi her ne pahasına olursa olsun mecliste AKP ve MHP bloğunun egemenliğine son vermek zorundalar.
AKP-MHP bloğu kendi getirdiği seçimlerdeki ittifak yasasını kendileri iptal etti.
Mecliste AKP-MHP blokunun oylarıyla geçen yasa resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Böylece AKP’nin MHP ile birlikte getirdiği yasa yine AKP ve MHP eliyle ortadan kaldırıldı.
Peki Neden?
***
Son seçimlerde geçerli olan yasa ittifak içindeki partilere yarar sağlıyordu.
İttifakta yer alan partilerin oyları milletvekilliğinde boşa gitmiyor ittifak içinde en çok oyu alan partiye milletvekilliği kazandırıyordu.
Bu yasa nedeniyle CHP çok uzun zamandır milletvekilli çıkaramadığı seçim bölgelerinde böylece milletvekili çıkardı.
Ayrıca bu sistem seçmen iradesinin boşa gitmesini de önleyen bir özelliğe sahipti.
***
Ancak başta İstanbul ve Ankara’yı olmak üzere yerel seçimlerde AKP-MHP bloğu bir çok yerde seçim kaybetti.
Ayrıca yerel seçimlerden sonra AKP’nin içinden iki parti çıktı.
Birini daha önce AKP’de genel bakanlık ve başbakanlık yapmış olan Ahmet Davutoğlu kurdu.
Diğerini ise AKP’de uzun yıllar bakanlık yapmış olan Ali Babacan kurdu.
***
Ama daha önemlisi AKP’nin içinden çıkan bu iki partinin de “Millet İttifakı” ile ortak hareket etmesi.
6 Parti "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” için bir araya geldi.
Bu konuda birlikte hareket etme kararı aldı.
Dahası bu birlikteliğin seçime doğru bir ittifaka dönüşebileceğinin ortaya çıkması oldu.
İşte AKP ve MHP’yi seçim yasasını değiştirmeye yönelten nedenlerin birisi de bu oldu.
***
AKP seçim yasasını aslında iki temel nedenden dolayı değiştirmek istiyor.
Mevcut siyasal süreçte AKP’nin Cumhurbaşkanlığını kaybetme ihtimali çok yüksek.
Ancak her şeye rağmen hala AKP Türkiye’de birinci parti durumunda.
AKP yeni seçim yasasıyla Cumhurbaşkanlığını kaybetse bile mecliste çoğunluğu elinde tutmak istiyor.
***
AKP mecliste çoğunluğu elinde tutarak seçilecek cumhurbaşkanını çalıştırmamayı amaçlıyor.
Ayrıca zaten parlamenter sisteme dönmek isteyen muhalefete “haydi yasayı getirin” diyerek Cumhurbaşkanlığını kaybederse “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini” ortadan kaldıracak gücü elinde tutmak istiyor.
Sistem değişikliğiyle gidilecek bir seçimde her zaman seçimden birinci parti olarak çıkacağını varsayıyor.
Böylece her zaman ya iktidar ya da iktidarın büyük ortağı olmayı umuyor.
***
Ama yanılıyor.
AKP bir “ideoloji” ve “kadro” partisi olmaktan çoktan çıktı.
AKP artık büyük ölçüde bir “lider” partisi.
Zaten Erdoğan’ın oyu bu yüzden AKP’nin oyunun çok üstünde.
***
Erdoğan Cumhurbaşkanlığını kaybettiği gün ortada AKP diye bir parti kalmaz.
ANAP’tan daha beter olur.
Gemiyi en önce yakınındakiler terk eder.
AKP içinden kaç partinin çıkacağını ise Allah bilir.
***
Dolayısıyla başta CHP olmak üzere muhalefet partilerine büyük görev düşüyor.
Özellikle birincil görev her ne pahasına olursa olsun Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanmak zorundalar.
İkincisi her ne pahasına olursa olsun mecliste AKP ve MHP bloğunun egemenliğine son vermek zorundalar.
Hiçbir siyasal ve kişisel gerekçe bu görevlerin önüne geçemez; geçmemeli.
***
Bakalım her konuşmada “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyen muhalefet partileri ne yapacak.
Kişisel ve siyasal hırslarının kurbanı mı olacak?
Yoksa Türkiye’nin bu baskıcı ve otoriter rejimden kurtulması için gereken fedakârlığı ve akılcılığı gösterebilecekler mi?
Yoksa hırslarına yenilen muhalefet partileri mi teferruat olacak hep birlikte göreceğiz.
İmamBakır Üküş
www.istanbulgercegi.com Genel Yayın Yönetmeni
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları