İmambakır Üküş; CHP ''kadın kolları''nın varlığının kadınların ''eşit temsili'' mücadelesine hiçbir katkısının olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır…
Bir 8 Mat’ı daha geride bıraktık
İşçi kadınların isyanının 157. Yılı geride kaldı…
O günden bu yana kadınların toplumsal ve siyasal yaşamda yer alma mücadelesi sürüyor…
***
Dünyanın birçok gelişmiş ülkesinden çok önce Türkiye’de kadınların “eşitlik” mücadelesi “yasa”laştı…
Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı…
Birçok “batılı” ülkeden önce Türkiye’de kadınlar “eşitlik” hakkına kavuştu…
Yine birçok batılı ülkeden önce Türkiye’de kadınlar siyasal yaşamda “eşit” bir şekilde yer almasının yolları açıldı…
***
Türkiye’de kadınlar siyasal ve toplumsal yaşamdan itiliyor…
Her geçen gün kadınlar daha çok “ayrımcılığa” tabi tutuluyor…
Kadın cinayetleri inanılmaz bir şekilde artmış durumda…
Kadınlara yönelik şiddet giderek yaygınlaşıyor…
***
Yakın bir zamanda “yerel seçimler” olacak…
Bütün siyasi partiler kadınlara yönelik bol “cilalı” laflar söylüyor…
Ancak “pratik”te tam tersi oldu/oluyor…
Siyaset yine “erkek egemen” bir alem olmaya devam ediyor…
***
AKP, CHP ve MHP’de kadın adayların sayısı yok denecek kadar az…
MHP, zaten neredeyse tümüyle “erkek partisi” görünümünde…
Bu seçimlerde de değişen bir şey yok…
MHP’de kadınlar yeterince temsil edilmiyor…
AKP’de de kadınların temsili “sorunlu” durumda…
Daha çok “vitrin” amaçlı adaylaştırmalar dışında AKP’de kadın adayların önü açılmamış durumdadır…
AKP’de oy MHP’de belediyecilik bir tür “erkek işi” olarak algılanıyor…
***
Kadınların siyasal ve toplumsal yaşamda “eşit” bir şekilde yer almasını savunan CHP’de de aslında durum çok farklı değil…
CHP, yakın bir zamanda yaptığı tüzük değişikliğiyle “cinsiyet kotası” uygulamasını tüzüğe koymuştu…
%33 “cinsiyet kotası” yoluyla kadınlar en azından %33 yer alması bekleniyordu…
Ne yazık ki, CHP’de kadınlara yeterince yer vermemiştir…
CHP, kendi tüzüğü gereği %33 “kota” uygulamasını da çiğnemiştir…
***
1395 seçim noktasında bırakın %33 kadın adayı, acaba CHP kaç seçilebilecek yerde kadın aday göstermiştir…
Koca İstanbul’da Beyoğlu’nda “eş durumundan” aday gösterilen Aylin Kotil dışında kadın aday yoktur…
Aynı şekilde, Belediye meclis üyeleri sıralamasında da %33 “cinsiyet kotası”na uyulmamıştır…
Özellikle büyükşehir belediye meclis üyeliklerine neredeyse yok denecek kadar az kadın yazılmıştır…
***
CHP “kadın kolları”nın varlığının kadınların “eşit temsili” mücadelesine hiçbir katkısının olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır…
Kadınların “eşit temsili” için mücadele yerine kendi “kişisel” konumlarını koruma derdine düşenlerin, kadınların mücadelesine bir katkısının olması da zaten beklenemez…
Artık, kadınların kendi mücadelesini ve örgütlenmelerini kendi “öz talepleri” üzerinden gerçekleştirme zamanı gelmiş, geçiyor bile…
***
Kadınları ve gençleri siyasette “dolgu” malzemesi gibi gören anlayışların başarılı olma şansı yoktur…
Kadınları ve gençleri siyasette yalnızca “günlük faaliyet”leri yapmaya indirgeyen siyasal anlayışlarında başarılı olma şansı yoktur…
Kadınların ve gençlerin siyasette “eşit temsili” ancak kendi mücadelelerinin eseri olabilir…
Kurtarıcı beklemeye veya sihirli formüller beklemek boşuna olacaktır…
Kadınların ve gençlerin olmadığı hiçbir mücadele başarıya ulaşamaz…
İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni