Türban için harcadığın enerjiyi özgürlük için harca: Ahmet Hakan

Tarih: 06.10.2014

Köşe: @imambakirukus

İmambakır Üküş; Sen hiç ''Laik''çilerin ''İslamcı'' veya ''sağcı'' bir topluluğun otelini basıp, içeridekileri diri diri yaktığını gördün mü Ahmet Hakan…

Ahmet Hakan, türbana karşı gösterilen “tepki”lerden “rahatsız”…

Türbana tepki gösterenlere, kendince “yol” gösteriyor; “akıl” veriyor…

Onun gittiği “akıl” yolunda giderek, onun “izin”den ona cevap vermek istiyorum…

***

Gerçekten de “bu memlekette” küçücük çocukların başına türban geçirmek için “sergilenen dinamizm, etkinlik, duyarlılık…

“Özgür bir toplum” talebi için harcasaydı…

“İfade özgürlüğü bu kadar içler acısı olmazdı”…

***

“Şu memlekette”…

Her şeyi türbana bağlamak için harcanan caba, gayret, çalışma, azim…

“Özgür bir toplum” talebi için harcansaydı…

Üniversiteler bu denli “özgürlükten uzak kurumlar haline gelmezdi”…

***

“Şu memlekette”…

Türbana Evet demek için “ortaya konan enerji, heves, irade”…

“Özgür bir toplum” için harcasaydı…

Alevilerin hakları bu kadar kaba bir şekilde “kısıtlanmaya devam edemezdi”…

***

“Şu memlekette…”

Yalnızca türbana özgürlük için “tutturmak yerine”…

“Herkes için özgürlük var mısınız” diye “tutturulsaydı…”

Türkiye ortaçağ karanlığına teslim olmazdı…

***

Bugün 6 Ekim Ahmet Hakan…

Bahriye Üçok hocamızın öldürülüşünün 24. Yıldönümü…

“laik” düşünceye savunduğu için “İslam adına” öldürüldü…

Eğer Türkiye’de siyasal gericiliğe karşı yeterince etkin mücadele etseydik…

Eğer Türkiye’de “Laik”liğin bütün dinlerin ve inançların özgürlüğünün teminatı olduğunu yeterince anlatabilseydik…

Eğer Türkiye’de “Laik”liğin “Bilim”in ve “Özgürlüğün” teminatı olduğunu yeterince anlatabilseydik…

Bugün Bahriye Üçok hocamızda aramızda olurdu…

***

En “katı Laik”ciliğin veya en “otoriter Laik”liğin insanları öldürme nedeni olduğunu gördün mü hiç Ahmet Hakan…

“Katı Laikçi” veya “otoriter Laik” bir insanın veya örgütün her hangi bir “Siyasal İslam”cıyı öldürdüğünü gördün mü Ahmet Hakan…

Her hangi bir “Laik”çinin bir “İslamcı yazarın” arabasına bomba yerleştirip öldürdüğünü gördün mü Ahmet Hakan…

Sen hiç “Laik”çilerin “İslamcı” veya “sağcı” bir topluluğun otelini basıp, içeridekileri diri diri yaktığını gördün mü Ahmet Hakan…

Sen hiç yanan otelden kimse kurtulmasın diye otelin etrafını saran “Laik”çiler gördün mü Ahmet Hakan…

***

Bahriye Üçok…

Muammer Aksoy…

Uğur Mumcu…

Ahmet Taner Kışlalı…

Turan Dursun…

Bu isimleri hatırlıyor musun Ahmet Hakan…

***

Türkiye’de “tatlı su demokratları” iktidara yaranmak için çok “özgürlükçü” görünmeye çalışırlar…

Türkiye’de “demokrasi” ve “özgürlüğün” önündeki büyük engel sanki “türban yasağı”mış gibi gösterirler…

Türkiye’nin demokrasi eksikliklerinin kaynağı sanki “Laik”likmiş gibi bir “algı” yaratmaya çalışırlar…

AKP ve onun dümen suyunda olan “tatlı su demokrat”lar ve “liberal”leri öyle bir Türkiye tablosu sunuyorlar ki, sanki AKP iktidarı öncesi Türkiye’de İslamiyet yasak, ibadet yasakmış algısı yaratıyorlar…

Dün demokrasi konusunda “yanıldık”ları gibi…

Bugünde AKP’nin Türban niyeti konusunda yanılıyorlar…

AKP, bilimin, demokrasinin ve özgürlüğün düşmanı olduğunu her “icraat”ında ortaya koyuyor…

***

“Laik”lik için militan bir mücadele hattı oluşturma zorundayız…

“Laik”lik, özgürlüğün, bilimin ve demokrasinin “ön koşuludur”…

“Laik”liği kaybettiğinizde bütün özgürlüklerinizi kaybedersiniz…

Onun için “Laik”lik için mücadele edenlere kızacağınıza, gericiliğe karşı Aydınlık bir Türkiye için mücadeleye güç vermeliyiz…

***

Bu yazıyı başta sevgili Bahriye Üçok hocamız olmak üzere bütün Laiklik ve Özgürlük mücadelesi şehitlerine bir saygı ve anma yazısı olarak kabul dileğiyle….

İmambakır Üküş
İstanbul Gerçeği Genel Yayın Yönetmeni

Ahmet Hakan 29 Eylül 2014 Tarihli yazısından…

Türban için harcadığın enerjiyi özgürlük için harca
ŞU memlekette...
Türbana itiraz etmek için sergilenen dinamizm, etkinlik, duyarlılık...
"Özgür bir toplum" talebi için harcansaydı...
İfade ve gösteri özgürlüğü bu kadar içler acısı halde olmazdı.

*

Şu memlekette...
"Türbana geçit yok" demek için harcanan çaba, gayret, çalışma, azim...
"Özgür bir toplum" talebi için harcansaydı...
Üniversiteler bu denli özgürlükten uzak kurumlar haline gelmezdi.

*

Şu memlekette...
"Türbana hayır" demek için ortaya konan enerji, heves, irade...
"Özgür bir toplum" talebi için harcansaydı...
Alevilerin hakları bu kadar kaba bir şekilde kısıtlanmaya devam edemezdi.

*

Şu memlekette...
Türban serbestisine karşı "Olmaz, olamaz" diye tutturmak yerine...
"Herkes için özgürlük, var mısınız" diye tutturulsaydı...
Muhafazakâr olmayan yaşam tarzları bu denli pervasızca aşağılanamazdı.