Artçı darbeler!

Melih Aşık; Darbe girişimi sonrası alınan kararlar da adeta birer darbe niteliğinde!

Darbe girişimi sonrası alınan kararlar da adeta birer darbe niteliğinde!
Uzmanlara danışılmadan, Meclis’te görüşülmeden, hiçbir platformda tartışılmadan... Devletin bütün askeri sistemi tersyüz ediliyor. Kemal Kılıçdaroğlu’nun deyimiyle:

“Üç dört kişi oturmuş kanun hükmünde kararnamelerle devleti yeniden yapılandırmaya kalkışıyor... Darbeden yararlanarak yeni bir devlet inşa etmeye kalkıyorlar. Bu olmaz, bu fırsatçılığa girer...”
Yeni OHAL Kararnamesi ile askeri okullar lağvediliyor, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Milli Savunma Bakanlığı’na bağlanıyor. Emekli amiral Semih Çetin Aydınlık’ta diyor ki:
- Genelkurmay’ın Cumhurbaşkanı’na bağlanması da düşünülüyor. Bir savaşta ne olacak? Harekâtı kim sevk ve idare edecek? Cumhurbaşkanı mı, Başbakan mı, Milli Savunma Bakanı mı? Türk Silahlı Kuvvetleri’nin emir komuta birliği bozulmuştur. Bu yanlıştan dönülmeli...
Amiral Semih Çetin meselenin bam teline değiniyor:
- Silahlı Kuvvetler’in yeniden yapılandırılmasını düşünürken mutlaka ve mutlaka harp planlarının da göz önüne alınması gerekirdi. Bir harp veya kriz durumunda uygulanacak komuta kontrol yapısını dikkate almadan barış zamanı teşkilat düzenlemesi yapamazsınız. Bir daha darbe olmasın diye alelacele böyle düzenlemeler yaparsanız başımıza bir dış tehdit musallat olduğunda Silahlı Kuvvetler görev yapamaz. Korkarım şimdi böyle bir durum yaratılmıştır.
Tatvan harekâtı!
Tatvan Belediye Başkanı Fettah Aksoy (AKP), Twitter hesabından gece 23:00’te:
“Tatvan’da yeni bir kalkışma olacağı bilgisi alınmıştır. Lütfen çok acil Tatvan Yaşam AVM önüne toplanalım” diye yazıyor. Halk bayraklarını alıp sokağa dökülüyor. 8. Kolordu Komutanlığı’nın kapısı belediye araçlarıyla kapatılıyor. Polis Kolordu’ya girmek isteyen halkı zor zaptediyor.
Bitlis Valiliği neden sonra “Söz konusu söylentiler asılsızdır” açıklaması yapınca halk dağılıyor.
Halk maalesef Türkiye çapında askerlere kuşkuyla bakar hale getirilmiş, ellerine adeta askere saldırma yetkisi verilmiştir.
Ankara’da Zırhlı Birlikler’in önü hâlâ çöp kamyonları ve iş makineleriyle kapatılmış durumda. Melih Gökçek orada gösteri yapıyor. Vatan Partili vatandaşlar hafta sonu birliğin önüne gitmiş, pankart açmışlar:
“FETÖ darbesini çöp kamyonları değil millet ordu - birliği ezdi.”
? ? ?
Darbe girişimi TSK’nın yüzde 98 oranında darbeye karşı durmasıyla etkisiz hale getirildi. Girişim bitti. Böyle olmamış da askerler hâlâ darbe yapabilirmiş ve bunu önlemek sokağa dökülen halka düşermiş gibi hava estiriliyor. Tehlikeli oyun oynanıyor.
Yarın başka bir ilçede “Hareketlilik var” yalanıyla halk askerin üzerine yürütülür, kışlanın önü belediye makineleri ile kapatılır ve o sırada PKK ilçeyi basarsa ne yapacaksınız? O noktaya doğru gidiyoruz...

FIRSAT

OHAL yasası nasıl istismar edilir. İşte böyle...
OHAL kararnameleri Anayasa Mahkemesi’ne götürülemiyor malum. Milli Eğitim Bakanlığı tuttu, sözleşmeli öğretmenlerin mülakatla alımını OHAL kararnamesine koydu. Bunda amaç ne olabilir? Belli ki yargı denetiminden kaçmak!
Günlerdir artık devlete tarikata ve Cemaate değil liyakata göre memur alınmasının gerekliliği konuşulurken... Mülakatla memur alımını OHAl kararnamesine koyarak.. Öğretmen alımında torpil yapacağınız, kendi adamlarınızı işe alacağınız izlenimi veriyorsunuz. Kimdir adamlarınız?
Size yakın kimi tarikat, vakıf ve derneklerin tavsiye edeceği kişiler.
Zerrece akıllanma gözlenmiyor.


Askeri okullar kapatıldı!
Çocuklara toplu halde tecavüz edilen yurtlar açık!
? ? ?
SORU:
Sürekli aldatılan bir kesim yönetimi
niye aldatılmayan kesime bırakmıyor?
Akif Kökçe

SIZMA

Başbakan Binali Yıldırım, gazetelerin Ankara temsilcilerine verdiği kahvaltıda askeri okulları kapatma gerekçelerini Cemaatin adını vermeden mealen şöyle açıkladı.
“Polis akademilerini ele geçirince bu okulları kapattık. Ama bunun üzerine diğer okullara (askeri liselere) sızdılar.”
İktidarın bulduğu çözüm ne; Askeri liseleri ve Harp Okullarını kapatmak... Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) adıyla yeni bir üniversite kurmak.
Peki, polis akademilerine, askeri liselere, harp okullarına sızan cemaatin Milli Savunma Üniversitesi’ne sızmayacağını kim garanti ediyor? Başta aynı siyasi iktidar olduğuna göre...