Atina geriyor
Melih Aşık; Spor basınında beş para etmez futbolcuların on para etmez haberleri arasında yer bulamayan bir spor başarısından söz edelim.
Yunanistan’la ipler geriliyor. Karşılıklı demeçlerin dozu ağırlaşıyor. Bu gerginlik bir savaşa varır mı? Yunanistan aklından bir baskın saldırı girişimi geçiriyor olabilir. Ama iki ülkenin savaşına NATO izin vermez. O zaman ne yapmalı? En iyisi sert demeçler yerine dosta düşmana gerçek durumu ısrarla ve bıkmadan anlatmalı.
Yunanistan dünyada eşi bulunmayan bir uygulamayı dayatıyor. Kara suları 6 mil ancak hava sahasının 10 mil olduğunu iddia ediyor. Türk uçakları 10 milin içine girdiğinde Türkiye hava sahamızı ihlal etti diyerek ortalığı ayağa kaldırıyor. Yapmamız gereken herhalde bu saçmalığı dünyaya anlatmak. 10 mil hava sahası dayatmasını bir Ege haritasının üzerinde anlatırsak Atina’nın Ege’de Türk uçaklarına uçacak yer bırakmadığını bütün dünya görecektir.
IŞIKLAR SÖNDÜ
Almanya’da enerji tasarrufu sağlamak amacıyla kamu binaları, heykeller, anıtlar ve tabelaların ışıkları önceki gece kapatıldı. Almanya karanlığa gömüldü. Bir dostumuz gönderdiği mesajda:
- Geçmişte Doğu Berlin’den Batı Berlin’e baktığınızda bir ışık seli gözlerinizi alırdı, diyor, şimdi Berlin’in tümü, doğusuyla batısıyla karanlığa gömüldü.
Yalnızca ışıklar kararsa iyi, Almanya’nın geleceği de hafifçe kararmış durumda. Bu kış yeni enerji zamları ve kısıntılar bekleniyor. Konutlar soğuyacak. Avrupa’nın diğer ülkeleri de aynı yolda yürüyor. Nedir dertleri? ABD’nin Putin’i devirme hevesine destek olmak. Bu yüzden yaptırımlara giriştiler, bu yüzden barış yerine savaşı destekliyorlar. Ukrayna’ya silah yağdırıyorlar. Ancak kendileri şimdi Rusya’dan daha zor durumdalar.
ABD’ye biat politikası Avrupa’ya pahalıya mal oluyor.
PETROL
Suudi Arabistan’da petrol sektöründe araştırmacı olarak çalışan dostumuzla sohbet ediyoruz.
Suudiler petrol yataklarının tükenmesinden endişeleniyorlar mı? Elektrikli araçların gelişmesi karşısında ne düşünüyorlar?
- Elektrikli araçta petrolü tehdit edici bir gelecek görmüyorlar, diyor dostumuz, çünkü bu araçların şarj edilmesi çok vakit alıyor. Bu yüzden elektrikli araca talep sınırlı kalıyor. Suudiler başka arayışlar içindeler.
- Mesela...
- Mesela hidrojenin yakıt olarak kullanılması üzerinde çalışıyorlar. Suyun içindeki hidrojen oksijenden ayrışınca büyük bir güç oluşturuyor. Ancak bu işlem şimdilik pahalıya mal oluyor. Eğer ayrıştırmanın maliyeti düşürülebilirse yakıt alanında adeta bir devrim olacak.
Özetle... Suudiler petrole alternatif arayışında da ön sıralarda yer alıyor.
KONDUK
Fıkrayı sevgili Kandemir Konduk Müjdat Gezen’e anlatmış.
Maksat güne başlarken bir tutam tebessüm…
(Poker bilmeyenler lütfen okumasın)
Adam geç vakit eve gelmiş ve karısına:
- Hazırlan hanım otele gidiyoruz, demiş.
Kadın hazırlanırken biraz mutlu biraz heyecanlı:
- Ne o bey, bu akşam kumarda çok kazandın galiba?
deyince adam acı haberi vermiş:
- Yok hanım, oturduğumuz evi kaybettim.
YÜZME
Spor basınında beş para etmez futbolcuların on para etmez haberleri arasında yer bulamayan bir spor başarısından söz edelim.
Peru’da yapılan dünya gençler yüzme şampiyonasında genç yüzücülerimiz ilk üç günde iki altın iki gümüş bir bronz madalya kazandılar. Merve Tuncel, Yiğit Oktar altın; Mehlika Yalçın, Batuhan Filiz gümüş madalya aldılar. 200 metre karışık bayrakta bayan takımımız üçüncü oldu. Bir yanda suda boğulan çocuklarımız. Bir yanda yüzme öğretilince dünya şampiyonu olan gençlerimiz.
BAYRAK
Okurumuz Umut Özkan yazıyor:
“Ankara’da ulusal bayramlarda kamu binaları, duvarlarına asılan bayrak ve Atatürk afişleri ile daha görkemli hale gelir. 30 Ağustos’ta bazı kamu kurumlarında sadece bayrak, bazılarında hem bayrak hem Atatürk afişi gördüm. İkisi bir arada asılamaz mı? Bu konuda bir yönetmelik yok mudur? 30 Ağustos günü Türk Dil Kurumu binasında sadece bayrak asılıydı. Enerji Bakanlığı binasında hem bayrak hem de Atatürk resmi vardı. Sakarya Caddesi’nde bulunan Yunus Emre Enstitüsü ve TEKSİF Sendikası binasında ise sadece bayrak asılı. Bunun bir kuralı ve yönetmeliği yok mu? Bu konuda her kurum keyfince mi karar veriyor?
UYARI
Okurumuz Zeki Topçuoğlu bazı düzeltmelerde bulunuyor.
Bir cümlede “atak yaptı” ifadesi için boş bulunmuş, “deyim” demişiz.
Okurumuz diyor ki:
- Efendim tanım, ifade, sözcük vs. şeklinde açıklanması gereken sözcüklere kesinlikle DEYİM denmez. Bir ifadenin DEYİM olması için kullanılan sözcüklerin kendi anlamları dışında baska bir anlam ifade etmeleri gerekir. Örneğin ‘ipe un sermek’ bir deyimdir ve bu deyim kullanıldığında anlaşılır ki aslında gerçekten ipin üzerine un serilmiş denmek istenmiyor. Bir işin savsaklandığı, zorluk çıkarıldığı anlatılmak isteniyor.
Okurumuzun bir eleştirisi daha var... Geçende Rauf Denktaş’tan “Sayın Denktaş” diye söz etmiştik. Okurumuz hayatta olmayan kişiler için “Rahmetli”, “Ünlü devlet adamı” gibi sıfatlar kullanmanın daha doğru olacağını hatırlatıyor. Teşekkürler bu uyarılar için.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları